Futbolumuzu nasıl bilirsiniz

A -
A +

Savaşlar bir zamanlar göğüs göğüseydi... Zaman geçtikçe, taktik, hile, casusluk, şike işin içine bulaştı... Kılıcın, süngünün mertliği, mâlûm, top tüfek icat olduktan sonra bozuldu... Aylarca at sırtında gidilen seferler, bir düğmeye dokunuş uzaklığı kadar yakına geldi... Göğüs göğüse çatışmalar bitti, birbirlerini kilometrelerce uzaktan yok eden savaş teknikleri ve uzaydan imha plânları, bilgisayar savaşları gündeme geldi...  Futbolumuzda da artık zaferler meşru yollarla değil, psikolojik ve saha dışı olaylarla kazanılmaya başlandı... Eskiden tribünlerde bile karışık oturan, bu cesareti bulan rakip taraftar, şimdi sınıflara ayrıldı ve kendilerine gösterilen yer dışında tribün beğenme hürriyetleri ellerinden alındı... Maça gidiş gelişleri polis kordonunda ve taş yağmurunda gerçekleşmek zorunda kaldı... Eskiden yanlarına aldıkları "Eğlencelik" dediğimiz fıstık, çekirdeğin yerini, şimdi "Zula" tabir edilen çeşitli kamuflaj yerlerine gizledikleri döner bıçakları, şimşir sopalar, delici aletler aldı... Bir zamanlar, evinden çoluk çocuğu ile el ele, neşe içinde maça çıkan futbolsever, gün geldi, savaşa giden bir muharip gibi, ailesi ile helâlleşti, vasiyetini yazıp bıraktı... Çünkü gidip de dönmemek, dönse bile sakat kalmak var serde... Diyelim maça girdiniz... Hadi sıkıysa, tribünde kuzu kuzu oturun bakalım... Saldırgan olacaksınız, bu bir... En kral küfür edeceksiniz, bu iki... En az bir gülleci kadar atıcı olacaksınız, bu da üç...  Bir zamanlar F.Bahçe tesislerinde "Birilerinden" aldıkları emir ve hoşgörü çerçevesinde kaleci Rüştü'yü pataklayanlar, şimdi tekrar kral muamelesi görmeye başladı... Son derbiden bir gün önce ATV'nin ana haber bültenine çıkarılan, stadlara girmesi polis tarafından yasaklanan bir amigoya, spiker "Sefa bey" diye sorular soruyor... Onun verdiği tek cevap "Kadıköy'den çıkış yok" oluyor tabii... Sefa, sadece bir örnek... Onun gibi, G.Saray'ın da yasaklı amigosu Mehmet tribünde... Belli ki 6 bin polisin dalgınlığından faydalanarak staddaki yerini almış... Arkasındaki 2000 taraftarı dilediği gibi bağırtıyor... Küfürse küfür, taşsa taş... Bir de başkanların medya önüne attığı tetikçiler var ki "Türk futbolu" için esas tehlike bunlar... Bunlar tırnak kaşıyıcılar... Bunlar kendilerini "Başkomutan" gibi görüp, hedef gösteren, plân kuran, olayları kışkırtan, sonra da masum pozlara bürünüp "Benim hiç birşeyden haberim yok" diyen yalancılar...  Son F.Bahçe-G.Saray karşılaşmasında, içine sarı-lacivertli boya ve idrar doldurulmuş balonlar rakip tribünler üzerinde uçurulup patlatıldı... Bu ekonomik krizde, birbirlerine bozuk para, çakı, çakmak, taşın yanı sıra şimdi de kokuşmuş yumurta atıp yeni bir savaş politikası izlendi... Kapı önleri, lâğım suları ile dolduruldu... Soyunma odalarının koridorlarında, göğüslerinde "Görevli" kartı asılı amigolara, rakip futbolcular dövdürüldü... "Muhteşem" denilen uzaktan kumandalı tribünler, tam maç başlayacağı anda, bayan erkek demeden stad hoporlöründen gelen talimat gereği "Ölecek, ölecek, öleceksiniz... Ananızın ....... göreceksiniz" diye yeri göğü inletti... Bu mu muhteşemlik?.. Bu mu takıma inanılmaz destek... Bu mu "Spor ahlâkı" Maç sonrası ise, yine otobüslerin camları kırıldı, sokaklarda insanlar bıçaklandı... Kalaşnikovlar gecenin sessizliğini yırttı... Caddelerde "Sağlıklı adam kovalamaca yarışı" yapıldı, otomobiller hurdaya çevrildi... Artık "Ezeli rekabet" ve "Ebedi dostluk" tarihe karıştı... Şimdi moda "Ezeli düşmanlık!" Bu tohumları atanlar isim isim belli... Ne yazık ki "Muhteşem" gazlaması ile taraftar da bu işe alet ediliyor... Şunu herkes kabul etsin.... Türk futbolu bitmiş arkadaş... Türk futbolu, bir avuç çapulcunun tekeline girmiş... Türk futbolu, artık sahada değil, masada oynanıyor... Türk futbolu, yönetici kimliğindeki bir takım "Sorumlu" geçinen "Sorumsuz" insanların eğlencesi olmuş... "Türk futboluna" yazık oldu arkadaş... Ruhuna el fatiha...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.