Galibiyet güzel Emre çirkin

A -
A +

Milli Takımımız en ihtiyaç duyduğu bir günde en güzel galibiyetlerinden birini aldı... Yürekten alkışladık... Ama futbolunu her zaman beğendiğimiz, sayfalarımızı onun resimleriyle süslediğimiz Emre Belözoğlu'nu, basın tribününe yaptığı çirkin davranışı nedeniyle ayıpladık ve kınadık... O ayıp, onunla hep yaşayacaktır... Demek ki, İsviçre maçı, ona hâlâ ders olmamış... *** Malta maçından beri, basının hedef tahtası haline gelen ama yaptığı çıkışla da "Ben ders almam, ders veririm" azarlamasıyla ortalığı sessizliğe boğan Fatih Terim, dün gece karşımıza değişik bir Milli Takım çıkardı... Bu sezon henüz bir maça çıkmamış Emre Aşık'ı defansın kurtarıcısı olarak düşünen Terim, Malta faturasını da böylece İbrahim Toraman'a çıkarmış oldu... Hani Malta teknik direktörü, biraz da alaycı tavırla "Türkler doldur - boşaltan başka bir taktik bilmiyorlar" diye bizi gırgıra alırken, sinirimizden adamcağızı boğmaya niyetlenmiştik sanki... Ama adam haklıymış meğer... Dün 45 dakika sadece forvetimize havadan uzun toplar dışında serviste bulunamadık... Taaa ki, ilk yarının son saniyesinde Tuncay'la yakaladığımız fırsat dışında sahada tek bir güzelliğe imza atamadık... Ya Macarlar? Onlar Tamas Hajnal'ın orkestra şefliğinde, İnönü'deki tüm zarafetlere imza attılar... *** Bir koca 45 dakikayı sadece sakız çiğneyerek geçiren millilerimiz, herkesin felaket senaryoları yazmaya başladığı devre arasında, belli ki soyunma odasında hocalarından gerekli kamçıları yemiş olacaklar ki, ikinci yarıya biraz daha hırslı çıktılar... Terim, hiçbir verim alamadığı, sahada sadece "Bana uzun top atın" diye arkadaşlarını tedirgin eden Nihat'ı çıkarıp yerine Emre Belözoğlu'nu taze güç olarak sahaya sürdü... Nitekim 47 dakikada Emre, Milli Takımımızın o ana kadar yakaladığı en büyük fırsatı yakaladı ama kalecinin yerinde müdahalesi yüzünden kullanamadı... 64. dakikada hakemin bir tuhaf kararı sonucu 10 kişi kalan Macarlar, kalan dakikaları sadece savunma anlayışı içinde geçirdi... *** Ve direnci yavaş yavaş tükenen rakibimiz nihayet 68.dakikada Gökhan'ın kafası ile kalesini teslim etti... Bu golle hepimiz havalara uçtuk... Ama Emre Belözoğlu'nun basın tribününe yaptığı o kol işareti ile hevesimiz kursağımızda kaldı... Onu Emre yapan insanlara karşı bu ayıp tavrı, onun asla Milli Takım forması altında olgunlaşamadığının da işaretiydi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.