Gelene "Ağam" gidene "Teneke"

Kaç kişi cesaret edebilirdi ? Kaç kişi "İmparator"un ülkeyi terkedişinden sonra "Ben bu saltanatı sürdürür, sınırları genişletirim" diye göreve talip olabilirdi? Kaç kişi, Avrupa'da elinde kupa ile dolaşan bir dünya markasını, hep zirvede tutabilirdi? Ve kaç kişi, saldırgan medyanın, ağızları fermuarsız yöneticilerin ve de sınır tanımaz şımarık futbolcu bolluğunda, G.Saray'ın başına, hem de para sıkıntılarının olduğu bir zamanda geçebilirdi? Lucescu, bu ülkede seveninin fazla olmadığı, kimselerin pohpohlamadığı, bir yalnız adamdır... Ama Lucescu "Çeribaşı" değil, emanete ihanet etmeyen "Seribaşı" bir firmadır...  Fatih Terim'le 4 yıl üst üste ligi, UEFA Kupası'nı ve de "Dünya takımı" damgasını sırtlamış ve sonra da dağıtılmış bir G.Saray'ın bunca başarıya imza atacağını kim daha önce söyleyebilirdi? "Süper Kupa" müzeye konacak, geçen sene kıl payı kaçan şampiyonluk, "3. yıldızla" geri gelecek... Hem de elde kalanlarla... Hani o, kulübü gırtlağına kadar borca sokan, sonra da paçayı kurtarmak için elde avuçta ne varsa satan yöneticilere rağmen, bu alemin "Kralı" olacak... Düşünebiliyor musunuz? Taffarel, Popescu, Fatih Akyel, Okan, Emre, Hakan Ünsal, Hakan Şükür, Jardel, Arif ve Hagi gibi hepsi birbirinden kalite yıldızlar elinden zorla alınıp, para uğruna satılmış ve geriye enkaz gibi bırakılmış bir takım, hâlâ daha şampiyon oluyorsa helâl olsun... Üstelik Sergen'i, Bülent Akın'ı, Murat Sözkesen'i müzmin sakata çıkacak... Suat gibi bir virtüöz, yönetim emri ile kukla yapılacak ... F.Bahçe gibi, 60 milyon dolarlık transferle, yedek kulübesini bile dünya yıldızlarıyla dolduran bir rakip geride bırakılacak... Bu G.Saray, tüm bu olumsuzluklara rağmen şampiyon oluyorsa, milyon kere helâl olsun...  Fatih Terim'e "İmparator" diye takılan apoletler tabii ki boşuna değil... Ama o "İmparator" kendisine en ihtiyaç duyulduğu bir dönemde, bir iki yöneticiye kızıp bu ülkeden kaçmadı mı? Üstelik gittiği yer, İtalya'nın sıradan bir takımı Fiorentina olmadı mı? "Şampiyonlar Ligi" takımından, İtalya'nın iddiasız bir takımına göç... O Fatih Terim, tarihlerindeki şampiyonluk sayısı, F.Bahçe ile 14-14 eşitlenmişken, üstelik üst üste 5. şampiyonluk cepte keklikken, G.Saray'ı bırakıp gitmedi mi? Kimse "G.Saray Fatih Terim'e borçludur" demesin... Terim, evinin balkonunda güneşlenirken "İmparator" olmadı... Ona toprak veren, ona taht veren, ona şan şeref veren, G.Saray sayesinde "İmparator" oldu... Ne G.Saray Fatih Terim'e, ne de Fatih Terim G.Saray'a borçludur... Ortada sadece bir bırakıp kaçma olayı vardır... O zamanlar Terim'in dediği gibi "Türkiye'de işimi bitirdim, şimdi sıra Avrupa'da" mazereti, peki bugün niye geçerliliğini korumuyor?  Şimdi G.Saray'ı, yıldız futbolcu yokluğunda, ucuz yabancılarla ve de elde kalan eski yedeklerle şampiyon yapmış Lucescu'nun arkasından tenekeler çalınmaya çalışılıyor... Neymiş, bu G.Saray'a sadece Fatih Terim yakışırmış... Neymiş, başkan Canaydın, Terim'i çok istiyormuş... İyi güzel de, o Canaydın değil miydi, daha önceki yöneticilik zamanında Fatih Terim'i beğenmeyen? Türkiye'deki en ucuz yabancı hocalar sıralamasında en önde bulunan Lucescu'yu gönder, 3 yıllığına 7 milyon dolarlık Fatih Terim'i geri getir... Fatih Terim, Milan'da hocalığa başladığında Ancelotti, onun başında hep "Demoklesin kılıcı" gibi duruyordu... Ve sonunda da bir giyotin misali Terim'in kellesini götürüverdi... O gün, bu gün de, o Terim Lucescu'nun başında "Demoklesin kılıcı" oldu zaten... İş ahlâkı, insanlığı ve de profesyonelliği icabı Lucescu, sıkıntısını içine atıp, bu G.Saray'ın göğsüne 3. yıldızı taktırdı... Bunca olumsuzluklara rağmen, böyle bir zafere imza atan adamın anıtı dikilecekken, şimdi Fatih Terim'e koltuk açmak için paket yapılıp ülkesine gönderiliyor... Yeniden, nice milyon dolar borçlara G.Saray... Şerefe!