Hey koca Beşiktaş hey!.

Dün gece sahada mumla aransa bulunmayacak F.Bahçe, kendi çöplüğünde ötemeyen Beşiktaş'a son tekmeyi de vurdu. En kötü günündeki bir rakibiyle baş edemeyen siyah-beyazlılarda şimdi taşlar artık yerinde değil. Bu takımda kalacaklar devede tüy kadar az artık. Çünkü bu takımın sevilecek yanı kalmadı. Sevgi ile kucaklanacak sebep yok artık. *** Lucescu eldekilerle bir takım yapmış ki, evlere şenlik. Yasin'den libero olacağına bu alemde ondan başka inanacak bir Allah'ın kulu yoktur. Zaten Beşiktaş'a geldiği günden beri Rumen hocanın Yasin hayranlığı Leyla ve Mecnun aşkından da öte. Neyini beğeniyor, hangi mücadelesine alkış tutuyor, Lucescu bunu bir anlatabilse bizlere. Sadece Yasin yanlışlığı yoktu ki Beşiktaş'ta dün. Bu sezon asla etliye, sütlüye karışmayan Tümer'den medet ummak, söğüt ağacından üzüm toplamak gibi birşey. Arkadaşlarının imecesine el atmayan, aynı sofradaki çorbaya kaşık daldırmayan Tümer, asla bu formanın adamı olamayacağını bir defa daha gösterdi. *** F.Bahçe'yi anlamak da dün gece mümkün değildi. Lucescu'nun 3 forvetle saldırma ve orta sahayı kendilerine bırakma yanlışlığına rağmen, oyunu yine de hegemonyasına alamadı. Bu sezonun en kötü futbollarını ortaya koydukları bir gecede galibiyeti bulmaları, kendi becerilerinden değil Beşiktaş'ın ikrâmından oldu. Savunmadaki görev anlayışları dışında elle tutulur yanları yoktu. Forvetin ağır topları Van Hooijdonk ve Nobre ise sanki ilk defa yan yana geliyormuşçasına şaşkın bir görüntü içindeydi. Ama herşeye rağmen bu takım F.Bahçe'ydi. Beşiktaş'ı futbollarıyla değil, adlarıyla ezip havalarını söndürüverdiler. *** Artık Beşiktaş için yarış bitti. Şimdi başta Lucescu ve Cordoba olmak üzere gideceklerin bavulları hazırlanacak. Ayıplarına başka ayıplar eklenmesin, taraftarın sabrı artık taşmasın diye. Hey koca Beşiktaş hey.