Koca bir ayıp önce... Kime mi? Bu maçı, böyle bir sahada oynatanlara ve buna rıza gösterenlere... Saha kenarında bir çadır... Yeme içme çadırı... Çıplak ayaklı foto muhabirleri... Otopark neredeyse taç çizgisinin dibinde... Tribünlerde, pikniğe gelmiş bir avuç seyirci... Zaten maçın oynandığı stadın, pardon semt sahasının adı da Veteranlar Stadı... Adama böyle bir maç oynatan, oynamaya razı olanlara "Hop... Durun biraz" demek ayıp olmaz herhalde... "Karşınızda milli takım var sizin" demeyenlere, diyemeyenlere ayıp ki ne ayıp... Tövbe... Tövbe... *** Daum'u bir kere daha takdir edip, hakkını yediğimize kanaat getirdik dün... Hiddink'in yeni keşfettiği "Kazım'dan santrfor" modelini, o aylar önce F.Bahçe'de denemiş ve başarılı da olmuştu hani Daum... Demek ki, Oğuz Çetin aklının bir köşesine yazmış bu keşfi! Semih, Sercan, Turgay gibi hakiki golcüler dururken, çakma golcü Kazım'la yenilik peşinde koşmak, Oğuz'a bu izni veren Hiddink için, başarı hanesine yazılacak bir not değildi... Hele Tuncay'dan da, sanki bir Alex üretmek de, Oğuz Çetin'in, Daum hayranlığının bir başka belirtisiydi... Ligimizin en fazla gol yiyen defanslarından birisi olan G.Saray'ın, Sabri, Servet, Caner üçlüsünün arasına, İbrahim Toraman'ın monte edilerek alternatif savunma arayışı, dün K.İrlanda'nın zayıf kadrosu karşısında hiçbirimizi kanaat sahibi yapmadı... Orta sahada Nuri ve Ozan gibi iki genç yeteneğin varlıklarını ise, hissedemedik... Öyle ki, K.İrlanda ile "Veteranlar Sahasında" oynayan bu kadrodan birilerini elemek istesek, Tuncay ve Sercan hariç, diğerlerine "Pardon" deriz... Bu kadar isteksiz bir takımın affı olamaz aslında... Bırakın sıcağı, sahayı bir kenara... Sırtında, pırıl pırıl ay-yıldızlı formanın olduğunun farkına varamayanların, kusura bakmasınlar ama yerleri Amerika değil, Antalya sahilleri olur ancak...