Müthiş bir atmosfer... Müthiş enerji yüklü bir geceydi dün... İki takımın da bulundukları konum itibariyle sadece kazanma hırsıyla dolu olmaları, 90 dakikaya doyumsuz heyecan enjekte etti... Seyrederken nabız atışlarımız hızlandı, tansiyonlarımız yükseldi... G.Saray için tek yolun hedefe en kestirmeden gösterişsiz gitmek olduğu gecede, G.Birliği ne kadar güçlü bir ekip olduğunu gösterdi... Terim'in savunmayı da ihmâl etmeyerek dörtlü adam anlayışı Baliç'in sakatlanıp çıkmasından sonra üçlü savunmaya döndü... G.Birliği'nin riskli oyun anlayışıyla mücadele edeceğini hesap eden Terim, bu yüzden gümbür gümbür Ankara kalesini sallamaya başlamıştı... İlk 11 dakika nefesleri kesen mücadeleden iki gol de bu zamana sığınca maç güzelliklerini kenara bırakıp, itiş-kakışlara döndü... Haftalardır günah keçisi olarak görülen hakemlere dün Bülent Uzun da eklendi... Böyle olunca da her saniye itiraz, her saniye gerilim ve hatalar birbirini izledi... Bir gün önce Adanaspor'un Beşiktaş önünde penaltısını vermeyerek ligin seyrini değiştiren Serdar Tatlı'ya dün de nazire yaparcasına Bülent Uzun karşılık verdi... İlk yarının son dakikasında Volkan'ın Filip'i ceza sahasında düşürmesini göz göre göre es geçti... Ve böylece Beşiktaş'la G.Saray'ın dengeleri korunmuş oldu... İş bununla kalsa iyi. Çeneleri bir türlü kapanmayan futbolcuların çirkin görüntüsü karşısında bazen kornerleri aut, bazen de autları korner olarak karara bağladı Bülent Uzun... Zaten bu maçta nefis futbol beklemek çok zordu... Burnundan soluyan iki takımı oyunları için değil, mücadeleleri için kutluyoruz sadece... Eğer dün geceye G.Saray üzülecekse, bunu Baliç'in yerine oyuna giren Ali Lukunku'nun takımı frenlemesine bağlasın... Ve eğer G.Birliği dün geceye yanacaksa, bunu Youla, Ahmet Hasan ve Veysel'in inatla futbol oynamamasına bağlasın... Bu saydığımız isimler dün gece resmen ligin geleceğini çizdi...