Kan değişti kafa değişmedi

Zannettik ki; dün gece İnönü'de yer yerinden oynayacak. Takımlarından ayrı kaldı diye küfür sallayanlar karınca gibi üşüşecek stada. Kan değişikliği ilaç gibi gelecek. Ve bu hava ile Malatya yerle bir edilecek. Heyhat! *** Günlerdir, devletin en yetkili organları küfürü stadlardan uzaklaştırmak için toplantı yapıyor. Yok efendim merdiven boşlukları seyircisiz olacak. Yok efendim federasyona, hakeme, rakiplere küfür edilmeyecek. Geçiniz bunları geçiniz. "Lütfen"le olmaz bu iş. Dün gece gördük işte. Merdivenler yine dolu. Üstelik seyirci azlığında. Hakeme, federasyona yine küfür. Boş konuşup, boş işlerle gönül avutuyoruz. Cezanın, kanunun işlemediği tribünleri asla frenleyemezsiniz. Neyse. Dün gece Beşiktaş'ta ne değişti? Sistemse evet. 4 - 4 - 2 yerini 3 - 5 - 2'ye bıraktı Beşiktaş'ta. Tam gönderilirken, geri dönen Ronaldo forma giydi. Pancu ilk 11'de yer buldu. Ama futbolsuzluk hastalığı aynen devam. Taraftar yine karamsar. Lig yarışında aktör değil, figüran olacak bir futbol anlayışıyla kim mutlu olabilir ki? *** Malatyaspor ilk yarıda 5 kez yakaladığı gol pozisyonlarını değerlendirebilse, İnönü'de yeni bir hüsran şarkısı erkenden söylenmeye başlanacaktı. Çok iyi kontratağa çıkan misafir ekip, Saidou ile güçlenmiş orta sahasıyla Beşiktaş'ı zaman zaman çok bunalttı. Bu yarıda Beşiktaş, sadece Carew'le yakaladığı ve bize göre penaltılık pozisyon dışında Malatya kalesine yaklaşamadı. Yaklaşamadı, çünkü... Sol tarafta İbrahim Üzülmez'in müzmin topa yapışma hastalığı, sağ kanatta Okan'ın 45 dakikada bir defa olsun hücuma zenginlik verememesi, Beşiktaş'ın en büyük eksikleriydi. İkinci yarı yağmurun ağırlaştırdığı zeminin azizliğiyle futbol yerini faullerin bol olduğu mücadeleye bıraktı. Hakem Tolga Özkalfa'nın düdükleriyle kalfalıkta kalması da maçı çekilmez hale getirince, bu karşılaşmada zihinlerde güzel bir anı kalmadı insanda. *** Dün gece 70 dakikaya pozisyon sığdıramayan Beşiktaş, Sergen'in yaptığı tek ortada golü bulurken günü kurtardı ama yüreklere futboluyla su serpmedi. Ronaldo'yu tam kaybetmişken, yeniden takıma kazandıran Rıza hocanın hep kazandırmaktan başka asla toleransı yok bu takımda.