Sahadakilerin lig yorgunu, tribünlerin futbola açlığının İnönü'ye yansıması bir kaynaşmanın işaretiydi dün. Kırmızı ve beyazdan gayrısının düşman ilân edildiği gecede marşlarla yol aldık, bayraklarla duygularımızı depreştirdik. Beklentimizin büyüklüğü bu maç için çok özel bir atmosferi de beraberinde getirmişti. Ama sevinmenin primi yerine üzüntünün sarsıntısıyla yetinmek zorunda kaldık ne yazık ki... *** Yunanistan karşısına çıkan onbirimizi bulmak için Ersun Yanal olmaya gerek yoktu. Çünkü günler öncesinden bu kadro gazetelerde çarşaf çarşaf yer almıştı. Yani bir sürpriz yoktu Ersun Yanal cephesinde. Denizlispor'un hocası Giray Bulak'ın inadına Milli Takım'da bu defa da yer bulan Ümit Özat, hem Yunan ataklarında, hem de hücum zenginliğinde fakir kaldı. Defans bloğunda İbrahim Toraman'ın uzun boylu rakip forvetler arasında çekirge gibi sıçraması, her topa ayak ve kafa uzatması Milli Takımımız'ın alkışlanacak yönüydü. Sağ kanatta Hamit Altıntop'un kendi kafasına göre takılmasının yanında defans bloğu önünde Koray'ın sakarlıkları ilk 45 dakikada çoğu zaman yüreğimizi ağzımıza getirdi. *** Orta sahada oynamayı sadece kesicilik anlamında algılayan Hüseyin'in defansif anlayışını ofansa bir türlü katamaması hücumda pas fakirliğimizin bir göstergesiydi. Fatih ve Yıldıray'ın hazır lokma bekler gibi elleri belinde dolaşmaları ilk yarıda asla semeresini veremedi. İkinci devre başladığında Koray'ın yerine oyuna alınan Tuncay, hem tribünlerin, hem sahadaki takımımızın moral kaynağı oldu. Ve Yunan kalesinin önünde daha fazla gezinmeye başladık böylece. Yıldıray'ın oyun anlayışındaki değişiklik de maçın rengini değiştiriverdi bir anda. Ama Yunanistan'ın hızlı oyunumuzu frenleme inadını kırmak hiç de kolay değildi. Öyle ki, misafir takım serbest ve taç atışlarında oyunun en az 15 dakikasını çalarak tempoyu iyice düşürmesini bildi. 54 ve 55.dakikalarda önce direkte, sonra Rüştü'de eriyen rakip şutları hiç de yabana atılacak cinsten değildi. *** 82. dakikada gol kralımız Fatih Tekke'nin kaçırdığı inanılmaz pozisyon sonrasında akıbetimiz de yavaş yavaş şekillendi. Dağınık futbolumuz Yunanistan'ı tribün coşkusuna ve de dalgalanan bayraklarımıza rağmen devirmeye yetmedi. Almanya'daki final rüyamızdan dün gece hayırlısıyla uyanamayınca işler yine karma karışık oldu. Galiba bu sonuç, iyi gitmeyen işlerin son halkası olarak birilerinin mutlaka başını yiyecektir.