Adı var sanı yok bir maç daha size... Neymiş efendim, 5 maçtır önüne geleni deviren Trabzonspor yeniden şahlanışa geçmiş... Neymiş efendim, "Üç maçta biletimizi kimse kesemez" diyen Terim'in G.Saray'ı bugünü milat edecekmiş... Hadi ordan yaa!.. Ne G.Saray, ne de Trabzonspor sakın ola ki; "Biz bu ligin efesiyiz" diye ortalıkta dolaşmasın... Kimseler inanmaz onlara... Daha 2.dakikada gelen Trabzonspor golü, bizleri de havaya soktu bir anda... Bu dakikada üst üste 3 hatayı zincirleme trafik kazası gibi sahneye koyan G.Saray defansı, mahalla çocuklarının bile yemeyeceği bir golü, resmen ikrâm etti... Bu gole fazla şaşırmadık dersek, yalan olmaz... Her maçta yanında değişik adamlarla oynamak mecburiyetinde bırakılan Bülent, bu golde en masûm kişidir... 1-0'ın avantajını 7 dakika bile koruyamayan Trabzonspor, Türkiye'de futbolculuğu tartışılan, Terim'i bile tersoya düşüren Christian'ın golüyle "deep freeze"e giren lüfer balığına döndü... O kaleciliğine toz kondurmadığımız Petkoviç yanlış yerde durmanın cezasını anında çekiverdi... İşte bu beraberlik golü, G.Saray'ı her saniye rakip kaleye gönderen moral dopingin de başlangıcı oldu... İddia ediyoruz ki; G.Saray son yıllarda hiç bu kadar bol gol pozisyonuna girmemiştir... Çünkü karşısında ayağındaki rahat topu bile, rakibe buyur eden Trabzonspor vardı... Namlarını hep uzaktan duyduğumuz Trabzonspor'un genç kadrosu ne yazık ki, acemi birer er gibiydi... Hele; Marco, Mehmet Yılmaz ve Hüseyin'in sırtında bordo-mavili forma olmasa; sanki G.Saray'ın birer elemanı zannedecektik... Mehmet Polat'ın lüzumsuz penaltısını ukalâ bir vuruş tekniğiyle auta gönderen Fatih, dün gece takımını ipe çeken isimdi... İlk yarı sadece iki golle kapanırken, bu G.Saray forvetlerinin bol keseden pozisyon harcamasının tabii neticesiydi... Pankartsız ve amigolardan arınmış tribünler, ikinci yarıda da yine keçiboynuzu yemeye devam etti. Hakem Selçuk Dereli'nin evsahibine yaranmak uğruna takdir haklarını hep yanlış kullanması işin tadını hepten kaçırdı... 66.dakikada oyuna giren girer girmez yaptığı ortaya nefis kafa uzatan Arif'i golle buluşturan Baliç, kendisini de affettirmiş oldu... Ama bu beklenen gol, G.Saray'a yetti de arttı bile... Ama büyük bildiklerimiz, bizi böyle küçük hikayelerle uyutmaya ne zamana kadar devam edecekler bakalım?