Bazı olaylar vardır, ders alınması gerekir... Bazen en zor anlarda yapılacak bir hamleyle tüm olumsuzluklar bir anda güzelliğe dönüştürülür... İşte son örneği F.Bahçe... Üç puan geride kaldığı hayati bir maçta en güçlü rakibini eze eze yeniyor ve taraftarını mutluluktan uçuruyor... *** Bir de dün Beşiktaş'a bakınız... Rakip Sivasspor... Ligin etliye sütlüye pek karışmayan takımı... Siyah-beyazlıların ligin zirvesini kaptırdıktan sonra tek tesellisi olacak lig üçüncülüğü için sadece ufak bir hamle yapması yetecek... Ama o hamleyi oyun başlar başlamaz misafir ekip yapıyor... Ve Beşiktaş kalesinde ancak bir mahalle takımının yiyeceği gol ile yenik duruma düşüyor... Koca bir ilk 45 dakika rakip kalede tek pozisyon bulamayarak hırstan uzak futboluyla tam bir hayal kırıklığı örneği veriyor... *** İşte bu Beşiktaş, lig üçüncülüğünü hiç ciddiye almayan görüntüsüyle sıralamada neden zirvede olmadığını bir defa daha ispat etti... İkinci yarı başladığında rakip yarı sahada cirit atan Beşiktaş, sanki kendini affettirmek istercesine saldırgan bir hüviyete büründü... İnönü'de maç kazanamamanın psikozuyla eli ayağı birbirine dolaşan siyah-beyazlılarda yine her gol ümidi Sergen'in ayaklarına takıldı... Bobo ve Gökhan Güleç'in şanssız bir gününde oluşu, Kleberson'un tek başına yüklendiği orta saha ağırlığının altında ezilmesi, dakikalar geçtikçe hep Beşiktaş'ın aleyhine çalışan faktör gibiydi... Şimdi bu Beşiktaş'a gönül verenler kupa finalinde; G.Saray'ı daha bir gün önce perişan etmiş, istim üzerindeki F.Bahçe karşısında takımlarından başarı ve kupa bekliyor ha!.. Bu istek dünkü Kartal'ı gördükten sonra Merkür'e gitmek kadar uzak bir ihtimal...