Sivasspor ve Beşiktaş dün gece bir şeyi paylaştılar... Rezil futbol oynamayı... Hadi ev sahibi kötü oynadı; ya Beşiktaş'a ne demeli? Ligin ikinci yarısı ile birlikte "Züğürt Ağa" gibi kalan siyah-beyazlı takım, derleme kadrosu ile bulduğu iki pozisyondan birisini gole çevirerek özlediği 3 puanı kapıp geldi... İlk yarıda, Sivasspor kalesi önüne bile yaklaşamayan, sadece serbest vuruşlardan ve kornerlerden medet uman Beşiktaş, gol yollarında kısır bir görüntü verirken, bunda en büyük sebep de Niang oldu... Oysa Senegalli futbolcu, siyah-beyazlı takımı seçtiğinde, taraftarlar kendisinden çok şey bekliyordu... Ama o F.Bahçe'de, fırtınalar estiren Niang'dan geriye sadece "akşam esintisi" gibi bir rüzgâr kalmıştı... Almeida'nın o forvette, rakip defansları, havadan, karadan dağıtıcılığının yanında; Niang'ın uysal hali, ligin en fazla gol atan takımının, bundan sonra büyük sıkıntı yaşayacağının da işareti oldu... *** Bundan önceki karşılaşmalarda kalesinde hiç güven vermeyen McGregor dün gece 3 müthiş kurtarışıyla adeta kendini affettirdi... Beşiktaş'ta Sivok'un ve İbrahim Toraman'ın akıllı oyunları dışında orta sahada sadece Olcay bir şeyler yapmaya çalıştı... Fernandes mi? Vardı ama biz görmedik onu... Zaten Beşiktaş'ın etkisiz oynamasındaki en büyük etken de, Portekizli futbolcunun "uyurgezer" gibi sahada dolaşmasıydı... Ligin orta sıralarında, şimdilik rahat ve başı fazla ağrımayacak konumdaki Sivasspor; o G.Saray'ı, F.Bahçe'yi, Trabzonspor'u yendiği günlerden uzak haliyle, bu defa sahadan boynu bükük ayrılan takım oldu... Oysa bu kadar kötü bir Beşiktaş'a, değil yenilmek, bir puan bile vermemeliydi... NOT: Hakk'ın rahmetine kavuşan Enver Ağabeyimizin mekanı cennet olsun.