Rahat rahatsız ediyor!

A -
A +

G.Saray'da işler iyi gidiyor ya, mutlaka huzursuzluk çıkarmak adına birileri düğmeye basıyor... Takım, liderliğe yapışmış bırakmıyor... Fatih Terim, şampiyonluğa koşan, taraftarın coşku ile tribünlere doluşmasını sağlayan bir takımın varlığını sahneye çıkarmış... Ara transferde alınan Necati bile, daha ilk maçında yüzleri güldürmüş... Daha ne olsun? Yoo, illa ki bir huzursuzluk çıkacak işte... Yönetimde Adnan Öztürk ve Ali Dürüst çekişmesini birileri zorla kaşımaya devam ediyor... Yok efendim G.Antep'te verilen yemekte gruplaşmalar olmuş... Bu, yönetimdeki ikiye bölünmüşlüğün göstergesiymiş... İyi güzel de farz edelim böyle bir tatsız durum var... Aile içindeki meseleleri taa G.Antep'e gidip, İmam Çağdaş'ın Kebap Salonu'nda mı çözecek bir asırlık G.Saray? Boş şeyler bunlar Daha 10 gün önce F.Bahçe tribünleri pankart asarak "Beşiktaşlı kardeşlerimizi stadımıza bekliyoruz" dememiş miydi? Daha dört gün önce, hem F.Bahçe, hem Beşiktaş'ın tribün liderleri beraber yemek yiyerek basın toplantısında dostluk gösterisi yapmamış mıydı? Biz sporseverler, bu mesajlara inanıp "Ohh nihayet ara verilen dostluk, yeniden geri geliyor. Ne mutlu bize" diye saf saf düşünmemiş miydik? Eee, ne oldu şimdi? Sizin dostluğunuz "Mezara kadar değil, pazara kadarmış" meğerse... Artık feriştahı gelse, bir daha "büyüklerin" maçlarına misafir takım seyircisi ge-le-mez... Ayrıca da gel-me-me-li... Bu ülkenin takımlarının; hayatları "vurmak, kırmak, dökmek" üzerine kurulu, futbol anlayışından uzak taraftara ihtiyacı yok... Bu ülkenin takımlarının, devletin onlarca metrobüsünü hurdaya çeviren; yoldan geçtikleri her yerde "iz bırakmak" adına işaret (!) bırakan; saha içinde maksat ev sahibinin malına zarar verelim anlayışı ile yıkım ekibi gibi çalışan; kan döken; ağızlarından küfür fışkıran; aklıselim futbol seyircisini tribünlerden kaçıran fanatiklere ihtiyacı yok... Onların olmadığı yerde, inanın futbolun güzellikleri de tribünlerde çiçek açacaktır... Artık bunlardan kurtulma zamanıdır... Emniyet güçleri, top sizde... Hem saha dışındaki, hem tribündeki tüm güvenlik kameraları tek tek incelenip, ağızlarından insani tek söz çıkmayan, gözü dönmüş fanatikler bir bir tespit edilmeli... Edilsin ki, onlar bir daha değil statlara; statların 500 metre yakınına bile yaklaşamasınlar... İnsanlarla bir arada olamasınlar... Mademki öyle, onlara da böyle... Hak aramanın böylesi! Beşiktaş'ta, son haftalarda yaşananlara akıl sır ermiyor... TGRT Haber'de, geçen haftaki Futbol Gecesi programında sevgili Cem Buba "Beyler dikkat ediyor musunuz, Portekizlilerde bir tuhaflık var" dedi... Hakikaten de, Fernandes'in bile bile kırmızı kart görmesinden birkaç gün sonra bu defa Quaresma'nın onun izinden gitmesi (!), bir anda Almeida'nın sakatlanması; tam da F.Bahçe maçından önce sanki birilerine mesaj niteliğindeydi... Konu belki maddi, belki manevi... Ama bir gerçek var ki Beşiktaş'ta perde arkasında olanlar, üç haftada, üç yenilgiyi de beraberinde getirmişse, çözüm kangren olmuş gibi geldi bize... Şimdi burada Beşiktaşlı yöneticilere büyük iş düşüyor... Ligin ilk dördü aslanın ağzında... G.Birliği, Trabzon, Sivas hiç de şakaya gelmeyecek takımlar... Zaten tıkır tıkır giden takıma, daha Tayfur Havutçu Metris'ten çıkmadan teknik direktörlük payesi verdiniz... Carvalhal'ı hiç dikkate almadınız... Bari o zaman yaptığınız hatayı şimdi tekrarlamayın... Kimin ne alacağı varsa ödeyiniz... Ödeyiniz ki, koca Beşiktaş, alacak verecek yüzünden baş kaldırılan bir kulüp olmasın...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.