Rahatın battığı takım

G.Saray için yeni senaryolar vizyona kondu... Durup dururken, birilerine rahat battı... Ligde F.Bahçe'nin önünde 4 puanla lider, Şampiyonlar Ligi'nde ise önü açık... Alt tarafı başkanının bile "Angarya" dediği Türkiye Kupası'nda yok... Varsın o da eksik kalsın yahu... G.Saray hâlâ mutlu değil... Onu mutlu etmemeye yeminli kişiler, bıçakları bilediler ve kurbanlıkları da gözlerini bağlayıp yere yatırdılar...  Medyada bir kaç kalemi kuvvetli yazar, Lucescu'yu bir türlü içlerine sindiremedi nedense... Hergün bu konuda, yönetimi suçlayıcı yazılar yazmaya devam etti... İşte Hıncal Uluç... Daha düne kadar, başkan Mehmet Cansun ve ikinci başkan Fatih Altaylı ile sütunlarda kanlı bıçaklıydı... Ama gün geldi, G.Saray Adası'nda verilen bir yemekte sarmaş dolaş oldular... Ve gün geldi, Hıncal Uluç ve onun gibi birkaç yazarın dolduruşuyla yönetim, Lucescu'nun ipini çekmek için bahaneler aradı... Oysa Lucescu, futbolcusunun arkasında olan bir kişiliğiyle ve görülen başarılarıyla Hıncal Uluç ve onun gibi bir kaç yazarın tam aradığı adam olacakken, nedense kimselere yaranamadı... Ortalıkta kaldı... Dost ve samimi arkadaş bulamadı... Para bulamadı, huzur bulamadı... Ama bir defa isyan etti... İpi çekildi...  Lucescu, Fatih Terim gibi bir firmanın ardından G.Saray'a gelirken, ne gibi zorluklarla ve eleştirilerle burun buruna geleceğini bu kadar tahmin edemezdi... Önceleri silik ve ezik kişiliği ile herkesin alay ettiği bir insan konumundaydı... Ama zamanla "Emanete ihanet etmeyen adam" olduğunu ispat etti... Lütfen takdir edin... Elinizdeki kadronun 10 klas adamı satılacak veya gönderilecek... Bunların içinde Hagi, Popescu, Okan, Emre, Hakan Şükür, Jardel gibi isimler olacak... Ve siz, geriye kalanlarla Şampiyonlar Ligi'nde at koşturacak, ligde de zirvede olacaksınız... Aslında, bu Rumen kovulacağına, onun bir yerlere anıtı dikilmeliydi... Ama onu "Memur" gibi gören yönetim, klas bir hoca olarak görmeyen medya, resmen ayıp etti... "Purolu patronlar" futbolu çok iyi biliyorlar ya... Halbuki hepsi "Artist" bunların... Arı kovanına çomak sokar gibi, huzurun ve başarının içine ettiklerinin farkında değiller...  Hani Türkiye, Ancelotti'nin FatihTerim'i gıdım gıdım yeme operasyonuna ve sonunda onu kovdurmasına isyan etmişti ya... Şimdi Terim, resmen "Türk Ancelotti'si" gibi ortalıkta dolaşmaktadır... İçindeki doğruları saklamadan ve bir kötülük düşünmeden, üstelik sadece futbolcularını korumak için yönetimle ters düşen Lucescu, sudan bahanelerle ve çirkin bir üslupla aşağılanarak küçük düşürülmüştür... Fatih Altaylı gibi kalem üstadı ama yöneticiliği pek zayıf bir kişi, radyo programında, kendi hocasını alaya alan cümleleri her halde son defa kullandı... Çünkü Lucescu'yu adam yerine koymayan Altaylı'ya bundan sonra gelecek hoca mutlaka ağzının payını verir... Başkanını kukla gibi kullanan Fatih Altaylı, ikide bir "Ben ceza verdim, terbiyesiz Hakan'ı ben PAF takımına gönderdim" gibi cümleleri sarfederken, şahısları değil, makamları zedelediğinin farkına varamadı...  Rahatın bu kadar battığı bir takım hatırlıyor musunuz ? F.Bahçe'nin bile "Sıfır" çektiği Şampiyonlar Ligi'nde ve bizim Süper Ligimiz'de işler tıkırında... Ama G.Saray hâlâ huzursuzluk fırınında... Atatürk'ün dediği gibi "Harici ve dahili bedhahlar" iş başında... Hem Lucescu'yu, hem de G.Saray'ı tek maçla idam sehpasına gönderenler, büyük iştah içinde, büyük iş yaptıklarını zannediyor... İşin özeti şu ki; G.Saray resmen karıştırıldı ve harcandı... Sakın kimse iş işten geçtikten sonra "Benim günahım yoktu" demesin....