Kulağı çekilmiş, tembel öğrencinin, can havliyle derslerine sarılması gibi, hırslanmış G.Saray, 3 gün önce lig maçında yenildiği Sivasspor'dan yine çok çekti, çok... Ümit Karan'ın, kırmızı kartla atılıp, zemin hazırladığı birkaç gün öncenin faturasını, hakeme çıkarıp, suçluluk duygusunu üzerinden atan G.Saray, bir devre üstün oynayıp, havaya girdiği maçın ikinci yarısında, Sivasspor teknik direktörü Bülent Uygun'un Kamanan ve Balili değişiklikleri ile çok önemli ve anlamlı bir kupa yolunda büyük avantaj kaybetti... *** Tekmelerin iyi niyet ölçülerini zorladığı ilk yarıda sarı-kırmızılı takım oyunu Sivasspor yarı sahasına yığarak, üstün gözüktü... Ama koca 45 dakikada görüntü iyi olsa da, gol yönünden fukaralık çeken G.Saray, sadece Arda'nın iki şutu dışında, Petkovic'i rahatsız edemedi... Barış ve Mehmet Topal'ın sahayı enlemesine, boylamasına deparlarıyla arşınlayıp, Baros'a yaklaştırdıkları topu, bu oyuncu klasına hiç yakışmayan hareketlerle bozuk para gibi harcadı... İlk 45 dakikada, seyircisinin strese soktuğu G.Saray'dan zaten gol beklenemezdi ki... *** İlk yarı tribün baskısı ve G.Saray'ın sert futbolunu, Sivasspor'un sakin şekilde yumuşatması ama bu arada golü hiç düşünmemesi, heyecanı getirse de, futbol fakirliğini bir zenginliğe dönüştüremedi... Ligde şampiyonluk, kupada en büyük olmayı hedefleyen G.Saray'da, duran topların ustası (!) kimdi biliyor musunuz? Sabri... Hani, her düdükten sonra, hakeme el kol hareketleri ile diklenen, buna rağmen kaptanlık isteyen Sabri, dün gece G.Saray'ın sanki Hagi'siydi!.. Hani topu iğne deliğinden geçiren, paslarıyla G.Saray'ı UEFA Kupası'na taşıyan Hagi'si gibi, her duran topun başında Sabri vardı... Doğru dürüst orta yapamayan ama horoz gibi diklenen Sabri... *** İkinci yarıya Balili ile başlayan Sivas, oyunda dengeyi kurup, gol aramaya başladı... Büyük fırsatlar yakaladı, Mehmet Yıldız'a gol ikramlarında bulundu... Ama Mehmet Yıldız hepsini kaçırdı... Sonunda Balili, sazı eline aldı, hem çaldı hem oynadı... Balili'nin golüne, son dakikada Ayhan'la karşılık veren G.Saray, maçı değil, az da olsa prestijini kurtardı sadece... Dünkü maçın en adil skoru beraberlikti aslında... Kim kaybetse yazık olurdu...