G.Saray'da dün yine piyango çekilişi vardı... Bu defa büyük ikramiye vuranlar, Baliç'le Cihan'dı... Terim'in düne kadar bu iki vazgeçilmezi 18 kişilik kadronun dışında kalan yeni isimlerdi... Yani bu defa Baliç'le Cihan kadroya giremeyince G.Saray adam gibi oynayacak, futbol geri gelecekti... Ne yaparsanız yapın, bu G.Saray'a G.Saray demek için şahit aranıyor... Fatih Terim ligin 11. haftasına gelinmiş, hâlâ daha "Biraz zaman" diye hem taraftarın, hem yönetimin hoşgörüsünü istiyor... İnsaf be hoca... Bu takım G.Saray... Hani geçen sezon elde kalanlarla Lucescu'nun şampiyon yaptığı takım... Hani en pahalısı 150 bin dolarlık garibanlarla Avrupa'da Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final kapısından dönen takım... Bir de Terim'in beğenmeyip, "Çağdaş futbol oynamıyorlar" diye bozup dağıttığı yeni G.Saray'a bakın... Bırakın çağdaş futbolu, sanki çağdışı anlayış içindeler... Ne göz okşuyorlar, ne gönül alıyorlar, ne de alkışı hak ediyorlar... Bir takım ancak bu kadar kötü oynar... Sahaya ancak bu kadar kötü yayılır... Seyredenlere ancak bu kadar eziyet çektirilir... Daha düne kadar yüzüne bakılmayan Berkant'lı ama Ümit Davala'sız, Arif'siz, Pinto'suz G.Saray sanki sahaya iş olsun diye çıkmıştı... Her türlü maddi manevi sıkıntılar içinde boğuşan Göztepe, G.Saray karşısında öylesine istekliydi ki... Bir zamanlar G.Saray'ın uyguladığı üçlü preslerle sarı-kırmızılı futbolcuları sindirdiler... Defalarca gol pozisyonlarına girdiler... Ama 28. dakikada Bülent Korkmaz'ın yanlış vurduğu top gitti Göksel'in eliyle buluştu... Al sana ballı bir penaltı... Ve durup dururken kaymaklı kadayıf gibi gol... İşte G.Saray böyle bir hatanın arkasına sığınıp günü kurtarmaya çalıştı... 52. dakikada Christian bu defa kendi yaptırdığı penaltıyı gole çevirerek Göztepe'nin mücadele azmini de alıp götürdü... Bülent'in ikramı ise tek tesellileri oldu... Ve o savaşan Göztepe, sonunda akıbetine razı, İzmir'in yolunu tuttu... Hakem Mutlu Çelik'in her an bir falso yapmasını beklerken, bir de baktık eziyet çektiğimiz 90 dakika tükenivermiş... Dileriz böyle eziyetleri bir daha yaşamayız...