Sen çok yaşa Hıncal Ağabey

A -
A +

Meslekteki "büyüklerimizden" biridir Hıncal Uluç ağabey... Onun yazıları, çoğumuza ters gelse de, her zaman bizlerde iz bırakmıştır... Biz onun, hiçbir yazısında asla menfaat olmadığını da bilenlerdeniz... Hıncal ağabey, bizlerin çok şey öğrendiği, önünde her zaman saygı ile eğileceğimiz kişidir... Bu dün de böyleydi, yarın da öyle olmaya devam edecektir... Büyüklerimizden her zaman ders alan birisi olarak söylüyoruz... Necmi Tanyolaç, İslam Çupi, Necati Bilgiç, Öcal Uluç, Ergun Hiçyılmaz, Attila Gökçe bizlerin, spor basınındaki başöğretmenleridir... Onların bizlere verdikleriyle bir yerlere geldik; şimdi o öğrendiklerimizi genç beyinlere aktarmaya çalışıyoruz... KUSMA... KİN... NEFRET YORUMU! Birkaç gün önce sevgili Hıncal ağabey isim vermeden, bir gazetenin "Gazeteciliği bitirdiğini" başlığa çekerek, bir döşenmiş ki; utancımızdan kulaklarımıza kadar kızardık, bozardık! Çünkü bahsettiği gazetenin çalışanlarıydık biz... Yani, Hıncal ağabeyin sunuşuyla "Gazeteciliği bitiren" gazetenin çalışanları! Peki, bu bitirme işleminde, suçumuz neymiş? Hıncal ağabey yazıyor: "Bu ülkenin önde gelen gazetelerinden birinin arka kapak haberi... Bunu da yaz Arda... Haber maber değil, bir çirkin, bir iğrenç yorum yazısı..." Şimdi burada biraz duralım isterseniz... Hıncal ağabey yazıyı, yorumu beğenmeyebilir... Ama onun, tenkit ederken iğrençlik ve çirkin kelimelerini, tarifine alması hiç yakışık almayan bir ifade tarzı... O haberi yaparken esinlendiğimizi söylediği (öyle bir şey yok aslında) Antalya Havalimanındaki üç-beş çapulcu dediği kişiler G.Saray'ın taraftarı... Onlar genç olabilir... Ama onlara çapulcu yakıştırması yapılması, çok yanlış bize göre... Hıncal ağabey devam ediyor: "Arda'ya bir saldırı düzülmüş... Baştan sona pis bir yorum... Kusma... Kin... Nefret..." Bu mesleğin emekçilerine, bu tarz bir yaklaşımla saldırmak Hıncal ağabeyin kabullenemediğimiz tarzı... "Beğenmedim" diyerek kaleme bile almayacağı bir gazete haberini "Gazeteciliğin bittiği yer" diye yorumlamak, kendisinin binlerce defa benzerini yazdığı yazılarına ters düşen bir durum aslında... USTANIN PİŞMANLIĞI İşte, Hıncal ağabeyin çok uzak olmayan yazılarından bir küçük buket sizlere: "G.Saray kaptanı Arda'yı kaptan yaptığım için G.Saray'dan ve Arda Turan'dan özür dilerim. Manisa maçında takım gol atıyor, hiçbir sevinç yok... Ceset gibi ortada dolaşıyor... G.Saray kaptanının kafası bir karış önde gitmeli... Sahada ölü gibi dolaşmaya hakkı yok... Kaptan ayakta durur... Arda'da o meziyet yok..." Sevgili Hıncal ağabey, bizi bir manşet yüzünden "gazeteciliği bitirmekle" suçlarken, kendisi Arda'ya demediğini bırakmıyor... Ölü, ceset, meziyetsiz... Bunlar sevgili büyüğümüzün, Arda'ya taktığı apoletler! Biz "Bunu da yaz Arda" diye başlık attığımız için gazeteciliği bitiriyoruz, Hıncal ağabey, Arda'ya demediğini bırakmazken, doğruyu yapıyor öyle mi? BASINA SAHİP ÇIKMAK SUÇ MU? Avusturya maçında attığı golden sonra basın tribününe "Bunu da yazın" derken, suratında öfke ve kin dolu olan Arda'nın, biz o isteğini, basın olarak yerine getirdik... Hem de fazlasıyla... Dev gibi fotoğrafını da koyarak üstelik... Ama bir yerde de "Bunu da yazın" demesini kabullenemedik... Bize Emre ağabeyini hatırlattı çünkü... O sözünü; sadece gazetemize değil, beynimizin bir köşesine de yazdık... "Kameranızı kırarım" dediği gece gezmesi sonrası, foto muhabirlerine söylemini de bir kenara yazdık... Ve bunun yanında haber nitelikli; kanatlı arabasını, sinema kapatmasını, kırmızı pantolonunu, tabancalı tişörtünü, hepsini yazdık... Ne zaman ki G.Saray'ın 24 lig maçında oynamadığını, kaptanlık gibi ağır görevini, takımının en zor gününde kaldıramadığını, maçtan alındıktan sonra arkadaşları için "Yazıklar olsun bunlara" dediğini gördük; işte o zaman, Hıncal ağabeyin "Barcelona bana dese ki, Arda'yla Messi'yi takas edelim, ben şahsen kabul etmem, hatta üzerine ne veriyorsunuz derim. Çünkü ben Arda'yı Messi ile asla kıyaslamam" diyerek kalkan olduğu Arda'ya, şu manşetle G.Saray'ın içinde bulunduğu durumu hatırlatmada bulunduk sadece... "Türkiye'de artık nefes alamıyorum" diyerek gitmekten bahseden; bu sezon 27 lig maçının 24'ünde forma giyemeyen; G.Sa- ray'ın 48 puanlık kayıp ve 14 mağlubiyetle 13. sırada yer almasında pay sahibi olan kaptana, her kesimden yükselen ortak sesin yansımasıydı bu başlık: BUNU DA YAZ ARDA... İşte bu sözü manşete taşımak, Hıncal ağabey için "Gazeteciliğin bittiği yermiş" Sen çok yaşa emi Hıncal ağabey... Senin vurduğun yerde, yine de gül biter...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.