Sinyaller kötü!

Adı üstünde "Hazırlık maçı" ama bunlar EURO2008 için büyük ölçü... "Ben neyim, ne yapabilirim" sorularının cevabı böyle karşılaşmalarda ölçülür... Dün gece, 10 defa Dünya Kupası'na katılmış, 2 defa kupayı evine götürmüş bir rakiple tarihimizde ilk defa oynadık... Rakip güçlü... Rakip ciddi... Ve biz çıktığımız kantarda, ağırlığımızı tam koyamazken, karşımıza bir sürü "acaba" sorularını çıkardı... *** Servet'in yokluğunda defansımızın pek güven vermeyen hali, akort tutmayan telli sazlar gibiydi... Telaşın ve adam paylaşmanın negatif görüntüleri, süratli rakip forvetleri karşısında, işimizin hiç de kolay olmayacağının sinyalini verdi... Defansımızın sağ kanadındaki Hamit'in, futbola pozitif katkısı dışında, Gökhan Zan, Emre Aşık ve Hakan Balta'nın ceza alanımızın kenarında çakılı kalması ve ofsayt anlayışından uzaklaşmaları, bir sürü sıkıntıları da geri getirdi... Belki de, Avrupa Şampiyonası'nın en kısa boylu takımı olmaya aday kadromuzda, Arda'nın ve biraz da Emre Belözoğlu'nun akıllı ve estetik kokan futbolları dışında, Uruguay karşısında, büyük orta saha zaafı yaşadık... Fatih Terim'in, dün geceki oyunu gördükten sonra, kadrodan çıkaracağı muhtemel iki futbolcu, bize Yıldıray ve Kazım gibi gözüktü... Hele Yıldıray, bu kadroda olmayı hiç de hak etmeyen hali ile ayağına gelen her topu bozuk para gibi harcayarak, herkesi hayal kırıklığına uğrattı... İkinci yarıda, Ayhanlı, Tuncaylı Tümerli orta sahamız hiç olmazsa ilk yarıdaki çirkinliğin de üstünü örttü... *** Uruguay'ın çok süratle, kalemize gelme anlayışı karşısında Mehmet Topal'la, ilk müdahalenin yapılması dışında pozitiflik gösteremeyen takımızda, Arda ile zarif bir golü bulmamıza rağmen, sanki unu eledik, eleği duvara astık... Uruguay'ın "nasıl olsa bu maçı kurtarırım" inadı karşısında, şüpheli penaltı, ilk yarıda yine de ucuz kurtulduğumuzun manzarasıydı... 50 dakika hiçbir güzelliğe imza atamayan Nihat'ın frikiği ile birden galibiyeti yakalamamız, bizim bu maçı mükemmel oynadığımız anlamını taşımasın yine de... Çünkü saçma sapan defans hatalarımız, skoru korumamıza imkan tanımadı... *** Her şeye rağmen bir güçlü rakiple, hele tarihte oynadığımız ilk maçta mücadele edip iki gol bulmamız tesellimiz oldu... Ama bu oyun şablonu ve anlayışında, her zaman bu kadar rahat gol bulabilmemiz mümkün olur mu, işte bu çok şüpheli...