Suç tuzağı!

A -
A +

Türk Ceza Kanunu'na göre "Suça teşvik edenle, işleyen aynı cezayı görür." Bundan maksat, tetikçiler hapishanelerde çürürken, bunları azmettirip, kenarda köşede hayatlarını devam ettirirenlerin rahat yüzü görmemesidir... Başarısızlıklarına ortak arayanların, başvurdukları en etkin silah, uçuruma düşerken, birilerini de peşinden sürüklemek istemeleridir..  F.Bahçe tarihinin en başarısız dönemine imza atmış olan Başkan Aziz Yıldırım, ne ettiyse, ne yaptıysa, koskoca şanlı bir takımı uçurumun kenarından kurtaramadı... Her geçen gün, bir adım daha kötüye giden F.Bahçe'de hep suçlu, teknik direktör ve futbolcular oldu... Ama bunları takımın başına getiren, transfer eden başkan ve yönetim kurulu üyeleri hep zeytinyağı gibi su yüzünde kalmasını bildi... Arada bir yapılan yönetici değişiklikleri, sözde kan değişikliği yapılmış gibi gösterildi... 9 teknik direktör, 48 futbolcu bir çırpıda harcanırken, bunlara verilen milyon dolarlar da kuş gibi uçup gidiverdi... 5.5 yılda, G.Saray'ın üst üste 4 yıl şampiyonluğunu gören tek başkan olarak da tarihe geçen Aziz Yıldırım "Kucağa bırakacağı bomba" tehdidiyle, yönetime kimseleri yaklaştırmamakta hâlâ direniyor... "Adayım" diye ortaya çıkanlara da "Yetersiz" damgasını vurup, sözde ciddiye almıyor... Öyle anlaşılıyor ki, Aziz Yıldırım'ı F.Bahçe'nin başından hiç bir kuvvet alamayacak... Ancaaak... Daha tribünün gazabına şahit olmadık... Çünkü onlar, ne başkanları getirip, ne başkanları götürdüler...  Son haftalarda suça ortak arar gibi, çareler peşinde koşan Başkan Yıldırım, önce eski başkanlarla yemek yedi, fikirlerini aldı... Ali Şen hariç eskilerin hepsi "Aman Allah seni başımızdan eksik etmesin" diye görev kaçkınlığı içine girdi... Bu Aziz Yıldırım için, ileride kullanacağı bulunmaz bir "Koz" oldu... "Bırakacaktım, siz gitme dediniz" mantığını, belinde çekmeye hazır silah gibi kullanacaktır Yıldırım... Bu da yetmedi... Bu defa, eski futbolcuları bir araya topladı... "Kimi takımın başına getirelim, kimi transfer edelim" diye bir grubu daha, ilerideki muhtemel bir başarısızlığa ortak etti... Bununla da kalmadı... Stadlardaki basın tribününe akredite ettiğimiz Engin Verel ve Selçuk Yula gibi isimleri, Portekiz'de futbolcu beğenmek için görevlendirdi... (Verel gitti ve döndü) Rezalete, kepazeliğe, basiretsizliğe bakın... Gazeteci geçinenler futbolcu beğenecek, yeni bulunacak hoca, bu futbolcularla F.Bahçe'yi başarıya taşıyacak... Bin defa, milyon kere, trilyon kere saçmalıktır bunun adı... Şimdi "Yazarlık", pardon "Yorumculuk" yapan F.Bahçeli bu eski futbolcular, hadi bundan böyle Aziz Yıldırım ve yönetiminin yanlışlıklarını yazsınlar da görelim... Kale içten fethedildi bir kere...  Aziz Yıldırım uyanık adam... Zaten uyanık olmasaydı, çoooktan gönderilirdi... Ama Aziz Yıldırım, dünyada bir eşi, bir benzeri bulunmayan yöneticilik yanlışlıklarına son sürat devam ediyor... Rüştü gibi bir kalecinin, amigolar tarafından tesislerde tekme tokat pataklanması onun zamanında olacak... Şu anda liderle arasında 27 puan bulunacak... 5.5 yıllık döneminde, inanılmaz milyon dolarları har vurup harman savuracak... F.Bahçe'yi 55 milyon dolar, görünen borç içine sokacak... Skandal futbolcu transferleri yapıp, 9 teknik direktöre tekme vuracak... Ve bütün bunlara rağmen "Tesis savunması" arkasına sığınıp, F.Bahçe'nin başında kalacak... Olmaz böyle şey... "Suçlu ayağa kalksın" dediklerinde, yalnız kalmamak için, şimdi basını, eski futbolcuları, eski başkanları da ateşe atarak, bir dönem daha saltanat sürmeyi kafasına koyan Yıldırım, F.Bahçe'ye iyilik mi yapıyor, yoksa tarihi kötülük mü?  Ahh Hüsnü Çil ahh.... Boşuna kahroldun şu dünyada F.Bahçe için... Boşuna çırpındın, kendi gazetende bile doğru dürüst sütun bulamayan "Çare toplantıları" yüzünden ömrünü tükettin... Ve suçlu ortada dururken, koşa koşa ölüme gittin... Değer miydi haa, değer miydi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.