Yazık bu kupaya!

Hastasınız ve 39 derece ateşle yataktasınız. İştahınız yok. Bir yudum su içmek bile eziyet geliyor size. Vücudunuzun her kemiği sızlıyor, her eklemi tutmuyor sanki. Hayata küsmüş, işiniz Allah'a kalmışçasına ümitsiz vakasınız. Son arzunuz sorulurcasına etrafınız da karamsarlık içinde. Peki ne olacak sonunuz? Bunu kimse bilmiyor ki... *** İşte dün gece de sahadaki futbolu, hele bir Türkiye Kupası finaline sahne olan İzmir'in rutubetli atmosferinde, bizim de iştahımız kesildi. Çünkü oynanan futbol yenilir yutulur cinsten değildi ki. Sahadakilerin, bir kupa kaldıracaklarından haberi yoktu ki. Amaçları olmayan; kazanılacak bir şerefi, angarya gibi görüp, sadece kendilerine değil, tribünlere de sıkıntı vermeleri yüzünden ateşimiz çıktı, eklemlerimiz ağrıdı. Ve de üzüntümüzden kahrolduk. Kupanın ihtişamını bile görmedi gözümüz... Çünkü sahadakiler o gözlerimize perde indirdiler. Koskoca bir final, boş tribünlerin önünde sergilenirken, sanki maça gelmeyenler "Bu kupayı Beşiktaş alsa ne yazar, Erciyes alsa ne yazar" der gibiydi sanki. Haklı da değillerdi hani... *** Kafasındaki "Acaba ligden düştüm mü "sorusunu henüz cevaplayamamış Erciyesspor, saha parselasyonu konusunda Beşiktaş'a oranla, daha anlayış içindeydi. Onlar, "Düşelim ama elimizde de bir Türkiye Kupası olsun" anlayışı içinde arzulu olmaya çalışsalar da sahada elleri, ayakları, yine de birbirine dolaşıyordu sanki. Onların morallerini her dakika, yaptıkları yanlışlıklara rağmen alkışlayan bir hocaları vardı kenarda. Ama diğer kulübede, oyuna biz gibi seyirci bir Tigana. Baki'nin, Burak'ın saçmalıklarını görmeyen, göremeyen ve onlara sabreden bir Tigana. Her harekette iki elini yana açıp futbolcularına, "Ben size böyle mi öğrettim" dercesine onları seyircinin karşısında hep küçük düşüren bir Tigana... *** Hep İzmir'in Süper Lig'de takımı olmaması yüzünden üzüldüğünü düşünürdük. Sanki burada, o koca Atatürk Stadı'nda her gün maç oynanıyor. Alın size koskoca bir Fortis Türkiye Kupası finali. Gelin be kardeşim şu maça. Havasını kaçırmayın bunca emeklerin. Ama nerede? Tribünlerin yarısından fazlası boş. Hem saha içi, hem de tribünlerin aynı akortta olduğu bir finalden de "Bundan iyisi can sağlığı" diyerek, koca kupaya sahip olan Beşiktaş'ı sadece kutluyoruz... Ama asla alkışlamadan... Çünkü bu futbol, bu kupaya hiç yakışmadı...