ANNE SÜTÜ en değerli besin

Yozgat'tan telofonla arayan Cemile Sezginci, 17 gün önce anne olduğunu, ancak sütünün çok az geldiğini söylüyordu. Sütü artırmak için ne yaptılarsa fayda etmediğini de ifade eden Cemile hanım, bizden anne sütünü artıracak formüller yazmamızı istedi. Buna benzeyen mektup ve telefonları zaman zaman alıyoruz. Bu sebeple bugün bu konuya genişçe yer vermek istiyoruz. Yapılan her bilimsel araştırma, anne sütünün önemini ve değerini biraz daha gözler önüne seriyor. Öncelikle anne sütüyle beslenme, çocukta hastalıklara karşı koruyucu bir kalkan oluşturuyor. Bebeklerin doğumdan itibaren ilk altı ay boyunca yalnız anne sütü ile beslenmesi ve emzirmenin iki yaşına kadar sürdürülmesi büyük önem taşıyor. Ancak Türkiye'de yeni doğan döneminde yüzde 95 olan anne sütüyle bebeklerin beslenme oranı, altı ay içinde yüzde 5'lere düşüyor. Araştırmalar, sıcak ülkelerde bile ilk altı ayda anne sütüyle beslenen bebeklerin su dahil hiçbir ek besine ihtiyacı olmadığını gösteriyor. Doğal beslenme olarak tanımlanan bu beslenme biçimi ile süt çocuklarında başta enfeksiyonlar olmak üzere birçok hastalığın görülme sıklığı azalıyor. Anne sütü ile beslenenlerde ileri yaşlarda alerji, kanser, multiple skleroz, damar sertliği gibi hastalıklara çok daha az rastlanıyor. Emziren kadınlarda da meme kanseri, yumurtalık kanseri, osteoporoz ve kansızlık daha az görülüyor. Sütü artırıcı formüller Annenin sütü bebeği emzirdikçe artıyor. Bu yüzden bebeğin sık sık emzirilmesi büyük önem taşıyor. Sütün artması için annelerin günde dört öğün beslenmesi gerekiyor. Besinlerden yeterli miktarda demirin alınması da sütün artmasını sağlıyor. Emzirme döneminde annelere dengeli ve kilo yapmayan bir beslenme biçimi öneriliyor. Bebeğin doğru emzirilmesi de süt miktarını etkileyen bir faktör. Bebeğin emzirme sırasında yüzünün annenin yüzüne dönük olması süt üretimini sağlayan hormonların aktif hale gelmesini sağlıyor. Anne bebeğini görünce sütü gelmeye başlıyor. Aşağıdaki formüller de anne sütünün artırılmasına yardımcı olacaktır: * Yarım litre suya; 30 gram çakal eriği mevyesi konur. 10 dakika kaynatıldıktan sonra süzülür. Günde 3 kere birer kahve fincanı içilir. * 3 bardak suya, 4 çorba kaşığı (yaklaşık 50 gram) ufalanmış funda çiçeği konur. Haşlandıktan sonra süzülür. Günde 3 kere, birer kahve fincanı içilir. * 4 bardak suya, 1 tatlı kaşığı havuç tohumu konur. Kaynatıldıktan sonra süzülür. Günde 3 kere, birer kahve fincanı içilir * 4 bardak suya, 1 tatlı kaşığı (10 gram) râziyâne tohumu veya kökü konur. Haşlandıktan sonra süzülür. Günde 3 kere, birer çorba kaşığı içilir. * Yarım litre kaynak suya; 1 çorba kaşığı (10-15 gram) anason konur. Yarım saat bekledikten sonra süzülür. Yemeklerden önce birer, çay bardağı içilir. * 4 bardak suya; 3 tutam ısırganotu konur. 10 dakika kaynatıldıktan sonra süzülür. Suyuna; 1 çay bardağı toz şeker konup, eritilir. Günde 2 kere, birer kahve fincanı içilir. *Yarım litre suya; 2 tutam şerbetçiotu konur. Kaynatıldıktan sonra süzülür. Yemeklerden önce birer tatlı kaşığı içilir. Akıl almaz değişiklik Anne sütünün içeriği annenin beslenmesinden bağımsız olarak bebeğin ihtiyaçlarına göre düzenleniyor. Her anne bebeği için en uygun sütü üretiyor. Mesela; prematüre bebeklerin annelerinin sütleri prematüre bebekler için uygun özellikler içeriyor. Araştırmalara göre anne sütünün içeriği sabit değil. Doğumdan sonra ilk 7 gün anneden gelen süte kolostrum adı veriliyor. Sarımsı renkte ve koyu kıvamdaki bu süt özellikle protein, mineral ve vitaminlerce zengin. Halk arasında ağız sütü de denilen kolostrumdaki proteinler bebeği hastalıklara karşı koruyucu maddeler içeriyor. Doğumdan sonraki 7 ile 15 gün arasında anneden gelen süte ise geçiş sütü deniliyor. Bu sütte toplam protein miktarı azalırken laktoz, yağ ve toplam kalori içeriği artıyor. Uzmanlar, anne sütündeki sodyum ve protein içeriğinin inek sütünden daha az olması sebebiyle yeni doğan bebeğin böbrekleri üzerinde daha az problem oluşturduğunu, alerji, pişik, kabızlık ve ishali önlediğini bildirdiler. Bebeğin anne sütüyle beslenmesi, meme kanseri riskini azaltırken, anneyle bebeğin ilişkisini güçlendiriyor. Saç dökülmesine harika çözüm ZEYTİNYAĞI Saçlardaki dökülme kimin canını sıkmaz ki!.. Başın kısmen veya tamamen açıldığını görmek şöyle dursun, düşünmek bile birçok insanın tüylerini diken diken eder. Saçlardaki aşırı dökülme, bayanlar için ise tam bir kâbustur. Peki... Evde, her an elimizin altında bulunan zeytinyağının saçınız için harika bir "besleyici" olduğunu ve dökülmeyi büyük oranda önlediğini biliyor musunuz?... Bilmeyenler öğrensin, bilenler ise yeniden hatırlamış olsun. Yapmanız gereken çok basit: Yatmadan 10 dakika önce, saç diplerine zeytinyağı sürüp masaj yapın. Sonra bir tülbentle başınızı sarıp yatın. Sabah kalkınca katranlı sabun ve bol suyla yıkayın Meme kanserinden korkanlar turp yesin İnsanların beslenmesi ile hastalıklara yakalanma riskleri arasında sıkı bir beğlantı olduğu kesinlik kazandı. Son yıllarda yapılan araştırmalar, bol bol turpgil cinsi sebze tüketmenin kadınları meme kanserine karşı koruduğunu ortaya çıkardı. Uzmanlar; brokoli, lanana, karnabahar, Brüksel lahanası ve turp gibi sebzelerin içerdikleri kimyasal maddelerin, meme kanserine karşı koruyucu etkileri olduğunu söyledi. Bu sebzelerde bulunan izotiyosiyanat maddesi, vücudun kanserle savaşında en önemli silahlarından biri olan "faz iki enzimleri"nin üretimini artırıyor. 30 gram brokoli, bir portakaldan daha fazla C vitamini, bir bardak sütten daha fazla kalsiyum ve bir dilim kepek ekmeğinden de daha fazla lif içeriyor. Hastalıklar ve çareleri Romatizma ağrılarını dindirebilmek için... Romatizma, genellikle eklem, kas ve sinir sistemini etkileyen bir hastalıktır. Romatizma ağrıları vücudun her tarafında görülebilir. Halk arasında bu ağrılara "yel" de denir. Şişmanlık, hormon dengesizliği, karaciğer yetersizliği, beslenme dengesizliği, mide ve bağırsak bozuklukları, çürük dişler, sinüzit, bademcik iltihapları ve yaşlılık romatizmayı hazırlayan sebeplerin başında gelir. Ayrıca, soğuk ve rutubet de çok önemli rol oynar. Romatizmalı yerlerde; ağrı, yanma veya üşüme ve şişlikler görülür. Ağrılar, bazen dayanılmaz dereceye varır. Hareket etmekte de güçlük çekilir. Tedavi edilmezse, kalp kapağı hastalığı (mitral darlığı) veya bir başka hastalığa sebep olabilir. Akut eklem romatizması, romatoid artrit, dejeneratif romatizma gibi çeşitleri vardır. Romatizmal rahatsızlıkların tedavisine yardımcı olmak amacıyla çeşitli şifalı bitki formülleri uygulanabilir. Bunlar birkaç grupta toplanabilir. İçilenler, ağrıyan yerlere sürülen veya sarılanlar, banyo suyuna katılanlar. İçilmek için hazırlanan formüller: ¥ 4 bardak suya; 1 tutam lavanta çiçeği, 1 tutam ayrıkotu ve 4 ince dilim limon konur. 15 dakika kaynatıldıktan sonra temiz ve ince bir tülbentten süzülür. Sabah akşam, birer kahve fincanı içilir. ¥ 4 bardak suya; 1 tane kabukları soyulmamış limon doğranır. Kaynatıldıktan sonra temiz bir şişeye süzülüp, 12 saat bekletilir. Sabahları, aç karına, birer kahve fincanı içilir. Ağrıyan yerlere sürülmek için hazırlanan formüller: ¥ 1 bardak suya; 1 kahve fincanı dövülmüş keten tohumu konup, lapa haline gelinceye kadar ısıtılır. Sonra temiz bir beze dökülür. Üzerine, hardal unu serpilip, ağrıyan yere sarılır. Aynı işlem, sabah akşam tekrarlanır. ¥ 2 su bardağı zeytinyağına; 3 çorba kaşığı çok ince kıyılmış taze, acı kırmızı biber konur. 1 hafta bekletildikten sonra ağrıyan yerlere, yeteri kadar sürülür. Yarım saat sonra ılık suyla yıkanıp, kurulanır. ¥ 1 çay bardağı sirke ile 1 çay bardağı zeytinyağı karıştırılır. Üzerine 4 çorba kaşığı ufalanmış kâfûru konur. Eriyinceye kadar beklenir. Sonra, yünlü bir bezin üzerine yeterince dökülüp, ağrıyan yere sarılır. Aynı işlem, sabah akşam tekrarlanır. ¥ Bir kahve fincanı kına ile 1 çorba kaşığı hardal karıştırılır. Üzerine azar azar su dökülerek, yoğrulur. Ağrıyan yerlere sürülür. ¥ 250 gram ince sofra tuzu ile 10 çorba kaşığı dövülmüş hardal karıştırılır. Üzerine azar azar zeytinyağı dökülerek, merhem haline gelinceye kadar karıştırılır. 1 gece boyunca, normal oda sıcaklığında bırakılır. Yatmadan önce ağrıyan yerlere sürülür; sabahleyin ılık suyla yıkanıp, kurulanır.