Soğuk algınlığı ve gribin kol gezdiği bu günlerde, hastalıklardan korunabilmek için vücut direncinin üst seviyede tutulması çok önemlidir. Ancak bu konuda çok bilinçli olmak gerekiyor. Vücudun direncini artıracak besinlere öncelik verilmelidir. Vücut direncini artıracak gıda maddelerinin başında ise bal geliyor. Beslenme uzmanları balın bu konudaki önemini şu basit cümleyle özetliyorlar: Bal ye, hastalığı unut... Bilindiği gibi; Çin, Japonya ve Amerika'da "Apiterapi" adı verilen bal arısı ürünlerinin tıbbi alanda kullanılması konusunda önemli çalışmalar yapılıyor. Hacettepe Üniversitesi Uygulamalı Biyoloji Bölümü Ana Bilim Dalı Araştırma görevlileri de bu çalışmalara benzer bir araştırmayı, Türkiye çapında başlattı. Bu amaçla yurdun çeşitli bölgelerinde arı üreticilerinin çalışmalarını yakından takip eden ve doğal arı ürünlerini laboratuvarlarda inceleyen araştırma görevlileri, balın hastalıkları tedavisi konusunda şaşırtıcı sonuçlar elde etti. Bunları sizlerle paylaşmak istiyoruz: Direnç kaynağı Arı balı, içerdiği C vitamini, E vitamini, karetenoidler, flavanoidler ve fenolikler sebebiyle insan organizmasına antioksidant kaynak oluşturarak bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve vücudun hastalıklara karşı direncini artırıyor. Bazı ballar, gastrit ülsere sebep olan "helicobacter pylori" bakterisini etkisiz hale getiriyor. Yanık tedavisinde enfeksiyonları azaltarak tedaviyi hızlandırıyor. Arı sütü gençlik iksiri Arı sütü ise tam bir gençlik aşısı gibi. Enfeksiyon ve hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Arı sütü ile hazırlanmış tonik; canlandırıcı, fiziksel performansı artırıcı, öğrenme kapasitesini geliştirici özelliklere sahip. Ayrıca insanların kendine güven duygusunu artırıyor. Yüksek kan basıncı, anemi, arterioskleroz, kolesterol seviyelerini düzenliyor, doğal antibiyotik olarak deri ve sindirim enfeksiyonlarına sebep olan bakterilerin gelişimini durduruyor. Dışarıdan uygulanması halinde dokuları canlandırıcı, derideki kırışıklıkları önleyici özelliği bulunuyor. Polen vücudu gençleştiriyor Arı poleni, vücudumuzu gençleştiriyor. Organları ve bezleri uyararak yaşama direncini artırıyor, yaşlanma sürecini yavaşlatıyor. Radyasyon ve kimyasal kirleticilere karşı immün (bağışıklık) sistemimizi güçlendiriyor. Saman nezlesi hastaların yüzde 73'üne ağız yoluyla arı poleni verildiği zaman ortalama yüzde 75'lik bir iyileşme gösterdiği ortaya çıktı. Astımlı hastaların yüzde 78'i de ağız yoluyla arı poleni aldıkları zaman yine yüzde 75'lik bir iyileşme gösterdikleri anlaşıldı. Kovandaki sır Arılar tarafından üretilen ve kovanların iç yüzeyini ince bir tabaka şeklinde kaplayan "propolisin" adlı maddenin de harika bir şifa maddesi olduğunu hiç düşündünüz mü? Evet, bu maddeden hücrelerin bakterilere karşı güçlendirilmesi amacıyla faydalanılıyor. Antibiyotik özelliği bulunan propolis, yurt dışında kozmetik sanayiinde de kullanılıyor. Ayrıca akne tedavisinde ve yüz maskesi yapımında faydalanılıyor. Egzama tedavisinde propolis kremleri ve tabletleri yapıldığı belirtiliyor. Balla gelen güzellik Sağlık açısından önemi büyük olan balın, saç ve cilt sağlığınız için de son derece önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Balı hem saçlarınızın canlı ve parlak görünmesi, hem de cildinize uygulayacabileceğiniz bir tonik olarak kullanabilirsiniz, üstelik çok daha ucuza... İşte size bal ile hazırlayacağınız cilt ve yüz tonikleri.. * Yüz için temizlik toniği: 1 yemek kaşığı balı, 1 avuç ince çekilmiş badem ve yarım çay kaşığı limon suyuyla karıştırın. Oluşturduğunuz bu karışımı yüzünüze sürüp bir süre masaj yapın. Cildiniz karışımı iyice emince yüzünüzü yıkayın. * Sıkılaştırıcı yüz maskesi: 1 yemek kaşığı bal ile 1 yumurtanın beyazını ve 1 çay kaşığı gliserini iyice çırpın. Bu karışımı yüzünüze ve boynunuza sürdükten sonra 10 dakika bekleyin ve ardından ılık suyla temizleyin. * Ballı saç kremi: Yarım fincan balı çeyrek fincan saf zeytinyağı ile karıştırın. Normal kurulukta olan saçlara sadece 1 yemek kaşığı yağ katılması yeterli olacaktır. Karışımı saçlarınıza sürdükten sonra başınıza bir bone takıp yaklaşık olarak 30 dakika bekleyin ve daha sonra şampuanla yıkayın. * Yüz toniği: 1 yemek kaşığı bal ile kabuklarını soyduğunuz ve iyice ezdiğiniz bir elmayı karıştırın. Oluşturduğunuz karışımı yüzünüze sürüp 15 dakika bekleyin ve ardından ılık suyla yıkayın. * Saçlarınız daha parlak: 1 çay kaşığı balı, 4 bardak sıcak suda eritin. Saçlarınızı şampuanla yıkadıktan sonra hazırlamış olduğunuz suyu saçlarınızın dibine değdirmeden uçlarına doğru sürün. Daha sonra saçlarınızı durulamadan kurutun. Ballı reçeteler İki adet 2 siyah turp soyularak, rendelenir ve suyu sıkılır, süzüldükten sonra bir kaba alınır. Günde üç defa; yarımşar çay bardağı turp suyunun içine bir tatlı kaşığı süzme bal ilave edilerek iyice karıştırılır ve yemeklerden önce içilir. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Bitki Koruma Bölüm Başkanı Prof. Dr. Zeki Özer'in "Gripten kurtulmak için birebir" dediği formül: Bir baş soğan ile siyah veya kırmızı turp rendelendikten sonra, soğanın ya da turpun miktarı kadar üzerine süzme bal konulup yarım saat bekletilmeli. Oluşan sıvı karışım, sıkılıp süzülerek ayrı bir kaba alındıktan sonra serin bir yerde saklanmalı. Bu sudan hergün, öğle ve akşam yemeklerinden sonra ve yatarken ikişer kaşık içilmeli. Bu işlem birkaç gün tekrarlandığında grip rahatsızlığı tamamen ortadan kalkar. Eğer karışım hastalığa yakalanmadan önce kullanılırsa o kişinin gribe yakalanma ihtimali yok olur. Zehiri bile şifa Arı zehiri ise artrit ve diğer iskelet sistemindeki iltihapların tedavisinde kullanılıyor. Basit bir tendon hastalığının tedavisi için birkaç arı sokmasının yeterli olacağı bildiriliyor. Arının zehiri, akut ve kronik yaralarda ve yara izi oluşmuş dokuların yenilenmesinde de kullanılıyor. Multiple Sclerosis (MS) hastalığının tedavisinde bile arı zehirinden yararlanıldığı belirtiliyor. Artrit gibi ciddi kronik problemlerde 1-3 ay, 2-3 kez ve bir seferde çok sayıda sokma yapıldığı ifade ediliyor, Multiple Sclerosis'te ise arı zehiri kullanımının 6 ay, haftada 2-3 kez yapılması öneriliyor. Ancak, arı zehiri ile hastalık tedavisinin diğer bütün tedavilerde olduğu gibi mutlaka uzman gözetiminde yapılması gerektiğini hatırlatmaya bilmem gerek var mı?