Havanın, her gün hatta her saat saat farklılık gösterdiği bir mevsimi yaşıyoruz. Havadaki bu kararsızlık, insanların giyim konusundaki kararsızlığı ile birleşince, hastalık da kaçınılmaz oluyor. Bunun sonucu olarak son günlerde birçok kişi yataklara düştü. Bu konuda uzmanların görüşlerini de alarak bazı uyarılarda bulunmak istiyoruz. Grip; özellikle kış aylarında ve hava sıcaklıklarının değişkenlik gösterdiği dönemlerde salgınlar yapan bir enfeksiyon hastalığıdır. İnsanı yatağa düşürecek şiddette şikayetlerle seyreden grip, 40 dereceye varan yüksek ateş, genel vücut kırgınlığı, şiddetli bel, eklem ve kas, baş ağrısı ve aşırı halsizliğe yol açar. Bunun yanı sıra burun tıkanıklığı olmadan akıntı ile kuru ve uzun süreli öksürük görülür. Özellikleri sebebiyle "paçavra hastalığı" da denen grip; hasta kişilerin bulunduğu ortamlarda hapşırma, öksürme, öpüşme veya tokalaşma gibi elle temas sonrasında kolaylıkla bulaşabilir Risk altında olanlar Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, her yıl milyonlarca insanı yatağa düşürerek önemli ekonomik kayıplara yol açan gripten herkesin etkilendiğini, ancak yaşlılar, bebekler ve hamile kadınların, kalp, şeker ve böbrek hastaları ile astım ve kronik bronşitlilerin daha çok risk altında olduğunu belirtiyor. Dikkat edilmemesi halinde bu kişilerde ölümlere yol açabileceğini de ifade eden Prof. Dr. Küçükusta, hastalığa yakalanmamak için neler yapmamız gerektiği yolundaki sorumuza da şu cevabı veriyor: Bol meyve-sebze "Gripten korunmak için her gün bir elma, bir portakal yenmeli. Bu, bütün vitaminlere bedel. Vitamin hapı alınmasına da gerek kalmaz. Gribin özel bir ilacı yok. Gribin ve solunum yolu enfeksiyonlarının en iyi ilaçlarından biri de tavuk suyuna sebze çorbasıdır. Gereksiz antibiyotik alınmamalı. Gelişigüzel alınan antibiyotikler, vücuttaki doğal bakteri dengesini bozduğu için zararlıdır. Ayrıca gelişigüzel antibiyotik kullanımı sonucu bakteriler, antibiyotiğe direnç kazanıyor ve antibiyotik fayda etmez oluyor. Bunun yerine vücut direncini artıracak sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeye ağırlık verilmelidir. Sigara ve alkol de kullanılmamalıdır.