Kereviz sakin ye kal

A -
A +

Günümüzde, özellikle genç kuşaklar arasında giderek yaygınlaşan "fast food" türü beslenme alışkanlığı yüzünden, sağlıklı ve dengeli beslenmenin en önemli, hatta vazgeçilmez unsurlarından biri olan sebzeler unutulmaya yüz tuttu. Artık "zeytinyağlı kereviz"i veya "hafif acılı kapuska"yı özleyenlerin sayısı giderek azalıyor. Bamyanın, karnabaharın, pırasanın, lahananın hatta ıspanağın adı geçince dudak kıvırmayan genç yok gibi. Bu sebeple; son haftalarda başladığımız sebzeleri tanıtan yazılarımıza devam etmek, onların sağlığımız için ne kadar önemli beslenmemiz için ne denli vazgeçilmez olduğunu bilmeyenlere anlatmak, bilenlere de yeniden hatırlatmak istiyoruz. Evet! Bugün her yönüyle tanıtmaya çalışacağımız sebze, kış mutfaklarında önemli bir yer tutan kereviz... Akdeniz mutfağının önemli yiyecekleri arasında yer alan kerevizin, insanları sakinleştirdiğini ve sinirlilik halinden uzak tuttuğunu biliyor muydunuz? Sinirlerinize hakim olmak için Salatası, çorbası, etli ve zeytinyağlı çeşitlerinin yanısıra, başka yemeklere de kendine özgü bir lezzet katan kereviz, sahip olduğu zengin vitamin ve minerallerle birçok hastalık için de şifa kaynağıdır. Mesela; içeriğindeki "sedanonik anhidrit", "sedanolin", "limonen", "palmitik asit" ve "gayakol" gibi maddeler kerevizi, zihinsel yorgunluğun giderilmesinde son derece yararlı bir besin maddesi haline getiriyor. Ayrıca içerdiği B vitamini, demir ve kireç sayesinde unutkanlığı ve sinir yorgunluğunu da gideriyor. Birçok derde deva Kerevizin diğer faydalarına gelince: İyi bir idrar söktürücüdür. Şeker ve yüksek tansiyonun düşmesine yardımcı olur. Böbrek, akciğer ve karaciğer hastalıklarının oluşumunu önler. Mideyi kuvvetlendirir. İştah açar. Sürmenajda faydalıdır. Sinir yorgunluğunu giderir. Kanı temizler. Karaciğer şişliğini giderir. Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesinde yardımcı olur. Safra ifrazatını düzenler. Nikris ve romatizma ile guatr rahatsızlıklarında çok faydalıdır. Susuzluğu keser ve vücuda serinlik verir. Kalp hastalarına tavsiye edilir. Ses kısıklığını giderir. Kereviz alırken dikkat edin Yaprak ve kök kerevizi olarak iki çeşidi bulunan kerevizin anavatanı Güney Avrupa'dır. Deniz havası alan rutubetli yerlerde yetiştiği için soğuk havada kolayca don tutabilir. Lezzetinde ve besin değerinde kayıp meydana gelmemesi için alırken kerevizin don yememiş olmasına özen gösterilmelidir. Çay, katarakt oluşumunu engelliyor Zengin antioksidan maddeler içeren çayın, gözde katarakt oluşumunu önlediği tespit edildi. TÜBİTAK'ın www.tubitak.gov.tr adresli internet sitesinde yer alan bir habere göre, Hindistan'ın Haydarabad şehrindeki Prasad Göz Enstitüsü'nde Moleküler Biyolog Dorairajan Balasubramanian başkanlığında yürütülen çalışmada, fare yavrularına katarak yapıcı bir madde aşılandı. Daha sonra bu farelerin bir grubuna 12 gün süreyle 6 bardak çaya karşılık gelecek ölçüde siyah ve yeşil çay ekstresi, bir grubuna da serum verildi. Sonunda siyah ve yeşil çay içirilenlerde kataraktın çok yavaş geliştiği tespit edildi. Hintli araştırmacılar, bunu çayın zengin antioksidan madde deposu olmasına ve oksidasyon stresini ortadan kaldırmasına bağlıyorlar. Kataraktın az görüldüğü bir ülke olan Çin, dünyanın en çok çay tüketen ülkesi olarak da biliniyor. Elmanın sirkesi de 'hayat iksiri' Geçtiğimiz haftalarda elmanın faydaları konusunda yazdığımız yazılarda, bu harika meyveyi "evinizin doktoru" olarak tanımlamış ve "Elma giren eve doktor girmez" demiştik. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı`na bağlı Türkiye Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM)'in internetteki www.tigem.gov.tr sitesinde yer alan bir yazıda elmanın sirkesi de, doğal bir "hayat iksiri" olarak tarif ediliyor. Elma sirkesi, vücudu genel anlamda güçlendiriyor, çeşitli hastalık belirtilerini hafifletiyor ve cilt bakımı için kullanılabiliyor. Elma sirkesi, çiçek balı ile karıştırıldığında ise daha geniş bir etki alanına sahip olabiliyor. Bir bardak su, bir tatlı kaşığı elma sirkesi ve bir tatlı kaşığı çiçek balının karışımından elde edilen kokteyl, aç karna içildiğinde, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirirken, canlılık ve güç kazandırdığı gibi sirkenin içerdiği yüksek orandaki potasyum sayesinde kalp kasları dahil olmak üzere tüm kas yapısı da güçleniyor. Sık sık grip, soğuk algınlığı veya üst solunum yolları enfeksiyonuna yakalananlar, bu elme sirkeli bal kokteylini hergün düzenli olarak içtiklerinde; bağışıklık sistemleri güçleneceği için daha rahat bir kış geçirilebiliyorlar. Ayrıca elma sirkeli bal kokteyli sürekli içildiğinde ve salataya elma sirkesi kullanıldığında yüksek kolesterolün düşürülmesine yardımcı oluyor ve öksürüğe de iyi geliyor. Elma sirkesiyle ıslatılan bir bez baldıra sarıldığında ise 25-30 dakika bekletilirse varis şikayetlerini azaltıyor. Sitede, elma sirkesinin, PH değeri insan derisinin PH değeri ile aynı düzeyde olduğu için insan derisinin asidik koruma örtüsünün güçlendirilmesinde kullanılabileceği de ifade ediliyor. Cildinizi soğuktan koruyun Cildimiz, özellikle kış aylarında soğuk, yağmur ve rüzgar gibi dış etkenlerden fazlasıyla etkelindiği için esnekliğini ve canlılığını kaybeder. Cilt soğuğa karşı iyi korunmazsa elde ve yüzde çatlaklar bile oluşabilir. Buna meydan vermemek için cildi yumuşak tutacak kremler kullanılmalıdır. Ayrıca cildi eski canlılığına ve esnekliğine kavuşturmak için kolayca hazırlayıp kullanabileceğiniz maskelerden yararlanabilirsiniz. İşte bunlardan biri: Sıkılıp süzülmüş bir çay bardağı çilek suyunun içine bir tane çiğ yumurtanın akı dökülüp iyice karıştırılır. Daha sonra içine bir tatlı kaşığı gülsuyu ilave edilir. Elde edilen karışım, pamukla cilde sürülür. Bir saat bu şekilde beklenir. Sonra, 4 bardak ılık suya bir çorba kaşığı karbonat konup eritilir ve bu su ile cildimiz güzelce temizlenir. Bu uygulamadan sonra cildiniz eski esnekliğini, yumuşaklığını ve canlılığını yeniden kazanacaktır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.