Keyif veren ZEHIR

A -
A +

Sabahları içeceğimiz bir fincan kahvenin canlılık vereceğine ve bizi yeni güne hazırlayacağına inanırız. Kahvesiz ve çaysız sabahlarda; bazılarımız, ardı arkası kesilmeyen esnemelerle ve uyuşuklukla yapacağımız işe bile konsantre olamayız. Zamanla bu durum bir alışkanlık halini alır ve kahve gibi kafein içeren içecekler gündelik yaşantının bir parçası haline gelirler. Zihinsel uyanıklığı sağladığını düşündüğümüz kafeinli içeceklerin, aslında enerji seviyemizi düşürdüğünü ve hatta bitkinliğe sebep olduğunu biliyor musunuz? Evet... Bristal Üniversitesi'nden Prof. Peter Rogers; yapılan araştırmalar sonunda, kafeinin zannedildiği gibi kişilere enerji vermediğinin ortaya çıktığını belirtiyor. "Bol bol kahve içen kişi kendini daha zinde hisseder. Ancak bu bir yanılgıdır. Çünkü sürekli tüketilen kafein, kişide bitkinliğe yol açan kafein türü maddeler, tekrar alındığında vücutta bir zindelik sağlar. Ancak bu geçici bir zindeliktir" uyarısında bulunuyor. Rogers son olarak şunları söylüyor: "Kafein bağımlısı kişiler, birkaç hafta kafeinli içeceklerden uzak durduktan sonra bir-iki fincan kahve içtiğinde endişe hali, bitkinlik ve uykusuzluk problemi çekeceklerdir." Kafeinin vücuttaki etkileri [] Kafein vücuda girdiği anda stres hormonları olan adrenalin ve nor adrenalinin salgılanmasını tetikler. Bu hormonlar sürekli salınırsa, bünyenin yıpranmasına sebep olur. Aynı zamanda kafein sindirim bozukluklarına yol açabilir ve kalp damar sağlığını olumsuz yönde etkiler. [] 150 mg kafein (bir fincan kahvede bulunuyor) kalsiyum, magnezyum, çinko ve demir gibi bazı önemli minerallerin ve vitaminlerin emilimini önlüyor. Vücudunuza alınan bu maddeler doğrudan doğruya vücuttan dışarı atılıyorlar. Özellikle kahve tüketimi fazla olan kişilerde buna bağlı olarak demir yetersizliği ve kansızlık gibi rahatsızlıklara sıkça rastlanıyor. [] Beslenme Uzmanı Dr. Adam Carey, "Yapılan araştırmalara göre, kahve, çay, kola gibi kafein içeren içecekler, kalsiyumun vücut tarafından kullanılmasını önlüyor" diyor. Erkeklere oranla kadınlara daha fazla zararlı etkileri bulunan kafein özellikle gelişme çağındaki kızlarda kalsiyum eksikliğine sebep olarak gelişim bozukluklarına bile yol açıyor. [] Kafein, stres hormonlarının salgılanmasını tetikliyor. Bu hormonlardan biri olan cortisol ise kadınların doğurganlıklarını etkiliyor. Yapılan bir araştırma, günde bir fincan kahve içenlerin içmeyenlere oranla yüzde 50 daha az çocuk sahibi olma ihtimallerinin olduğunu gösteriyor. Kafein alışkanlığından kurtulmanın yolları Kahve, çay ve neskafe gibi kafein içeren içecekleri bırakmak için neler yapmak gerekiyor? Bristol Üniversitesi'nden Prof. Peter Rogers, kafein bağımlılarına bu konuda bazı tavsiyelerde bulunuyor. İşte bunlardan bazıları: [] Çayın demlenme süresini azaltın. Ne kadar demli çay içerseniz, o kadar fazla kafein almış olursunuz. [] Kahve, çayı birdenbire bırakmak yerine, içtiğiniz miktarı azaltmalısınız. Örneğin fincanla içmek yerine ufak bardağı tercih edin. Ve bir hafta süresince günlük kahve tüketimini azaltın. Yavaş yavaş bırakmakta fayda var. Çünkü birdenbire bırakırsanız, kafeinsiz kaldığınız için dayanılmaz baş ağrıları gibi sağlık problemleriyle karşı karşıya kalabilirsiniz. [] Kahve ve çay, içilmediği zaman bol bol su ve bitki çayları için. Gün içinde birşeyler içme ihtiyacınızı da böylelikle karşılamış olursunuz. [] Gizli kafein içiren yiyecek ve içeceklere de dikkat etmelisiniz. Kola, çikolata, birçok ağrı kesici ve enerji içecekleri de kafein içerir. Ağrı kesici olarak aspirin ve paracetamol kullanabilirsiniz. [] Haftada birgün kafeinli içecek içmeyin. Ve bugünün tatil gününüz olması sizin açınızdan daha iyi olur. Böylece tatil gününüz stresten uzak geçeceği için, bir arayışa girmeyecek ve bu içeceklere daha az ihtiyaç duyacaksınız. Yumurtalık kistleri Yumurtalık kistleri kadınlarda sıklıkla görülen bir sağlık problemi. Bazen tek, bazen de çift taraflı olarak gelişen kistlerin içleri genellikle su doludur. Yumurtalıklarda döllenmek üzere bekleyen yumurtanın etrafında bir kılıf bulunur. Bazen bu kılıf çatlamaz. Kılıfın giderek büyümesi ve içine su dolmasıyla kistler meydana gelir. Bu tür kistler bir süre sonra kendiliğinden küçülebilir. Ama dört santimetreden büyük kistlerde çoğunlukla küçülme görülmez ve tedavi gerekir. Yumurtalık kistleri genellikle ağrıyla ortaya çıkar. Muayeneden sonra ultrasonla yapılan inceleme ile kistin varlığı kesinleştirilir. Basit yumurtalık kistlerinde genellikle hormon tedavisi uygulanır. Hastalar 3 ayda bir kontrol edilir. Kistte iyileşme yoksa ameliyat önerilir. Uzmanlara göre menopoz döneminde ortaya çıkan kistlerde kanser riski yüksek olduğu için hemen ameliyat gerekiyor. Vejetaryenler dikkat! Türkiye'de, et ve et mamulü gıda maddelerini yemeyen vejetaryenlerin sayısının giderek arttığı görülüyor. Beslenme tercihini bu yönde kullananların alternatif protein kaynaklarına yönelmeleri, sofralarından süt ve yumurtayı eksik etmemeleri gerekiyor. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Oktay Gürsoy da, vejetaryenlerin beslenmelerine diğer insanlara oranla daha çok özen göstermeleri gerektiğini söylüyor. Gerçekten de; hayvansal protein, insan beslenmesinde, özellikle zihinsel ve bedensel gelişimin yanısıra yıpranan dokuların yenilenmesi açısından da önemli bir ihtiyaçtır. Daha açık bir ifadeyle; 70 kilogram gelen bir kişinin günde 35 gram hayvansal protein alması gerekiyor. Bu da; yaklaşık 200 gram et, bir litre süt veya 5 yumurta ile karşılanabiliyor. Yani; kırmızı ve beyaz et, balık ve diğer deniz ürünleri tüketmeyen bir kişinin, süt, yoğurt ve peynirin yanı sıra yumurta tüketimine de özen göstermesi gerekiyor. Çünkü; 3 bardak süt ve bir yumurta, günlük protein ihtiyacını karşılamaya yetiyor. Okuyuculara bir başka hatırlatma: Süt ve süt ürünleri, sağlık kadar kişinin dış görünüşünde de etkili olmaktadır. Süt ve süt ürünleri cilt güzelliği, tırnak sağlamlığı ve saçların sağlığı için de vazgeçilmez bir öneme sahiptir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.