ABD yönetiminin son aylarda Irak'ta federal bir yapı oluşturulabileceği yönündeki açıklamaları Irak Geçici Hükümet Konseyinin Kürt üyelerini harekete geçirdi. Konseyin 5 Kürt üyesi (Barzani ve Talabani dahil) Geçici Hükümet Konseyine Federasyonla ilgili bir tasarı sundu. ABD yönetimi, Irak'ta Amerika'dakine benzer 18 vilayeti kapsayan "Vilayetlere dayalı federal sistem" modelini ön plana çıkarıyordu. Bu model uygulanırsa Kuzey Irak 3 eyalete ayrılacak, Barzani ve Talabani'nin merkeze bağlı Kürdistan hayali suya düşecek, özellikle Kerkük kontrollerinden çıkmış olacak... Kuzey Irak'ta bugüne kadar bağımsız Kürt devletini kurma yolunda önemli kazanımlar elde eden aşiret reisleri ABD'nin bu planını kendi çıkarları doğrultusunda değiştirmek ve Amerikan yönetimini etkilemek için harekete geçtiler. ABD'nin "Vilayetlere dayalı federal Sistem" yerine "Coğrafi esaslara dayalı Federasyon" sistemini benimsemesi için şu anda her yola başvuruyorlar. Bu maksatla Önce Barzani ve Talabani Kuzey Irak'ta ortak bir hükümet kurmaya karar verdiler ve güçlerini birleştirdiler. Ardından Irak'ın "Coğrafi federasyonla" yönetilmesini öngören tasarıyı Irak Geçici Hükümet Konseyine verdiler. Bu tasarının ABD yönetimince kabul görmesi halinde Kerkük, Musul, Erbil, Süleymaniye dahil tüm bölge, kurulacak olan Kürt hükümetince yönetilecek. Kerkük ve Musul'daki petrol kaynaklarının tamamı Kürtlerin kontrolüne geçecek. Eğer bu tasarı kabul görürse Kuzey Irak'ta bağımsız Kürt devletinin çoğu adımlarını atmış olan Barzani ve Talabani, bu devleti ekonomik olarak ayakta tutacak ve varlığını devamını sağlayacak ekonomik kaynaklara da ulaşmış olacaklar. Türkiye'nin 'kırmızı çizgileri' Şaşkaza ABD yönetimi aklını yitirip böyle bir projeyi uygulamaya sokarsa Türkiye'nin Irak ile ilgili öne sürdüğü kırmızı çizgilerin tamamı silinmiş-çiğnenmiş olacak. Irak harbinin başlamasından aylarca önce Kürt gruplar Kerkük ve Musul'un demografik yapısını değiştirmek için harekete geçtiler ve bu çabalarını da bugüne kadar arttırarak sürdürdüler. Irak harbi sırasında Talabani'nin Peşmergeleri Kerkük'teki nüfus ve tapu dairelerini yağmaladılar ve mevcut kayıtları yaktılar. ABD Türkiye'ye garanti vermesine rağmen Kürt grupların bu faaliyetlerine göz yumdu. Kerkük'ün bir Türkmen ili olduğunu dünyada bilmeyen yok. Bunu Amerikalılar da çok iyi biliyor. Bilmiyorlarsa İngilizlere sorsunlar. Özellikle Kerkük ve Musul'da Kürtler hiçbir zaman ana unsur olmadı. Buralarda, Türkmenler, Araplar, Asuriler, Keldaniler de yaşıyor. ABD yönetimi sadece Kürt unsuru mutlu edecek çözümler üretmeye kalkarsa bölgede huzur olmaz. Bölgeye istikrar ve barış gelmez. Yeni problemlerin tohumları atılmış olur. ABD Irak'ta sadece petrolü ve Kürtleri düşünerek geleceği planlarsa, Irak'a demokrasi de gelmez, huzur da kalmaz, istikrar da olmaz. ABD'ye karşı direniş artar, Irak ikinci bir Filistin olur. Şu anda Türkiye'nin Barzani ve Talabani'ye sitem etmeye pek hakkı yok. Talabani'yi de, Barzani'yi de yıllardır Türkiye besledi. İki aşiret reisi Türkiye'nin sağladığı pasaportla dünyayı dolaştılar. Habur sınır kapısından yapılan ticaretten elde ettikleri mali imkanlarla bugünlere geldiler. Irak'a girmeyi planlayan ABD Kürtlerden önce Türkiye ile birlikte hareket etmek istedi. Parlamentomuz duygusal hareket etti ve ilk tezkere Meclisten geçmedi. Bu sonuç ABD'yi Kürtlerle işbirliğine mecbur etti. O günlerde ABD'nin bir dediğini iki etmeyen Kürtler bugün bunun karşılığını almaya çalışıyorlar. Gelişmeler Kürtlerin ABD'ye sadakatlerinin karşılığını fazlasıyla alacaklarını gösteriyor. Irak'ta hakim otorite ABD'dir Kişisel kanaatim odur ki, Ankara'nın muhatabı Barzani ve Talabani değildir. Bu gelişmeler karşısında Barzani ve Talabani'ye sert çıkmak yerine Ankara ABD yönetimine mesaj vermelidir. ABD yönetimi onay vermeden Barzani ve Talabani'nin kendi iradeleri ile herhangi bir adım atmaları mümkün değildir. Irak'ta hakim otorite ABD'dir. Geçici Hükümet Konseyi göstermelik bir yapılanmadır. Irak'ta ABD ne isterse o olur. Kuzey Irak'ta ABD önemli askeri üsler kurmakta, Kürtler için resmi bakanlık binaları inşa etmektedir. ABD özellikle Kuzey Irak'ı kendi ileri karakolu haline getirerek burada oluşturduğu büyük askeri üsler ile Ortadoğu'yu ve Hazar Havzasını kontrol altında tutmayı planlamaktadır. Görünüşte zayıf bağlarla merkezi hükümete bağlı, gerçekte ekonomik ve siyasi bağımsızlığı olan ABD güdümünde güçlü bir Kürt Federasyonu oluşturma yönünde ABD'nin çabaları dikkat çekicidir. ABD Irak'ta uzun vadede sadece Kürt unsurların kendisine sadık kalacağını düşünmektedir. ABD yetkilileri son gelişmeler karşısında "Irak'ta kurulacak yapıya Irak halkı karar verecektir" türünde siyasi cevaplar veriyorlar. Madem öyle buyurun bugün referandum yapın, sonucu görün!.. Irak halkının büyük bir bölümü Irak'ın bölünmesini istemiyor. Halkın yüzde 85-90'ı Kerkük ve Musul'un Kürt bölgesine dahil edilmesine karşı çıkıyor. Irak halkı Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasını ve üniter bir yapı oluşturulmasını istiyor. Türkiye'nin Irak ile ilgili kırmızı çizgilerini bilerek çiğnettiren ABD yönetimidir. Barzani ve Talabani ABD yönetiminin emir kuludur. Türk dış politikası sadece Kuzey Irak'la değil Irak'ın tamamı ile ilgilenmeli ve ABD yönetimini muhatap almalıdır.