AK Parti ve referandum sonuçları

Türkiye, muhtemelen Haziran 2011'de genel seçim yapacak. Yani seçime 9-10 ay var. Tüm siyasi partiler gibi AK Parti'nin de referandum sonuçlarını analiz etmesi ve bu sonuçlardan kendi adına birtakım dersler çıkarması gerekiyor. Eğer çıkarılan dersler doğrultusunda bir eylem planı hazırlanıp hayata geçirilirse AK Parti 2011 seçimlerinde yüzde 45 ile yüzde 50 arasında bir oyu rahatlıkla alabilir. Yapılacak ilk iş çıkan referandum sonuçlarının bölge, il, ilçe, mahalle ve köy bazında analizlerinin yapılmasıdır. AK Parti, Trakya, Akdeniz ve Ege bölgesine özel bir önem verip bu bölgelerde yoğun bir çalışma içerisine girmek durumundadır. İktidar partisi rahmetli Menderes ve Özal'ın kaleleri konumundaki Manisa, Balıkesir, Denizli, Uşak ve Aydın illerinde 'hayır' oylarının neden önde çıktığını araştırmak ve bu illerle ilgili özel çalışmalar yapmak zorundadır. Partiüst yönetimi bölge milletvekillerinin-il başkanlarının ve belediye başkanlarının ileri sürdükleri mazeretleri bir kenara itip 'hayır' oylarının yüksek çıktığı yerlerde detaylı saha araştırmaları yapmalı ve tedbirler almalıdır. AK Parti iktidarı döneminde önemli hizmet ve yatırımlar götürülen "Antalya'da 'hayır' oyları neden önde çıkmıştır?" gibi soruların cevabı mutlaka bulunmalıdır. 'Ne yapalım burası filanca partinin falanca görüşün kalesi, ne yaparsak yapalım bize oy vermiyorlar' türü mazeretlerin arkasına sığınılırsa 2011 seçimleri iktidar partisi açısından zora girecektir. Diğer yandan iktidar partisi kampanyalarının tüm yükünü Başbakan Erdoğan'ın omuzlarına bırakma alışkanlığından artık vazgeçmelidir. Nisan 2011'e kadar hem Bakanlar Kurulunu hem de Sayın Başbakanı yoğun bir mesai bekliyor. Ülkenin o güne kadar çözülmesi gereken yığınla sorunu var. Hem ülkeyi yönetip hem de seçime hazırlanmak zor iş. AK Parti Genel Başkan Yardımcıları-il-ilçe başkanları Nisan 2011'e kadar sahayı hazırlamak durumundalar... Diğer taraftan iktidar partisi 'hayır' oyu verenlerin korkularını, kuşkularını gidermek için çaba sarf etmelidir. 'Hükümet yargıyı ele geçirecek, AK Parti yaşam biçimimizi değiştirecek, korku imparatorluğu oluşturuluyor' gibi kaygı ve korkular görmezlikten gelinmemeli ve bu endişeleri giderecek çalışmalar yapılmalıdır.' 'Yüzde 42 bizi yanlış anlıyor, ne yaparsak yapalım peşin hükümlü oldukları için dinlemiyorlar' söylemi yanlıştır. Eğer tüm milletin partisi olmak istiyorsanız bıkmadan-usanmadan insanları ikna için sabırla çalışacaksınız. Kaygı ve korkularını gidereceksiniz. İktidar partisi toplumdaki değişim talebini temsil eden tek parti olduğu ve ekonomiyi iyi yönettiği için milletin ilgisini görüyor. AK Parti değişimi hızlandırmalı ve yeni sivil bir anayasanın hazırlıklarına hemen başlamalıdır. Demokratik reformlara devam etmeli ve tabuları yıkmaktaki kararlılığını sürdürmelidir. AB müzakerelerine daha fazla yoğunlaşmalıdır. Ancak, bu değişim ve dönüşümleri gerçekleştirirken yanlış anlamaları önlemek için kendisini topluma iyi anlatmalı, özellikle MHP ve SP, BBP tabanlarını üzecek, ürkütecek eylem ve söylemlerden kaçınmalıdır.