AK Parti'den bölücülere-PKK'ya büyük darbe

A -
A +

İki oğlumu yanıma alarak dün seçim sandığına gittim. Ankara'da hava çok sıcaktı. Oy kullanmak için gittiğimiz okulun kapısının girişindeki tretuar üzerinde 'ampulü söndür' sloganı yazılmış. Çankaya'daki birçok okulun girişinde aynı şey yapılmış. Son derece itici bir tutum. İnsanda karşı refleks uyandırıyor. İlk seçim sonuçları Doğu Anadolu Bölgesi'nden geldi. Türkiye'nin tüm illerinden yüzde 10 barajının üzerinde oy alabilen tek parti, AK Parti. Doğu ve Güneydoğu'da DTP'lilerin bağımsız aday olarak seçime katılmalarına rağmen hem oy oranını hem milletvekili sayısını artırdı. AK Parti ile bölücüleri aynı karede göstermeye çalışan çevreler fena halde yanıldı. Sonuçlara baktığınızda Türkiye'nin tamamını kucaklayan, her coğrafi bölgeden, her etnik kimlikten ve her yaşam biçimi tercihinden AK Parti oy almış görünüyor. Bu sonuç, bu partinin bir merkez partisi olduğunu, Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü için önemli bir sigorta olduğunu gösteriyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki seçim sonuçları ile AK Parti'nin bu bölgelerimizdeki oy yüzdesini gördüğümüzde PKK terör örgütünün terörü seçim öncesinde neden tırmandırdığını anlamak şimdi daha kolay. Şu anda bu bölgelerde siyasi anlamda bölücü örgütün tek rakibi var, o rakip AK Parti'dir. Bu nedenle bırakın AK Parti ile birlikte hareket etmeyi, AK Parti'yi siyaseten bitirmek için hem bölücü örgüt hem de DTP elinden gelen her şeyi yapacaktır. Tam seçimden bir gün önce Leyla Zana'nın açıklamaları AK Parti'nin oylarını düşürmek, milliyetçi oyların artmasını sağlamak için yapılmış provokatif bir çıkıştır. AK Parti'nin Doğu ve Güneydoğu'daki bu seçim başarısından dolayı Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve kurumları sevinmelidir ve alkışlamalıdır. Siyasi olarak PKK'ya ve DTP'ye terk edilen alan geri alınmıştır. Ve siyasi bölünmenin önüne geçilmiştir. Benim seçim sonuçları ile ilgili en mutlu olduğum önemsediğim gelişme budur. Doğu ve Güneydoğu'da halk sağduyusunu göstermiş ve genel olarak bölücülüğe ve teröre destek vermediğini ispatlamıştır. Bu çok önemli bir gelişmedir. Bölücüler ve terör halk desteğini kaybetmiştir. Doğu ve Güneydoğu halkı oyunu, kendilerine iş, aş, yatırım getiren, kültürel haklar veren, özgürlükleri genişleten güven ve istikrar sağlayan bir Türkiye partisine verdi. Etnik ve bölücü siyasete prim vermedi. Peki, AK Parti dışındaki diğer partilere neden oy vermediler? Cevap gayet basit. AK Parti'nin dışındaki partiler Erzurum ve Erzincan'dan öteye gitmediler, onları yok saydılar. Seçmen de sandık başında onları yok saydı ve oy vermedi. Benim bu seçimden çıkardığım en önemli sonuç şu; Türk siyasi partileri hiç vakit kaybetmeden Doğu ve Güneydoğu'daki yerleşim birimlerinin tamamında teşkilatlarını kurmak ve bu yerleşim birimleri ile yakın temas içinde olmak, gidip gelmek ve bölge halkı ile iç içe olmak kucaklaşmak durumdadırlar. Bunu yapan AK Parti'nin bölgeyi, PKK'nın ve DTP'nin tekeline girmekten kurtardığını gördük, işte. Siyasi partilerin ve sivil siyasetin terörle ve bölücülükle mücadelede yapabilecekleri en önemli görev bölge halkını yanına almak, PKK ve DTP'nin kucağına itmemek, terörle bölücülerle halkın irtibatını kesmek, halkı Devletin yanına çekebilmektir. Bu da o bölgeden, o halktan oy almakla onların gönlüne girmekle mümkün olur. Terör ve bölücülükle mücadele hamasetle, nutukla, şehit cenazelerini istismar etmekle yapılmaz. Akıllı politikalarla hizmet ederek, gönüllere girilerek, gönüller fethedilerek yapılır. İşin kalan kısmını güvenlik güçleri ve diplomasi yapıyor zaten. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da sağladığı başarıdan dolayı AK Parti'yi tebrik ediyorum. Seçim sonuçları ile ilgili değerlendirmelerimize devam edeceğiz. Bugün akşama kadar siyasi parti liderleri, seçimdeki yenilgilerinin nasıl önemli bir başarı olduğuna bizi ve sizleri inandırmaya çalışacaklar. Yersek tabii...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.