Ankara'da yerel seçimler

Belediye seçimleri yaklaştı. Şubat ve Mart ayında gündemimiz Mahalli Seçimler olacak. 28 Mart tarihinde yapılacak bu seçimler birkaç açıdan çok önemli. AK Parti açısından önemli. Çünkü AK Parti Hükümeti 1.5 yıllık icraatını bu seçimle test edecek. Bu Hükümetten vatandaşın memnun olup olmadığı kısmen ortaya çıkacak. AK Parti'nin göstereceği adaylar da çok önemli. Partinin adaylarını eski Fazilet Partisi tabanından mı seçeceği yoksa toplumun tüm kesimlerinden mi adaylar tespit edeceği merak konusu. Başbakanın bu konudaki düşüncesi; liyakati uygun olmak ve belirlenen kriterleri taşımak kaydıyla her kesimden aday göstermek. Şu anda aldığımız izlenim AK Parti'nin yerel seçimlerde yüzde 50'nin üzerinde oy alacağı istikametinde. Bu seçim ana muhalefet partisi CHP açısından da çok önemli. Normalde 1.5 yıldır iktidarda olan AK Parti'nin yıpranmış olması, muhalefetin de oyunun yükselmiş olması gerekirdi. Ancak sokaktaki gerçek öyle değil. Eğer CHP 3 Kasım seçimlerinde aldığı oyu muhafaza edebilirse başarı olur. CHP Yerel Seçimlerde oy kaybederse parti yönetimi sıkıntıya girer, parti içi muhalefetin sesi yükselmeye başlar. Bu seçimler DYP ve MHP açısından da önem taşıyor. DYP ve MHP bu seçimlerde yükselişe geçemezler ise bundan sonra iktidarın çok önemli ve stratejik hatalar yapmasını beklemek zorunda kalacaklar. CHP kara kara düşünüyor AK Parti'nin belediye başkan adayları bu ayın son haftasında netleşir ve büyükşehir adayları bayramdan önce ilan edilebilir. Ankara'da AK Parti'den belediye başkan adaylığı için İ. Melih Gökçek ve Turgut Altınok müracaat etti. Ankara'da kamuoyunda sorduğumuz 10 kişiden 8'i Gökçek diyor. Halkın, ilçe teşkilatlarının, il teşkilatının adayı Gökçek gibi. Ankara'da Gökçek'in adaylığı kesin gibi görünüyor. Siyasi akıl bu tercihin yapılmasını gerektiriyor. Bu seçimde AK Parti Ankara'da Gökçek ile Türkiye rekoru kırabilir. Ankara'da CHP'de işler karışık. İ. Melih Gökçek'in yapılan kamuoyu yoklamalarında CHP'li seçmenlerden bile çok ciddi oranda oy alıyor olması CHP yönetimini kara kara düşündürüyor. CHP yönetiminin gönlünden geçen, yıpranmamış, başarılı, kamuoyuna malolmuş bir aday tesbit etmek. Ancak bunu yapamıyor. Çünkü Ankara'daki etkin çevreler CHP'nin, SHP lideri Murat Karayalçın'ı büyükşehire aday göstermesi için CHP yönetimine çok ciddi baskı yapıyorlar. CHP yönetimi; Karayalçın'ın, DEHAP ve diğer radikal partilerle seçim ittifakı yaptığını, bunu kabullenmenin mümkün olmadığını, geçmişte HADEP'i Meclise taşıyan solun bundan çok ciddi zarar gördüğünü, Leyla Zana gibi isimleri Meclise getiren solu, vatandaşın cezalandırdığını söylüyor. CHP, Karayalçın'ın, partisini kapatıp önce CHP'ye üye olmasını, ondan sonra adaylığının gündeme gelmesini istiyor. Sayın Karayalçın ise, "CHP sadece beni istiyor, arkadaşlarımı istemiyor. Partini kapat gel adayımız ol diyor. Beni tanıyanlar böyle bir şeyi asla kabul etmeyeceğimi bilirler. Birlikte yola çıktığım insanları yarı yolda bırakmam. Partimi neden kapatayım? CHP isterse ancak seçim ittifakı yapabiliriz. Biz tüm solun seçim ittifakı yapması için kendilerine çağrıda bulunduk. DSP ve CHP hariç diğer sol partiler bu çağrıya olumlu cevap verdiler. Biz yolumuza devam ediyoruz" diyor. Sanıyorum işin kırılma noktası Fikri Sağlar'la ilgili. Karayalçın, Fikri Sağlar'ın Mersin'den aday gösterilmesini istiyor. CHP ise buna asla yanaşmıyor. AK Parti'nin iki kozu DSP Ankara'da büyükşehir adayını herkesten önce belirledi. DSP'nin Ankara adayı olarak ismini ilan ettiği Tayfun İçli, namuslu, dürüst ve herkes tarafından sevilen beyefendi bir insan. Hayırlı olmasını diliyorum. Ben şahsen Çankaya ilçesi hariç, Ankara'da sürpriz beklemiyorum. Görünen o ki, AK Parti Ankara'yı silip süpürecek. Çankaya ilçesi hariç büyükşehir ve diğer ilçelerde AK Parti'nin işi zor değil gibi görünüyor. AK Parti teşkilatları iyi çalışır ve iyi bir aday belirleyebilirlerse Çankaya'yı da alabilirler. AK Parti'nin Ankara'da kendi başarısına ilave iki önemli kozu var. Bu kozlardan birisi Gökçek. Diğer kozu ise AK Parti Ankara İl Başkanı Nurettin Akman. Sayın Akman iyi eğitim almış, birleştirici, sevecen ve çalışkan bir kişiliğe sahip. Teşkilatlar içerisinde yıkıcı rekabete, dedikoduya, yıpratmaya izin vermiyor. Herkesi kucaklıyor, tüm kesimlerle diyalog kurabiliyor. Ankara'da son durum böyle. Yarın İstanbul ve İzmir'i inceleyeceğiz...