Bahçeli'nin örnek tavrı

A -
A +

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak ile ilgili yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları kamuoyunda geniş bir yankı buldu. Dört dönemdir Adana'da belediye başkanlığı yapan Durak, belediyecilik konusunda başarılı bir isim olarak biliniyor. Zaten kimsenin de belediyeciliğine ilişkin önemli bir eleştirisi yok. İddia ve itirazlar akçeli işlerle ilgili. İddialar ispatlanıncaya kadar herkes masum ve suçsuzdur. Konu yargıya intikal ettiği için sabırla yargı sürecinin bitmesini beklemek en doğrusu. Aytaç Durak, siyasi hayatı boyunca dört kez parti değiştirdi. Son yerel seçimlerden önce AK Parti mevcut belediye başkanı olan Durak'ı aday göstermedi. Hatta yaptıkları anketlerde Durak'sız seçimi kaybetme riskleri yüksek olduğu halde riski göze alıp başka bir ismi aday gösterdiler. Sanıyorum bunun nedeni, Aytaç Bey'le ilgili Genel Merkez ve Başbakan Erdoğan'a ulaşan yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları idi. CHP Lideri Deniz Baykal'ın açıklamasına göre AK Parti'den adaylık umudu kesilince Aytaç Bey CHP'den aday olmak istemiş. Başbakan Erdoğan'a ulaşan dedikodular Sayın Baykal'a da ulaşınca CHP bu isteği geri çevirmiş. Aytaç Durak daha sonra MHP'den aday olmak için girişimde bulunmuş. MHP gerekli araştırmaları yapmış ancak Aytaç Durak'la ilgili iddiaların dedikodu olduğuna kanaat getirilerek aday gösterilmiş. Bugün iddialar ayyuka çıkınca da Devlet Bey Aytaç Durak'a kapıyı gösterdi. Partisine, kurumuna mensup bir kişi bir suça karıştığında, önemli bir suçlama itham edildiğinde o mensubunun istifasını istemek Türkiye için özlem duyulan bir tavırdı. Genelde ileri demokrasilerde sergilenen bu onurlu tutumu ülkemizde de gösterebildiği için MHP Lideri Bahçeli, bütün milletimizden takdir görmüştür. Konuya ilişkin takındığı net tavır örnek bir tavırdır. Umarım bu davranış tüm siyasetçilerimizin ve kurumlar içinde suça bulaştığı iddia edilenleri koruma, hukuktan kaçırma yolunu tercih eden devlet adamlarımıza yüksek düzeyli bürokratlarımıza örnek olur. Devlet Bey bu tavrı ile ayrıca MHP'nin yıpratılmasını önlemiştir. Bırakın yıpranmayı bu duruş MHP'ye güveni artırmıştır. Eğer hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye gerçekten inanıyor isek suç işlediği iddia edilenlerle yargının arasına girmemeliyiz. Aradan çekilip suçlananın yargıyla baş başa kalmasını ve suçsuzluğunu ispatlayarak aklanmasını beklemeliyiz. Kısacası, bu tutum ile MHP tam 12'den vurdu. Kendi tabanının referanduma gidildiğinde destek vereceğinden hiç kuşku duymadığım Anayasa değişikliğini de MHP Meclis'te destekleyip Meclis'in kilitlenmesini önlerse benim için sürpriz olmaz. Devlet Bakanı Faruk Çelik'in dün Hürriyet Gazetesi'ndeki röportajı beni şaşırttı. Belli ki Sayın Bakan 61 sayfadan oluşan Erzincan iddianamesini hiç okumamış. İstese 1 saatte okur. Fakat okumadığı halde yargıya intikal etmiş bir konuda dosyanın içeriği ile ilgili açıklamalar yapmış. Şaşırdım doğrusu. Sayın Bakan dava açılmış mahkeme davayı kabul etmiş. Siz bu açıklamalarınızla yargıya müdahale etmiş oluyorsunuz. Bu dava sonuçlanana kadar konuya ilişkin fikirlerinizi kendinize saklamak durumundasınız. Bırakın herkes işini yapsın.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.