Berlin'den gurbetçi izlenimleri

Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'la birlikte Berlin'deydik. Bakan Çağlayan Cumhurbaşkanı Wullf'un özel davetlisi olarak geldi, Almanya'ya... Ziyaretin gerçekleşeceği günden bir gün önce kalacağımız otele gelir gelmez bakanın mesaisi de başladı. Almanya'daki Türklerin kurduğu sivil toplum örgütleriyle aralıksız 7.5 saat görüşme yapan Çağlayan herkesi dinledi. Almanya'da iş yapan Türk iş adamlarının oluşturduğu birçok dernek var. Çağlayan, bu derneklerin ve üyeleri olan iş adamlarının sorunlarını, önerilerini usanmadan sıkılmadan dinledi ve notlar aldı. Toplantıya Almanya'nın çeşitli eyaletlerinde görev yapan ticaret ataşeleri de katıldı. En son görüşme Almanya'da yaşayan Alevi iş adamlarımızın kurduğu dernekle gerçekleştirildi. Bu toplantıya ben de katıldım. Toplantılarda çok ilginç diyaloglar yaşandı. Osmaniyeli Alevi bir iş adamımız Almanya'dan Türkiye'nin nasıl göründüğünü anlattı. Yasaklar nedeniyle yıllarca Türkiye'ye girememiş olan bu iş adamı, Türkiye'nin demokrasi ve ekonomi alanında kat ettiği mesafeden dolayı memnuniyetini ifade edebilmek için biraz da maksadını aşarak, "Yurt dışında yaşayıp da bu Hükümete oy vermeyen aptaldır" türünde bir cümle sarf etti. Almanya'da yaşayan Türkler, Başmüzakereci Egemen Bağış, Devlet Bakanı Faruk Çelik, Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Bakan Çağlayan'ın gurbetçilere gösterdikleri ilgiden övgüyle söz ettiler. Hangi siyasi düşünceden olursa olsun buradaki iş adamları bu iktidar döneminde, Türkiye'nin her alanda katettiği mesafeden ve Hükümetin Türk diasporasına ilgisinden dolayı çok memnunlar. Türk iş adamlarını tek tek dinleyen Bakan Çağlayan, onların Almanya'da karşılaştıkları sorunları Cumhurbaşkanı Wullf ve muhatabı bakana iletmek için notlar aldı. Hükümet, Türk diasporasını etkin hale getirmek istiyor. Onlara bulunduğu ülkelerde; vatandaşlık hakkı almalarını, oy kullanmalarını ve örgütlü bir siyasi baskı grubu oluşturmalarını öneriyor. Türkiye, Almanya'ya olan ihracatını yetersiz buluyor ve artırmak istiyor. Bu maksatla neredeyse Almanya'nın her eyaletinde bir ticari ataşelik kurulmuş. Ticari ataşeler, Türk firmalarının bu ülkeye ihracat yapması için hummalı bir çalışma yürütüyorlar. Ayrıca finans krizi nedeniyle zorda olan Alman şirketlerinin, Türk sermayedarları tarafından satın alınması için yoğun bir çalışma var. Türkiye-Almanya ilişkileri Şansölye Merkel'in vizyonsuzluğu ve iç siyasette bu ilişkiyi siyaseten kullanması nedeniyle en kötü günlerini geçiriyor. Merkel'in Güney Kıbrıs'ta, Kıbrıs sorununa ilişkin yaptığı haksız değerlendirme, Türkiye'de olduğu gibi buradaki Türkleri de çok üzmüş. Merkel kendisinden önceki Şansölye Schröder'in aldığı ekonomik tedbirlerin meyvesini topluyor. 3 milyon vatandaşımızın yaşadığı ve yıllardır dost ve müttefik olduğumuz Almanya ile ilişkilerimizin Merkel gibi vizyonsuz siyasetçilerin insafına bırakılmaması ve geliştirilmesi gerekiyor. Türk-Alman ilişkilerinin geliştirilmesinde cumhurbaşkanı Wullf önemli bir şans. Wulff, Aşağı Saksonya Başbakanı iken Hannover Halı Fuarına giden Bakan Çağlayan'la tanışmış. O günden bu yana ikili arasında ilişkiler devam etmiş. Cumhurbaşkanı Wullf, Merkel'in tam aksine Türkiye'yi ve Türkleri seven ve Türkiye'nin batı için önemini bilen bir insan. İslam dinine saygı duyan bir tavrı var. Bakan Çağlayan Cumhurbaşkanı Wullf'u ziyaretinde; Merkel'in yaptığı açıklamadan Türkiye'nin duyduğu rahatsızlığı dile getirmiş. Hem Kıbrıs'la ilgili açıklaması hem de Türkiye'nin AB üyeliği konusunda aldığı tavır ve vizelerin kaldırılması konusundaki isteksizliği nedeniyle bir yerde Merkel'i Cumhurbaşkanına şikâyet etmiş. Cumhurbaşkanı herhangi bir cevap vermemiş, 'sükût ikrardan gelir' sözünü doğrularcasına sessiz kalmış. Almanya vizeyi kaldırırsa bütün AB ülkeleri vizeyi kaldıracak. Henüz Almanya'nın böyle bir niyeti yok. Wullf, Cumhurbaşkanı Gül ve eşini Almanya'ya davet etmiş. CeBit Fuarı nedeniyle Almanya'ya gidecek olan Başbakan Erdoğan'la da görüşmek istiyormuş. Başbakan Erdoğan'ın Medeniyetler İttifakı'yla ilgili çabalarını takdirle karşıladığını belirtmiş. Wullf dünyanın böyle bir çalışmaya çok ihtiyacı olduğuna inandığını söylemiş. Umarım Cumhurbaşkanı Wullf, Merkel'in devirdiği çamlara rağmen Türk-Alman dostluğunu devam ettirir. 20 ayda 83 ülkeyi gezen ve Türkiye'nin dış ticaretini geliştirmek-artırmak için gecesini gündüzüne katan Zafer Çağlayan'la beraberliğimiz Berlin'de sona eriyor. Sayın Çağlayan Dünya Ticaret Örgütü Ticaret Bakanları toplantısına katılmak üzere Davos'a geçti. Oradan da bugün Münih'e geçerek bir fuar açılışına ve Türk gecesine katılacak. Allah güçlerini artırsın. Milletimizin refah düzeyinin yükselmesi için gecesini gündüzüne katan tüm isimsiz kahramanlara şapka çıkarıyorum.