CHP'de olağanüstü kurultay

Genel seçime 'birlik-beraberlik içinde' gitmek amacıyla olağanüstü kurultay topladığını söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun asıl amacı, kendi kontrolünde bir parti meclisi oluşturmak. Genel seçim öncesinde PM'nin yapısı çok önemli. Çünkü tüzük gereği seçimde milletvekili adaylarını parti meclisi belirliyor. Kılıçdaroğlu 80 kişilik mevcut PM'ye güvenmiyor. Güvenmemekte çok haksız da değil. Hatırlayın, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'Tüzük değişikliğini tatbik edin' ikazı üzerine Kemal Bey kendine yakın isimlerin yer aldığı yeni MYK'yı görevlendirip CHP'deki ikinci güç odağı olan Önder Sav'ın tepkisini aldı. Önder Bey, genel başkana bayrak açtı, PM toplandı ve PM'den 60 üyenin desteği ile Kemal Bey'e rağmen 'Tüzük kurultayı yapılması' kararı çıkarabildi. Gerçi birkaç PM üyesi sonradan imzasını geri çekti ama Kemal Bey gördü ki: "PM'de Önder Beyin ciddi bir ağırlığı var. Seçimden önce bu PM değişmez ise milletvekilli adaylarının belirlenmesinde Kemal Beyden çok Önder Beyin etkisi olacak..." İşte şimdi bu riski ortadan kaldırmak için CHP genel başkanı olağanüstü kurultayla kendi kontrolünde yeni bir PM oluşturmaya çalışacak. Peki bu iş bu kadar kolay mı? Hayır... Kemal Beyin işi zannedildiği kadar kolay değil. CHP'nin sanıyorum bin 250 civarında delegesi var. Bu delegeler eski delegeler. Yani Sayın Baykal ve daha çok Önder Bey tarafından belirlenmiş delegeler. Bu nedenle bu delegelerin oyu Kemal Bey için 'Çantada keklik' değil. Hem Sayın Baykal'ın hem de Önder Beyin bu delegeler üzerinde etkisi var. Gerçi siyasette vefa sadece bir semt ismi olmaktan öteye gitmemiştir ama yine de belli olmaz. Delege genelde güç kimde ise tavrını ondan yana koyar ama Önder Beyin oyunları bitmez. Kemal Beyin en önemli şansı seçime az bir zaman kalmış olması. Hem delegeler, hem il yönetimleri hem de milletvekili olmayı hayal edenler böyle bir ortamda açıktan açığa genel başkana muhalefet edemezler. Tabanın tepkisinden korkarlar. Delege kımıldayamaz, açıktan tavır koyamaz. Kemal Bey bu şansı ne kadar kullanabilecek, hep birlikte göreceğiz. Kulislerden edindiğimiz bilgilere göre Kemal Beyin PM listesinde Baykal ve Sav yer almayacak. Kendileri istemiyor. Delegeye güvenemediği için Kemal Bey, önceleri zikrettiği çarşaf listeden vazgeçmiş durumda. Kurultaya blok liste ile gidecek. Kulislerde Kemal Beyin blok listesine, Baykal'ın ve Önder Sav'ın istediği en fazla 3-5 kişiyi koyacağı konuşuluyor. Ancak Baykal ve Sav'ın beklentisi en az 20'şer kişi. Bu durumu sezen Baykal ve Sav, PM'nin çarşaf listeyle seçilmesinde ısrarcılar. Çarşaf liste yöntemi uygulanırsa Baykalcılardan ve Savcılardan birçok ismin PM'ye girebileceğini düşünüyorlar. Bunu iyi bilen Kemal Bey blok listede ısrarcı. Dün Kemal Bey hem Baykal ile hem de Sav'la görüştü. Görüşme sonrası yapılan açıklamalara bakılırsa hem Baykal hem de Sav Kılıçdaroğlu'na, dengeli bir liste mesajı verdiler. Ama özellikle Baykal, "Yeni tüzük yürürlüğe girdi. PM kurultayı temsil ediyor. Bunu bir kişi belirlerse bu PM kurultayı temsil etmez. Blok liste yeni tüzüğün ruhuna uygun değil. Zaten Bilim Kurulundan 12 kişiyi kendi seçiyor. PM'yi genel başkan değil örgüt seçsin. Yoksa sorun olur, sıkıntı olur. Blok liste ayrışmayı, çatışmayı, bölünmeyi beraberinde getirir. Çarşaf liste birleştirir" diyerek ne yapacağını açıkça ilan etti. Eğer Kemal Bey blok listede ısrar ederse PM seçiminden önce Baykalcılar bir önerge vererek çarşaf liste talep ederler. Baykal çıkar ve iki saat konuşur. Çarşaf liste ile seçim kurultaydan onay almaz ise Baykalcılar ve Savcılar ikinci bir blok liste çıkarırlar. Bu konuda Sav ve Baykal görüşmüyor olsa da alttakiler görüşüyor. Fiili bir iş birliği yapabilirler. Bu durumda iki listeden en çok oy alanlardan üçüncü bir liste çıkar ve PM bu üçüncü listeden oluşur. Kemal Bey de karizmayı çizdirir. Çarşaf liste önergesinin kurultaydan onay alması zor ama ikinci bir blok listenin çıkarılması zor değil. Bu durumda Kılıçdaroğlu'nun blok listesi delinebilir. Geçen kurultayda olduğu gibi en parlak isimler çizik yiyip en az oyu alabilirler. Ancak öyle veya böyle CHP bu kurultayı atlatır. Bence asıl hesaplaşma seçimden sonra olur. Eğer CHP yüzde 30'un altında oy alırsa hemen yeni bir kurultay toplanır. Bence herkes asıl gücünü seçimden sonraya saklıyor.