Demokratik Açılım süreci hızlanıyor

İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay ile sabah kahvaltısında bir araya geldik. "Demokratik Açılım" ve bu açılımın bir parçası olan "Eve Dönüş" süreciyle ilgili sohbet ettik. Mahmur ve Kandil'den gelip yargıya teslim olan ve sonra serbest bırakılan grup ile ilgili konuştuk. Gelişlerin devam edeceği anlaşılıyor. Süreci hızlandırmak için devletin idari-yargı-sağlık ve güvenlik birimleri gerekli hazırlıklarını yapmış. Küçük gruplar halinde 150-200 kişinin daha gelebileceği değerlendiriliyor. Demokratik açılım kapsamında bazı idari düzenlemeler yapılacak. Bu maksatla yönetmelikler çıkarılacak. Bazı konularda da birkaç yasal düzenleme yapılması planlanıyor. Bu hazırlıkların neler olduğunu; konu Meclis'te tartışılmaya başladığı gün öğreneceğiz. Demokratik açılım ile ilgili çabalar sürerken, diğer yandan terörle mücadelenin diplomatik boyutu da hızla devam edecek. Önümüzdeki günlerde Dışişleri Bakanı ve Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı iş adamları heyetiyle Irak'ın kuzeyini ziyaret edecekler. Basra ve Erbil konsoloslukları açılacak. Bakan Atalay ısrarla, "Irak'ın kuzeyi artık terör örgütü için güvenli bir bölge olmaktan çıkmıştır" diyor. Üçlü mekanizma üzerine düşeni yaparsa gerçekten de örgütün orada barınması mümkün değil. Barzani ve ABD isterlerse örgüt orada varlığını devam ettiremez. Barzani ile ABD'nin bugünkü konjonktürde çıkarları örgütün burayı terk etmesini gerektiriyor. Çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Bir taraftan muhalefet partileri diğer yandan DTP bu süreci sabote etmek ve bu gelişmelerden siyasi rant elde etmek için hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Olayın heyecanı ile ölçü kaçıyor. PKK'lıların DTP'nin çabası ile kahramanlar gibi karşılanması milliyetçi tepkileri yükseltiyor. DTP âdeta buna çanak tutuyor. DTP, siyaset adına çok kötü bir sınav veriyor. Dağdan inenleri; miting ve konvoylar eşliğinde Diyarbakır'a hatta Ankara'ya götürme girişimi, açılım sürecini sabote etmek-siyasi rant sağlamaktan başka hangi amaca hizmet eder. DTP barıştan söz ederken savaşın dilini kullanıyor. Bakan Atalay hem DTP'yi hem de avukat grubunu ve vatandaşlarımızı sağduyulu ve sorumlu davranmaya davet ediyor. Oluşturulan olumlu atmosferin bozulmaması için herkesin dikkatli konuşması, dikkatli ve sorumlu davranması gereğini söylüyor. Bu kadar olgunlaşan bir fırsatın şova feda edilmemesi gerektiğini hatırlatıyor. DTP destekli şovun, medya tarafından kesintisiz yayınlanmasını doğru bulmuyorum. Bu tam da DTP'nin ve PKK'nın istediği şey. Medya biraz daha dikkatli olmalı. Bakan medyadan sürecin sağlıklı ilerlemesi için de yardım istiyor. Demokratik açılım süreci önümüzdeki günlerde daha da hız kazanıp netleşecek. MGK'dan sonra işler hızlanacak. Hükümetin aldığı risk büyük, Allah yardımcıları olsun.