Başbakanın Diyarbakır mitingi huzurlu bir ortamda tamamlandı. BDP ve PKK'nın tüm baskı, şantaj ve telkinlerine rağmen Diyarbakırlılar İstasyon meydanını hınca hınç doldurarak Kürtlerin misafirperverliğini ve baskıya boyun eğmeyeceklerini dünya âleme gösterdiler. İyi de yaptılar. Kürtlere yakışanı yaptılar. Her Kürt kökenli vatandaşımız şunu çok iyi bilmelidir; Cumhuriyet döneminde hiçbir siyasi lider Kürtlerin sorunları ile Başbakan Erdoğan'ın ilgilendiği kadar ilgilenmedi. Hiçbir dönemde Doğu ve Güneydoğu'ya son 8.5 yılda yapıldığı kadar yaptırım yapılmadı, hizmet götürülmedi. PKK ve BDP Diyarbakırlıların iradelerine ipotek koyamadı. Kürt sorununu ve Kürtlerin varlığını ilk olarak kabul eden Başbakan Tayyip Erdoğan'dır. Ana dilin serbestçe her alanda kullanılması, ana dilin öğretilmesi, ana dilde yayın, ana dilde sanat, TRT Şeş'in yayına başlatılması, Kürtçe isimlerin kullanılması, yer isimlerinin yerel isimlerle değiştirilmesi, milli birlik projesinin başlatılması, üniversitelerde Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümlerinin açılması Erdoğan hükümetlerinin attığı adımlardan sadece bazıları. Hele hele bölgeye yapılan yatırımları mercek altına alırsanız AK Parti'nin bölgeye pozitif ayırımcılık uyguladığını görürsünüz. Başbakan Erdoğan'ın hem bölge, hem Kürtler hem de Kürt sorunu konusunda samimi olmadığını, Kürtler'i kandırdığını söylemek nankörlüktür. Bu konularda Erdoğan kadar samimi ve cesur bir siyasi lider olmadı. Şu anda da yok. Erdoğan Türkler için olduğu kadar Kürtler için de bir şanstır. İnancı gereği etnik milliyetçiliğe karşı çıkan bir anlayışa sahiptir. Ancak bazı Kürtler'in anlamadığı husus şudur; Kürt sorununu bütün yönleri ile çözmek için zamana ihtiyaç vardır. Türkleri ikna etmeden, çözümlerin psikolojik ve sosyolojik altyapısını oluşturmadan, toplumu hazırlamadan atılacak adımlar ülkeyi gerer, toplumsal huzuru bozar, kamuoyunun tepkilerine yol açar. Ben şahsen kamuoyunu bu sorunun çözümü için ikna edebilen tek liderin Erdoğan olduğu kanaatindeyim. Erdoğan'ın, Kürt sorununun çözümü ve bölgenin geleceğinin değiştirilmesi için sağlam bir yol haritasına sahip olduğunu, bu planını acele etmeden adım adım uyguladığını düşünüyorum. Bence Başbakan Kürt sorununun çözümünden asla vazgeçmedi. Erdoğan devletin Kürt sorununa bakışını değiştirdi. Van mitinginde, "Red, inkâr ve asimilasyon politikaları sona erdi" diyerek niyetini açıkça ortaya koydu. Kürtler, Erdoğan'a güvenmeye devam etmeli. Diyarbakır konuşmasındaki, "Yeni anayasayı Diyarbakırlılarla birlikte yapacağız" mesajını bölge iyi tahlil etmeli-doğru okumalıdır.