Genel seçim eylülde yapılmalı

A -
A +

Hükümet genel seçim tarihini 4 Kasım 2007 olarak açıklamış olsa da; Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra bu tarihin eylülün üçüncü ve dördüncü haftasına çekilmesinde ciddi yararlar olduğunu düşünüyorum. 23 Eylül veya 30 Eylül 2007 Pazar günü genel seçim için ideal tarihler olarak gözüküyor. 4 Kasım 2007 genel seçim için sıkıntılı bir tarih. Aslında eylülün ilk haftalarını veya temmuz-ağustos aylarını da telaffuz edenler var ama okullar açılmadan, yaz tatili bitmeden, çiftçinin tarlada işi gücü kısmen bitmeden yapılacak bir genel seçimde, seçime katılma oranı düşer. Bu da hiç arzu edilmeyen bir durum. Bilindiği gibi Meclis'in çalışmaları her yıl ekimin ilk günü başlıyor. Seçimin kasımda yapılması halinde Meclis eski üyelerle açılacak, kasımda yeni üyelerle devam edilecek. Meclisin yeni üyelerle açılmasında fayda var. Yine yasa gereği 2008 bütçesinin en geç 15 Kasım'a kadar Plan ve Bütçe Komisyonu'na sunulması gerekiyor. Bütçeyi yeni seçilecek hükümetin hazırlaması lazım... Seçim kasımda yapılırsa bütçe çalışmaları sıkışacaktır. Seçimin erkene alınması ekonomi açısından da önemli pozitif sonuçlar doğuracaktır. Yılın son çeyreği olan ekim-kasım-aralık ayları, seçim atmosferinin oluşturacağı baskıdan kurtulacaktır. Ayrıca mübarek ramazanın 13 Eylül'de başlayacak olması, 12 Ekim'de bayramın başlaması seçim propagandalarını olumsuz etkileyebilir. Tüm bu değerlendirmeler ışığında 23 Eylül Pazar 2007 genel seçim için doğru bir tarih olarak gözüküyor. Başbakan Erdoğan, genel seçim tarihinin erkene alınıp alınamayacağına ilişkin sorumuza "Kasımdan eylüle alınabilir. Ancak 25 yaş konusu var. Yüksek Seçim Kurulu karar verecek. 25 yaş kararımız etkilenmez ise erkene alınabilir" diye cevap vermişti. Başbakan 25 yaşındaki gençlerin bu seçimlerde aday olabilmesini önemsiyor. Bu sorun çözülürse eylüle sıcak bakıyor. Ankara'da şimdi genel seçimler cumhurbaşkanlığı seçimlerinden daha çok konuşulmaya başlandı. Aslında birçok çevreler, Meclis çatısı altından bir AK Parti'linin veya Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını kabullenmiş durumda. En sert muhalefet eden çevreler bile "demokrasi içinde kalacaksak, demokrasiye inanıyor isek bu durumu kabullenmek durumundayız" tarzında düşünüyorlar. Başta ana muhalefet partisi olmak üzere muhalefet partileri de bu sonucu görüyorlar. Ama özellikle CHP, mart başından Nisan ortalarına kadar seçilerek Cumhurbaşkanının tespiti konusunda kendi görüşlerinin de dikkate alınması için iktidarı zorlayacak bir kampanya başlatıp sürdürecek. Cumhurbaşkanlığı seçimini bir rejim tehlikesi boyutuna indirgeyecek propagandalar yapacak. Özellikle mart ayı sıcak tartışmalara sahne olacak gibi görünüyor. Ümit ediyorum ki bu tartışmalar ülkenin istikrarına, iç güvenliğine zarar vermesin. Bu sorumluluk da siyasi liderlere düşüyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.