Genelkurmay Başkanlığı, malum belge ile ilgili askerî savcıyı harekete geçirdi ve Orgeneral Başbuğ söz verdiği gibi yeniden soruşturma açtırdı. Askerî savcılık, Albay Dursun Çiçek'in imzasını taşıyan belgenin nasıl hazırlandığını, bu hazırlık için kimlerin emir verdiğini ve bu belgeye katkısı olanların kimler olduğunu ortaya çıkaracak. Benzer bir çalışmayı sivil savcılık da yürütecek. Eğer askerî savcılık belgeyi araştırmak yerine önceliği; bu belgenin kimler tarafından, nasıl ve ne amaçla sızdırıldığına verirse hata edilmiş olur. Kanımca, öncelik vahim bir içerik taşıyan bu belgenin, kimler tarafından hazırlattırıldığının ortaya çıkarılıp ilgililerin yargıya teslim edilmesidir. Bu belgenin nasıl sızdırıldığı tabii ki önemli ama daha önemlisi bu belgenin varlığıdır. TSK ile ilgili haber ve belge sızdırma konusunda önce üst rütbeli komutanlar kendi astlarına örnek olmalıdırlar. Örnek mi lazım, Irak'ın kuzeyindeki ABD'li askerlerin, askerlerimizin kafasına çuval geçirmeleriyle ilgili olayı herkes hatırlar. Bu olayın hemen sonrasında ilgili birimler durumu bir mesajla Genelkurmay'a bildirmişlerdir. Bu mesajdaki bilgilerin tamamı en ince detayları ile ikinci gün bir gazetemizde yer almıştır. Çünkü konu ile ilgili Genelkurmay'a gönderilen mesaj; Genelkurmay 2'nci başkanlığınca o gazeteye servis edilmişti. Ayrıca Mustafa Balbay'ın günlüklerinde de üst düzey komutanların istedikleri bilgileri istedikleri gazeteciye verdikleri görülmektedir. Buna benzer birçok örnek sayabilirim. Komutanların önce bu konuda astlarına örnek olmaları gerekir. "İrtica Eylem Planı" gibi çalışmalar, albay rütbesindeki bir şube müdürünün tek başına karar verip yapabilecekleri çalışmalar değildir. Genelkurmay Psikolojik Daire Başkanlığı'nın ismi Bilgi Destek Daire Başkanlığı olarak değiştirildi. Bu daire, Harekât Başkanlığı'na bağlı. Harekat Başkanlığı da Genelkurmay İkinci Başkanı'na bağlı. Yani böyle bir çalışma yapıldı ise o dönemde en azından söz konusu makamların bu çalışmadan bilgileri olması gerekirdi. Albay Dursun Çiçek Şube Müdürü, durup dururken tek başına böyle bir işgüzarlık yapamaz herhalde. Eğer bu belgeye evrak sayı ve numarası verilmiş ise bireysel bir çalışma olamaz. Yine tekrarlıyorum, keşke soruşturmayı sivil savcılık yürütseydi. TSK'nın itibarının korunması açısından bu soruşturma çok önemli. Siyasete ve siyasî iktidara karşı ciddi bir müdahale hazırlığını içeren bu belgenin ortaya çıkması birçok yanlışı düzelmek için bir fırsat olarak görülmelidir. Ordunun, her siyasal ve sosyal olaydan kendine vazife çıkarmaması, seçimle gelen iktidarları gözetim altında tutma ihtiyacından kurtulması için vazife ve sorumluluklarının TBMM tarafından net olarak yeniden belirlenmesi gerekiyor. İç tehditlerle mücadele bazen toplum mühendisliğini kaçınılmaz kılıyor. İç tehditlerle mücadelenin siyasi-sosyal-psikolojik ve hukuki boyutları var. Askerlerin bu boyutlarla vazifeli olması demokratik bir rejimde doğru değil. Bu işlerle yasama ve yargı organları vazifeli olmalıdır. Asker bu işlerin ancak güvenlik boyutu ile uğraşmalıdır. Bunun için de iç güvenlikten sorumlu güvenlik birimleri yeterlidir. Artık yargıya intikal eden malum eylem planı ile ilgili yargının vereceği kararı beklemek durumundayız. Kurumlar gerçeğin ortaya çıkması için yargıya yardımcı olmalıdır.