Kaset skandalı ve CHP'nin tutumu

A -
A +

Mayıs 2010'da eski CHP Lideri Deniz Baykal'ın internete düşen kaseti Sayın Kılıçdaroğlu'nu CHP Genel Başkanlığına taşıdı. Kemal Kılıçdaroğlu koltuğa oturduğu ilk gün Sayın Baykal'a düzenlenen bu komplonun ortaya çıkarılması için seferber olacağını, bu işin peşini bırakmayacağını ve sorumluların bulunması için tüm imkânları kullanacağını taahhüt etmişti. Fakat ne yazık ki Sayın Kılıçdaroğlu koltuktaki yerini sağlama aldıktan sonra her nedense bu konuyu unuttu. Yeni genel başkan olduğu dönemde birkaç ay hariç CHP Liderinin bu konuyu gündeme getirdiğini hatırlayanınız var mı? Eski genel başkana reva görülen bir komplonun kendi partisi tarafından bu kadar kısa sürede unutulması, peşinin bırakılması size manidar gelmiyor mu? Bu işin peşini bırakmayacağını taahhüt eden Kılıçdaroğlu'nun, icra organı olan hükümeti ve cumhuriyet savcılarını sıkıştırmasını beklemiyor muydunuz? Her nedense CHP lideri bu taahhüdünü unuttu ve hatta parti içinde bu konuyu nadasa bıraktı. Mağdur, mağduriyeti ile baş başa kaldı. O günlerde bu işte hükümetin parmağı olduğunu ima eden Kılıçdaroğlu neden bu konuda hükümetin üstüne gitmedi? Yeni gelişmeler bu komployu kimlerin kurduğunu, bu tezgâhın arkasında kimlerin olduğunu ortaya çıkaracak gibi görünüyor. Acaba Sayın Kılıçdaroğlu neden sustu? Basına yansıyan haberlere bakılırsa, Deniz Bey'i genel başkanlık koltuğundan eden kaset skandalının şifrelerini savcılar çözmeye başlamış. İlk komplonun görüntülerinin kaynağının tespit edilmek üzere olduğu söyleniyor. Yapılan araştırmalar sonucunda görüntünün yayınlandığı 'server'a ulaşılmış. Görüntüyü kimlerin yüklediği araştırılıyor. Baykal, Odatv'de ele geçirilen 'Varan2' belgelerinin, ilk kaset skandalı ile ilintili olduğunu düşünmüş olacak ki soruşturmanın birleştirilmesini talep etmiş. Baykal'ın avukatı Muzaffer Yılmaz iki olay arasında bağ olabileceğini düşündüklerini, bu nedenle Odatv'de ele geçirilen 'Varan2' belgesinin kaset skandalı soruşturması ile birleştirilmesini talep ettiklerini söylüyor. 'Varan1' ile 'Varan2' arasında bağ olabileceğini ve 'ortak fail' çıkabileceğini düşünmeleri gayet normal. Odatv aramalarında ortaya çıkan bir belgede, "Halk TV'yi devralırsak parasal sıkıntımız kalmaz. Kılıçdaroğlu da istekli. Her türlü desteği alırız ama Baykal direniyor. Baykal engelini aşmalıyız. İkna için Varan 2..." ifadeleri yer alıyordu. İlk kasete Varan-1 ismi takılmış ve o kasetin sonunda Varan-2 çok yakında ifadesi yer almıştı. Varan1 ile Varan 2'yi yapanların aynı isimler olması yüksek bir ihtimal. Soner Yalçın için 'yürekli bir adam' deyip kefil olan ve arka çıkan Kılıçdaroğlu, Odatv aramalarında elde edilen belgelerde geçen 'ikna için Varan-2' ifadesinden ne anladığını açıklamak zorunda. Sayın Baykal'a düzenlenen kirli tezgâh ortaya çıkarıldığında siyasi bir deprem yaşayabiliriz. Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi gelinen son durumun üzerine gidip Deniz Bey'e kurulan tezgâhın hesabını soracağına hiçbir şey olmamış gibi hareket ediyor, unutturmaya çalışıyorlar. Bedelli-bedelsiz askerlik tartışmaları ile gündemi değiştirmeye çalışıyorlar. Sizce nereye kadar?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.