Kürtler inadına mitinge katılmalı

PKK'nın milis yapılanması olan Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi (KDHİ) Başbakan'ın Diyarbakır mitingi öncesi bir bildiri yayınlamış. Bildiride, "Halkımız, Kürdistan'ın Direniş kalesi Amed'de AK Parti'nin elini kolunu sallayarak gelip miting yapmasına izin vermeyecek" ifadelerine yer verilmiş. Örgüt üyeleri Diyarbakır'da evleri ve iş yerlerini kapı kapı dolaşarak halka mitinge gitmemesi için baskı yapıyormuş. Öte yandan CHP mitingine destek verme kararı almışlar. BDP-PKK-CHP ittifakı şaşırtıcı. Oy için BDP ile CHP'nin ittifak yapması siyasetteki ilkesizliğin en belirgin örneği. Kürtler onurlarına, gururlarına düşkün insanlardır. O coğrafyayı iyi bilir, o insanları iyi tanırım. Kürtlere baskı ve sindirme ile bir şey yaptıramazsınız. Baskı yapan ister devlet olsun, ister PKK terör örgütü olsun bu baskı ters tepecektir. PKK ve BDP, Kürt halkı üzerindeki baskı ve tehdidi artırmaya devam ederse BDP'nin sandıktaki oyları düşecektir. "AK Partinin elini kolunu sallayarak Diyarbakır'da miting yapmasına izin vermeyiz" diyenlerin amacı nedir? Onların amacı, birilerinin çıkıp "Biz de İstanbul'da, İzmir'de, Antalya'da, Erzurum'da BDP'lilerin elini kolunu sallayarak miting yapmasına izin vermeyiz" demesini sağlamaktır.Terörün istediği budur. Hatta onların nihai hedefi işi "Diyarbakır'a Türkler gelmesin" ve karşılığında "Erzurum'dan bu yana Kürtler gelmesin" noktasına getirmektir. Kürt kökenli vatandaşlarımızın PKK'nın bu oyununa izin vermemesi gerekir. BDP ve PKK'nın Kürt sorununun çözümü için Cumhuriyet tarihinde en fazla çaba sarf eden en cesur adımları atabilen Tayyip Erdoğan'ı hedef almaları, Ergenekoncularla iş birliği yapmaları ilginçtir. BDP'nin hedefi, bölgede tek rakibi olan AK Parti'yi etkisizleştirmek olabilir. Ama BDP'nin bu günlerde iş birliği yaptığı derin güçlerin hedefi farklı. Onlar yarın çıkıp; "Ey millet bakın Doğu ve Güneydoğu'ya en fazla yatırımı yapan, Kürtlerin bireysel-kültürel hak ve özgürlükleri konusunda en cesur adımı atan Erdoğan'ı Diyarbakır'a sokmadılar. Bunların derdi hak ve özgürlükler, iş ve aş değil. O nedenle terörle mücadelede askerî yöntemlere dönülmeli, terör örgütünün başı ezilmeli" diyeceklerdir. PKK ve BDP şunu iyi bilmeli; Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır'a girmesini engellemeye çalışmak bir Türk-Kürt çatışmasını başlatmanın ilk adımıdır. Emin olun herkes böyle bir adımdan çok büyük zararlar görür. BDP'liler Erzurum'dan bu tarafa geçemezler. Yazık olur, bugüne kadar yapılanlara. Benim Diyarbakırlı kardeşlerime çağrım şudur; siyasi düşünceniz ne olursa olsun, baskılara-tehditlere boyun eğmediğinizi gösterin ve o mitinge inadına gidin. İradenizi kimseye ipotek etmeyin. Eski günlere dönmek isteyenlerin tuzağına düşmeyin. Oyuna gelmeyin. Kürtlerin tehditlere-baskılara pabuç bırakmayacak kadar cesur olduğunu herkese gösterin.