MEB ve eğitim sistemimizin röntgeni

A -
A +

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Bakanlığının 22 üst düzey yöneticisini yanına alarak 'kış-kar-çamur demeden' Türkiye'yi karış karış dolaşıyor ve eğitim sistemimizin röntgenini çekiyor. Bakan Merkezdeki işlerin de aksamaması için haftanın son 3-4 gününü bu işlere ayırıyor. 22 genel müdür, perşembeden hedeflenen vilayete gidiyor. İki gün içerisinde 'o ilin altını-üstüne getirip', yerinde tespit-teşhis imkanı buluyorlar. Cuma günü de, Bakan Çelik onlara katılıyor. Tüm bu çalışmaların sonunda, il merkezinde bölge milletvekilleri dahil, tüm tarafların katıldığı ayrıntılı bir toplantı yapılıyor. Toplantıda herkes eteğindeki taşı döküyor, çözüm önerilerini sunuyor. Kısacası, 3-4 gün boyunca gidilen ilin eğitimle ilgili tüm sorunları masaya yatırılıyor. Bu uygulamayı diğer bakanlıklara da tavsiye ediyorum. Türkiye gibi hantal bir idari yapıya sahip olan ülkemiz için iyi bir model. Ülkenin sorunlarını, Ankara'dan 'hayal ederek' çözmek artık mümkün değil. Türkiye'yi; Ankara'ya taşıyıp hapsetmektense, Ankara'yı taşraya taşıyıp, sorunlara mahallinde çözüm aramak, çözümlere mahalli yöneticileri dahil etmek akılcı bir uygulama. Bakan Çelik'i kutluyoruz. Ekibi ile birlikte çok yoruluyor ama eğitim sisteminin kangren haline gelmiş sorunlarını normal bir mesai ve sıradan bir gayretle çözmek pek mümkün değil. Bakan, en problemli illerden başlayarak, ekibi ile birlikte şu ana kadar 30'un üzerinde ili bu amaçla gezmiş. Bu hafta sırada benim de memleketim olan Tokat ili vardı. Sayın Bakan'a eşlik ettim. Ankara'dan hareket ettiğimiz sabah saatlerinde yoğun bir kar yağışı vardı. Beni, yolda kalırız korkusu sardı. Oysa, bakanın kar, yağmur ve aldırmaya hiç niyeti yoktu. Çorum'u geçtikten sonra Mecitözü ilçesinde cuma namazı kılmak için mola verdik. Lavaboya gitmek için Kaymakamlık binasına uğradık. İlçe kaymakamı ve belediye başkanı nezaketen bizi karşıladı. Hükümet binası çok bakımsızdı. Binanın çatısı su akıtmıştı. Bakan bey, binanın tavanlarını kafasını yukarı kaldırıp inceledikten sonra, kaymakam beye dönüp "Tavanda her yer akıyor. Suyunuz da akıyor mu?" diye sordu. Kaymakam bey, mahcup bir tarzda "hayır akmıyor" deyince, Bakan bey, şaşkınlıkla karışık bir kahkaha patlatıp "Dinleyin, size geçmişe dair benzer bir olay anlatacağım" dedi ve başladı anlatmaya: Meşhur Şair Eşref, Manisa Kırkağaç Kaymakamlığına atanmıştır. Kaymakamlık binası harap haldedir. Şair Eşref, binanın onarımı için yazı ile merkezden ödenek talep eder. O dönemde devletin hazinesinde para yoktur. Bu tür talepleri yazışmalarla oyalamaktan başka çare yoktur. Faks, e-mail tarzında bir haberleşme araçları da olmadığı için Şair Eşref'e, 3-4 ay sonra bir cevap gelir. Konu ile ilgili mufassal bir rapor yazılarak gönderilmesi. Şair Eşref onarımla ilgili mufassal (ayrıntılı) bir rapor hazırlayıp merkeze gönderir. 5-6 ay sonra kendisine tekrar cevap gelir; Kafi derecede yeterli tenvirat temin edilememiştir. Daha mufassal bir rapor hazırlanarak gönderilmesi. Şair Eşref sinirlenir ve mesleğinin en kısa raporunu hazırlar; "Hükümet konağında musluklar hariç her yer akmaktadır." Olayın benzerliği nedeniyle hepimiz gülüşüyoruz ama hüzünlü bir gülüşme bu. Daha sonra yolumuza devam edip Tokat'ın Turhal ilçesine varıyoruz. Eğitime yüzde yüz destek kampanyası kapsamında hayırsever vatandaşlar tarafından yaptırılan birçok okulun açılışına katılıyoruz. Ülkemizin en öncelikli meselesinin eğitim sorunu olduğu konusunda hepimiz hemfikiriz. Bu köklü sorunu çözmeden diğer sorunlarımıza kalıcı çözümler bulmak mümkün gözükmüyor. İşin sevindirici ve bizi umutlandıran tarafı, AK Parti Hükümetinin ve sayın Başbakanın eğitim konusuna öncelik vermeleri, önemsemeleri, bütçedeki en büyük payı bu alana ayırmaları ve bu alana özel bir ayrıcalık tanımış olmaları. Bunun üzerine Bakanın bir eğitim sevdalısı olması, ilk günkü heyecanla koşturması ve başaracağına olan güveni, üç yılda bu alanda inanılmaz bir mesafe kaydedilmiş olması bizi umutlandırıyor, sevindiriyor. Ankara'daki kurumlar, mal varlığı, erken seçim, cumhurbaşkanlığı seçimi, türban gibi konularla uğraşacaklarına keşke enerjilerini eğitim-sağlık gibi temel sorunlarımıza harcasalar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.