Necef'siz Irak eksik kalır

Bir taraftan Irak'ın siyasi birliğini ve toprak bütünlüğünü temel dış politika tercihi olarak belirleyip, diğer taraftan sadece Sünnileri ve Türkmenleri kucaklıyor görüntüsü vermek tercih ettiğiniz hedefle çelişen bir durumdur. Türkiye'nin Irak politikasında, maalesef son yıllara kadar böyle bir görüntü sergilendi. Bu görüntü Türkiye'nin Irak'ta devre dışı kalması ve gelişmeleri uzaktan izleme konumunda olması sonucunu doğurdu. Son yıllarda daha önce askerlerin belirleyici rol oynadığı Irak politikası değiştirilmiş ve bu değişiklik sayesinde bugün Türkiye, Irak'ta artık en etkin ve sözü anlam ifade eden dost- kardeş bir ülke haline gelmiştir. Duygularıyla değil, akıllarıyla hareket eden politik aktörler; Irak'ın Kerkük ve Musul'dan ibaret olmadığını, bu coğrafyada sadece Sünni ve Türkmenlerin yaşamadığını fark etmişlerdir. Süleymaniye ve Erbil'i yok saymanın Irak'ı yok saymak olduğunu, 'akrabalarımız dediğimiz' kuzeydeki Kürtleri, Türkmenlerle birlikte kucaklamadan akrabalık sözünün havada kaldığını nihayet anlamışız. Necefsiz, Basrasız Irak'ın eksik kaldığını fark etmişiz. Bağdat'ta, 12 imamdan 7'ncisi olan Musa el Kazım ve 9.İmam El-Cevad Muhammed Taki'nin türbelerini ziyaret edip hemen ardından İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretlerinin huzuruna çıkarak dua edebilmek, bu coğrafyayı anlamak ve bu coğrafyadaki insanlarla kucaklaşmaktır. Şii inancının adeta Mekkesi sayılan Necef'e gitmeden Iraklı Şiilere dokunduğunuzu söyleyemezsiniz. Başbakan Erdoğan ile birlikte Necef'te Allah'ın Aslanı Hazreti Ali'nin türbesini ziyaret ettik. Dünyanın dört bir yanından buraya gelen Şiilerin, Başbakan Erdoğan'a gösterdiği yakınlık ve ilgi görülmeye değerdi. Bir zamanlar, Humeyni'nin de 15 yıl süreyle kaldığı Necef, Şiiler için en önemli merkezlerden biri. Her vefat eden Şii burada, neredeyse 25 kilometre uzunluğundaki mezarlığa gömülmek ister. Şu anda yaşayan en büyük Şii lider Ayetullah Ali Sistani, bu kentte son derece mütevazı bir yaşam sürdürüyor. Her gün 10.00-12.00 saatleri arasında ziyaretçileri kabul ediyor. Kabul ettiği heyet 4 kişiyi geçemiyor. Ayetullah Sistani ilk kez Başbakan Erdoğan için prensibini bozuyor. Erdoğan, 11 kişilik heyetiyle Sistani'yi ziyaret ediyor. Unutmayalım ki, Iraklı Şiilerle ilgili kararlar Necef'ten çıkıyor. Necef'i hissetmeden, Necef'i anlamadan Iraklı Şiileri anlamak ve onlarla kucaklaşmak çok zor. Başbakan Erdoğan, Hazreti Ali Türbesini ve Necef'i ziyaret eden ender Sünni liderlerden biri. Gezinin son bölümünde Erbil'e gittik. Başbakan iç politik mülahazaları bir kenara itip hem de seçimden önce Erbil'e giderek yeni bir tarih yazdı. Bir sonraki yazımda Erbil izlenimlerimi aktaracağım. Şunu belirtmeliyim ki; Başbakan Erdoğan, Irak'ta ezber bozdu. Herkesi şaşırttı. Irak'taki tüm gruplara Türkiye'nin eşit mesafede olduğunu ve yine tüm grupları kucaklamaya hazır olduğumuzu hissettirdi. "Irak büyürse Türkiye büyür, Türkiye büyürse Irak büyür" diyen Erdoğan Türkiye'nin, Irak'a verdiği değer ve önemi her platformda herkese hissettirdi. Coğrafi, tarihî ve kültürel olarak birlikte olmak zorunda olduğumuz Irak'ın, Türkiye'nin kardeşliğine ve yakın ilgisine bu geçiş döneminde çok ihtiyacı var. Başbakan Erdoğan bu ihtiyacı karşılamak için yerleşik bütün ezberleri bozdu. Ezberleri bozmakla kalmadı Türkiye - Irak ilişkilerinin önündeki mayın sahalarını bir bir temizlemeye başladı.