Cumhurbaşkanı Gül'ün Suudi Arabistan ziyaretinin çok olumlu sonuçlar vereceğini gözlemliyoruz. Riyad'da bütün sokaklar Türk bayrakları ile donatılmış. Cumhurbaşkanı Gül ve heyetine hem Kral, hem de bakanlar büyük ilgi gösteriyorlar. Riyad sokaklarında dolaştığınızda herkesin dilinde Davos konusu var. Başbakan Erdoğan'ın çıkışı âdeta bu coğrafyadaki insanların hislerine tercüman olmuş. Sayın Erdoğan buralarda efsane lider konumunda. Gazeteci arkadaşlarla yorgunluk atmak için Starbucks Cafe'de birer kahve içtik. Hesap istendi. Türk olduğumuzu öğrenen bir müşteri, ısrarlarımıza rağmen hesabımızı öderken, "Size daha iyi ikramlar yapmak isterdim" dedi. Şaşırdık ama Başbakanın hatırından yararlanmış olduk. Bildiğiniz gibi Suudi Kralı 2006'da Türkiye'yi ziyaret etti. Daha sonra Sayın Gül cumhurbaşkanı seçilince kendisini tebrik etmek üzere 2007'de tekrar Türkiye'ye geldi. Peş peşe iki ziyaret Suudi tarihinde görülmüş bir şey değil. Yetkililer, Suudi Kralının Türkiye'ye özel bir önem verdiğini söylüyorlar. Kralın bu ziyaretlerinden sonra Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerinde her alanda bir sıçrama yaşanmış. 19 yıl sonra bir Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı Riyad'a geldi. İlk kez Müslüman bir ülkenin cumhurbaşkanı Şûra Meclisine hitap etti. Başbakan Erdoğan Suudi Arabistan'a üç kez gelmiş. Son iki yılda bu ülkeyi 20 bakanımız ziyaret etmişler. İlişkiler hızlı bir şekilde gelişiyor, gelişmeye de devam edeceğe benziyor. Karşılıklı haftada 35 uçak seferi var. Sadece inşaatta değil, her alanda Türk iş adamlarının yatırımları var. Özellikle bilişim, savunma sanayi ve demir yolu yatırımlarına yönelik iş adamlarımızın ciddi gayretleri var. Savunma sanayi ile MKE yatırım için ciddi girişimlerde bulunuyor. Suudi Arabistan'da 100 bin Türk yaşıyor. Beş Türk okulu var. Türkler, Suudi Arabistan Türk Konseyi adı altında örgütlenmişler. Sayın Cumhurbaşkanı daha önceleri uzun yıllar bu ülkede çalışmış. Bu bölgeyi, bölgenin dinamiklerini ve kültürünü çok iyi biliyor. İyi dostluklar kurmuş. Kendisi burada çok seviliyor. Bunun yanına, İslam coğrafyasında popülaritesi zirveye çıkmış Başbakan Erdoğan'ın etkisini de eklediğinizde Suudi Arabistan gibi zengin bir ülke ile ilişkilerimizi geliştirmenin daha kolaylaştığı görülüyor. Türkiye'nin Orta Doğu'da lehine esen bu rüzgârdan akıllıca yararlanması gerekiyor. *** Bazı okuyucularımdan e-mailler aldım. Ben bu gezide iken; Ankara temsilcilerinin ve gazetecilerinin tamamının tanıdığı ve karakterinin ne olduğunu çok iyi bildiği yazar bozuntusu bir kişi asılsız iftiralarla bana saldırmış. Okuyucularım neden cevap vermediğimi soruyorlar. İnsana cevap verilir. İnsan olmayanlardan da adalet önünde hesap sorulur. Ben bu hesabı sormak için döndüğümde yargıya müracaatlarımı yapacağım. Yargı kararını verdikten sonra da sonuçlarını sizlerle paylaşacağım. Ayrıca bu köşe benim babamın malı değil. Bu köşeyi bireysel işlerim için kullanmam. Kullanmak istemiyorum. Konuyu merak eden okuyucularım e-maille bana her şeyi sorabilirler. Ben de her şeyin cevabını verebilirim.