Sayın Cumhurbaşkanı Erivan'a gitmeli

Ermenistan Cumhurbaşkanı'nın, Sayın Cumhurbaşkanımızı 6 Eylül Cumartesi günü Erivan'da oynanacak olan Türkiye-Ermenistan futbol maçına davet etmesi ve maçı birlikte seyretmeyi önermesi olumlu bir tekliftir. Türkiye, Kafkasya'da söz sahibi olmak istiyorsa, Kafkaslar'da barışın sağlanması için mümkün olan her şeyi yapmak zorundadır. Kafkasya'da barışı zedeleyen en önemli sorunlardan biri Yukarı Karabağ sorunudur. Dost ve kardeş ülke Azerbaycan'la Ermenistan arasındaki bu sorunun barışçıl yollarla çözülmesi için Türkiye'ye de sorumluluklar düşmektedir. Yıllarca sürdürdüğümüz dışlama-yalnız bırakma ve tecrit politikası bu sorunu çözmemiştir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın sportif bir faaliyete katılması ne Türkiye'nin Ermenistan'la ilgili tezlerine ne de Yukarı Karabağ sorununa zarar verir. Ermenistan'la aramızdaki temel sorun Ermenistan'ın olumsuz tavrı ve Azeri kardeşlerimizle ilgili Yukarı Karabağ sorunudur. Bu iki sorun da ancak konuşularak-görüşülerek çözülebilir. Konuşmadan hiçbir sorun çözülmez. Bu sportif faaliyet konuşmaya başlamak için iyi fırsattır. Bakınız, AB bir taraftan son gelişmelerle ilgili Rusya'ya ateş püskürüyor, diğer taraftan Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile Avrupa Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso 8 Eylülde Moskova'yı ziyaret edeceğini açıklıyor. AB, Rusya'ya karşı tezlerinden vazgeçmiyor. Ama diğer taraftan da görüşme imkanları değerlendiriliyor. Türkiye-Suriye ilişkileri ne hâldeydi, ne hâle geldi? Tüm komşularımızla sorunlarımızı giderip dostça yaşamak bize çok şey kazandırır ancak, silah şirketlerine bir şeyler kaybettirir! Türkiye 2002 yılından bu yana dış politikada önemli dönüşümler yaşıyor. Tüm komşuları ile ilişkilerini normalleştirmeye çalışıyor. Türkiye-Ermenistan yakınlaşması, Kafkasya'da tek aktör olmak isteyen Rusya'nın da işine gelmiyor. Ama Türkiye'nin içinde yer aldığı tüm ittifaklar bu yakınlaşmayı teşvik ediyor. Bu görüşme Kafkaslar'daki istikrar ortamına olumlu katkı verir. Diplomatik ilişkilerde ve karşılıklı sorunların çözümünde Türk dışişlerinin son yıllarda uyguladığı "her zaman bir adım önde olma" stratejisi Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde de uygulanmış olacak. Bu konunun iç politika malzemesi olarak kullanılması doğru değil. Zor bir süreç ama Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi bölgede birçok olumlu ve kalıcı sonuçlar doğurur. Bu normalleşme sağlanabilirse Azeri-Ermeni ilişkileri de normalleşebilir.