Seçime çeyrek kala

A -
A +

Türkiye'nin 12 Haziran 2011 tarihinde genel seçime gitmesi için iktidar partisi TBMM'ye teklifini sundu. 12 Haziran, seçim için iyi bir tarih. Hem kışın her yerde bittiği hem de bunaltıcı yaz sıcaklarının henüz başlamadığı bir tarih 12 Haziran. O hafta okullar kapanıyor, yaz tatilinin yeni başlayacağı gün. Seçmenin büyük çoğunluğu henüz kendi evinde olacak o tarihte. Ayrıca çiftçilerimiz için hasadı toplamaya başlama tarihi genelde 15-20 Hazirana denk geliyor. Yani baharın bittiği ve yazın başladığı bir geçiş döneminde sandık başına gitmenin vatandaş açısından sağlayacağı birçok kolaylık var. TBMM'nin çalışmalarını 26 Marta kadar devam ettireceğini tahmin ediyorum. Çünkü Mecliste seçimden önce görüşülüp karara bağlanması gereken birçok yasal düzenleme var. Bu konuların seçim sonuna bırakılmadan sonuçlandırılması ülkemizin ve insanlarımızın çıkarına. Nisan başından itibaren siyasetçiler yollara düşecekler. Sanırım nisan ayının ikinci haftasında milletvekili adayları belli olacak. Nisan başına kadar siyasi parti liderleri özellikle hafta sonlarını değerlendirerek seçim kampanyasını yürütecekler. Nisan başından itibaren 2.5 aylık seçim programlarını aralıksız sürdürecekler. Seçime kadar Türkiye'deki siyasi tabloyu etkileyecek önemli bir gelişme beklemiyorum. Ancak birtakım çevreler seçim sonuçlarını etkilemek için bazı girişimlerde bulunacaklardır. Bu girişimlerin iktidar partisinin oylarını artıracağını tahmin ediyorum. Seçim sonuçlarını etkileyecek en önemli konu ekonomi ve güvenliktir. Hangi sebep olursa olsun 3 aylık bir süre ekonomiyi etkilemez. Etkilese de sonuçlarının etkisini 6 ay sonra hissederiz. Ayrıca bahar ve yaz ayları ekonomik göstergelerin daha da iyileşmesi ve işsizlik rakamlarının düşmesi açısından avantajlı aylardır. Bu arada Türk ekonomisinin mevcut göstergeleri 2011 yılının gayet iyi geçeceğini göstermektedir. İki dönemdir popülizmden kaçınan iktidar partisinin aynı duruşunu devam ettireceği görülmektedir. Seçim sonuçlarını etkileyecek diğer gelişme güvenlikle ilgilidir. Doğu ve G. Doğu bölgemizde BDP'nin tek rakibi AK Parti'dir. AK Parti'nin bu bölgedeki oylarını düşürmek ve BDP dışındaki siyasi partilerin bölgede seçim çalışmaları yapmasını engellemek için terör örgütü PKK her türlü yönteme başvuracaktır. Kırsal alandan ziyade şehirlerde toplumsal olaylar yaptıracak ve buralarda şiddeti tırmandıracaktır. Seçmeni korkutmak ve baskı altında tutmak için her türlü şiddet meşru görülecektir. Ancak Doğu ve G. Doğu halkı her seçimde tekrarlanan bu yöntemin farkına varmış ve amacı teşhis etmiştir. Bu yöntem bu seçimlerde ters tepebilir. Devletin istihbarat ve güvenlik birimleri önceden tedbir alırsa, titiz davranırsa çok sorun çıkmayabilir. Ancak Tayyip Erdoğan'ın liderliğinden ve AK Parti iktidarının varlığından rahatsızlık duyan, onların seçimde başarılı olmasını kendi milli çıkarları için tehdit olarak algılayan İsrail gibi bazı dış güçlerin içerideki yeminli AK Parti karşıtları ile birlikte yapabilecekleri provokasyonlar için bugünden tezi yok tedbirler alınmalıdır. Dış güçlerin yapabilecekleri provokasyonları anlayabilecek, fark edebilecek uyanık bir seçmen kitlemizin varlığı iktidar partisi için bir şanstır. Oyun tezgâhlamayı planlayanlar bunun ters tepeceğini bilmelidir. Tekrar Cumhuriyet mitingleri ile insanları sokağa dökmek isteyenler deşifre olduklarını bilsinler. Türk demokrasisi bu sınavı da inşallah kazasız-belasız geçecektir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.