Silahları susturma arayışı
Ankara kulislerinde dün iki konu tartışılıyordu. Leyla Zana'nın açıklamaları ve Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili vereceği karar. Yüce Mahkeme kararını açıkladı. Bu konu üzerinde yapılan spekülasyonlar, kurulan senaryolar çöpe gitti. "Mahkeme Sayın Gül'ün görev süresi 5 yıldır desin, 3 ay sonra Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılsın. Oralık toz duman olsun" beklentisi içinde olanlar; bu konuda köşelerde derin analizler yapan bilmiş yazar-çizerlerimiz avuçlarını yaladılar. Temennileri olmadı. Yüce Mahkeme Meclis'in kararına uydu. Ama buna ilave olarak mevcut cumhurbaşkanına yapılan haksızlığı da iptal etti. Sayın Gül'ün görev süresinin 7 yıl olduğunu ve ikinci kez aday olabileceği kararı çıktı. Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim; bugün gidip sayın Cumhurbaşkanı'na "Sizin Cumhurbaşkanı adayımız kim?" diye sorulsa herhalde tereddütsüz "Tayyip Bey" der. Bu nedenle Meclis'te yapılan düzenlemede Sayın Gül'ün ikinci kez aday olamayacağının yer almasına gerek yoktu. Bu lüzumsuz ve üzücü bir ilaveydi. Yüce Mahkeme bu durumu ortadan kaldırmış oldu. Senaristler yeni senaryolar arasınlar. Zana'nın sesine kulak verin Leyla Zana'nın Kürt sorununun çözümü için Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu ile Ankara Temsilcisi Metehan Demir'e yaptığı açıklamalar büyük yankı buldu. Enis Bey ve Metehan güzel ve hayırlı bir iş yaptılar. İkisini de Kutluyorum. Zana'nın açıklamalarını BDP ve MHP dışında bütün kesimler olumlu karşıladı. Zana'nın sesine öncelikle PKK ve BDP'nin kulak vermesi gerekiyor. Ne demişti Zana? "Başbakan'ın bu işi çözeceğine inanıyorum. Hepimizin yapması gereken, Başbakan'ın sorunu çözmesinde yanında olduğumuzu ona hissettirmemiz, onu teşvik etmemizdir." Leyla Zana gibi birinden böyle bir katkının gelmesini önemsemek gerekir. Zana, "Siyaset, umudu koruma sanatıdır. Herkes elini taşın altına koysun. Ben de elimi taşın altına koyuyorum" diyor. 2012 yazında Kürt sorununun çözümü konusunda önemli gelişmeler olacak gibi. Kemal Beyin çıkışı, Sayın Beşir Atalay'ın açıklamaları, Zana'nın katkısı ve nihayet Başbakanın konuya ilişkin CHP'ye yaptığı çağrılar bu gelişmelerin öncü sarsıntıları gibi. Bu sorunun çözümüne pozitif katkı veren herkes hem Kürtlere, hem Türklere, hem de bu ülkeye en büyük iyilik yapmış olur. Silahları susturma ve gömme arayışı hızlanıyor.