TBMM inisiyatif almalı

A -
A +

2003 yılının başından itibaren sandıktan çıkan sonuçları hazmedemeyenler, 'pozisyonları ve siyasi duruşları ne olursa olsun' bir araya gelip ortak düşman ilan ettikleri AK Parti'yi iktidardan uzaklaştırmak için legal veya illegal her yola başvurdular. Hrant Dink suikastı, Danıştay saldırısı, Malatya'daki vahşi cinayet, Cumhuriyet Gazetesi'nin bombalanması, Sarıkız ve Ayışığı darbe girişimleri aynı senaryonun parçalarıydı. Kendilerini devletin, milletin yerine koyan hastalıklı insanlar yasa dışı organizasyonlara giriştiler. Ülkede çifte standartlar oluştu. Şemdinli savcısına tu-kaka diyenler başka bir savcıya sahip çıkıyor. Şimdi de Ergenekon savcısına tu-kaka diyorlar. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının AK Parti'yi kapatma davası ile ilgili iddianamesi, Anayasa Mahkemesi Başkanının bile eline geçmeden, darbe ortamı hazırlamaya çalışanların bilgisayarlarında dava açılmadan önce yer alıyor. AK Parti'yi kapatma davasının hemen ardından "Yargı görevini yapıyor. Yapılan işlem yasal" diyen CHP, Ergenekon operasyonu kapsamında savcılığın talimatıyla gerçekleştirilen gözaltıların hukuka aykırı olduğunu savunuyor. Ben, "Şu ana kadar Türkiye'de ekonomik kriz çıkmadı. Davayı açtırıyoruz. Kapatma davasından sonra mutlaka kriz çıkar. AKP'den kurtulmak lazım" diyebilecek kadar çıldırmış 'kıdemli de olsa' bir yazara saygı duymuyorum. Aydınlar; darbeden, kaostan ve demokrasi dışı her girişimden medet ummaz, karşı çıkarlar. Onlar; demokrasinin, insan haklarının ve özgürlüklerin tarafındadırlar. Ben, "Ordu göreve" pankartlarının altında yürüyüş yapan ve "Bu iş kan dökülmeden olmaz. Kan dökülmesi lazım" diyen eski bir rektöre de saygı duymuyorum. Böyleleri bilim adamı değil 'olsa, olsa' bir provokatördür. Ben, Bekaa Vadisinde tören kıtası ile karşılanan sözde siyasetçilere de saygı duymuyorum. TBMM hiç vakit kaybetmeden inisiyatifi ele geçirmelidir. Çünkü yapılanların hepsi, sivil siyasetin alanını daraltmaya yönelik girişimlerdir. İktidar ve muhalefet el ele vererek 'siyasi alana yönelik' her türlü darbeyi püskürtmelidir. Yapılacak ilk iş, ivedi gerekli hukuki düzenlemeleri gerçekleştirerek siyasi partilerin kapatılması ile ilgili hükümleri AB standartlarına getirmektir. İkinci iş olarak da, siyasi alana 'demokrasi dışı yollarla' müdahale etmek isteyenleri bağımsız yargıya teslim etmektir. Kim ne derse desin, kurbanlık koyun gibi kesilecek günü beklemek doğru değil!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.