Terör, demokrasi ve geleceğimiz
Mehmetçik'in karşısına çıkmaktansa, kalleşçe eylemleri tercih eden PKK'nın yola döşediği mayın, Elazığ Jandarma Alay Komutanı Kıdemli Albay Ali Ergülmez ile koruması Uzman Çavuş Erkut Kaya'nın yaralanmasına ve yardımcısı Yarbay Alim Yılmaz, araç sürücüsü Er Sinan Gümüştaş'ın da şehit olmasına sebep oldu. Yaralanan Albay Ergülmez'in sağlığına en kısa zamanda kavuşmasını ve görevi başına çakı gibi dönmesini temenni ederim. Vatanımız için şehit düşen Yarbay Alim Yılmaz'ın eşine ve Doğukan ile Batıkan isimlerini taşıyan iki oğluna, tüm Harbiyelilere ve Er Sinan Gümüştaş'ın ailesine başsağlığı dilerim. Elazığ'da köylülere yardım eden, okulları onartan halkın sevgisini kazanan bu insanlara yapılan hain saldırının amacına ulaşmadığını da şimdiden söylemek isterim. Türkiye'nin birkaç mayınla kaosa sürükleneceği günler geride kalmıştır. Bunun da en büyük delili milletimizin Şehit Yarbay'ın cenazesinde tek yürek olmasıdır. Elazığ'da yaralanan Albay Ergülmez'e, günde 300 kişi geçmiş olsuna geliyor ve gönderilen çiçeklerle koridorları dolmuş hastaneyi mevcut yedi telefonundan 25 bin kişi arıyorsa, bu Türkiye'nin böyle ayak oyunlarına gelmeyeceğinin en açık delilidir. Sosyal Güvenlik Reformu Türkiye böyle şer niyetlere, karanlık planlara pabuç bırakmıyor. Biz; yakaladığımız istikrarın verdiği imkanlarla, Türkiye'nin daha önceki 50-60 yılda çözemediği sorunları tarihin bir parçası haline getirelim. Karanlık çevrelerle de bu sorunları çözmüş olmanın verdiği güç ile mücadele edelim. Nitekim bütün vatandaşlara eşit, adaletli ve tek elden sağlık hizmeti sağlayacak olan, Sosyal Güvenlik Reformu çalışmaları tamamlandı. Cumhuriyet tarihinin en büyük reform paketi olan Sosyal Güvenlik Paketi ile sosyal güvenlikle ilgili üç kuruluş nihayet tek çatı altında toplanıyor. 18 yaşına kadar olan vatandaşlarımızın sağlık giderleri devlet tarafından karşılanacak. Böylece daha önce nice partinin seçim meydanlarında vaat ettiği bir büyük reform nihayet hayata geçmiş oluyor. Bu reforma cesaret eden hükümeti, başta Sayın Başbakan Erdoğan olmak üzere tebrik ederim. Sayın Erdoğan'ın bu reform için söylediği şu cümleleri tarihe not düşmekte fayda görüyorum: "Reform yapabilmek için elinizi taşın altına koymanız, risk almanız, riski göze almanız gerekir. Risk alabilmek için de yürek ve cesaret gerekir. Biz bu reformu gerçekleştirerek elimizi taşın altına koymaktan çekinmedik, sakınmadık. Popülizmden uzak, ülkemiz gerçeklerine uygun bir reform hazırladık. Çünkü atalarımızdan aldığımız emaneti çocuklarımızın geleceğine layıkıyla devretmek zorundayız. Çünkü devlet ile toplum arasındaki yaralı alanları kapatmak zorundayız. Bunu başarmaya mecburuz. Sen memursun, senin sağlığın devletin güvencesindedir, sen işçisin senin sağlığın daha az güvendedir, sen Bağ-Kur'lusun, esnafsın ya da çiftçisin senin sağlığın, senin çocuğunun sağlığı daha az önemlidir diyemeyiz..." 9. Reform Paketi Elazığ'da patlayan bombaların bir hedefi de Türkiye'de esen değişim rüzgarlarının önüne set çekmekti. Ancak söz konusu set, hükümetin iradesi karşısında daha kurulmadan yıkıldı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün 9. Reform Paketi'ni açıklarken ifade ettiği şu sözleri de zaten hükümetin bu konudaki irade beyanının en açık ifadesinden başka ne olabilir ki? "Türkiye'nin gittiği istikamet daha çok demokrasi ve insan haklarıdır. Bu istikametten de geri dönüş yoktur..." Paketle birlikte Meclis'te AB süreci çerçevesinde çıkarılması gereken yasalar yaz tatiline kadar kanunlaşacak ve bazı uluslararası sözleşmeler onaylanacak. Hükümet ayrıca şeffaflık, etik davranış ilkeleri ve sivil-asker ilişkilerinde AB ile uyumu sağlayacak beş yeni kanun tasarısını da Meclis'e sevk edecek. Sayın Gül'ü de "Eğer bir ülkede terörle mücadelede görevli güvenlik birimleri etkin değilse gereğini yapamıyorsa istediğiniz kadar demokrasiden ve özgürlüklerden bahsedin. Bu kanun çok yakın zamanda bu hafta meclise sevk edilecektir. Terörle mücadele hepimizin en öncelikli görevidir" açıklamasından dolayı tebrik etmek isterim. Yani temel hak ve özgürlüklerden geriye gidiş olmayacak ama güvenlik güçlerinin rahat çalışması için de kimi düzenlemeler yapılacak. Şimdi bazı şeyler çok sıcak olduğu için fark edemiyoruz ama beş-on yıl sonra geriye dönüp bakınca her şey daha net anlaşılabilecek. Türkiye, şimdi daha bir Türkiye olmaya başladı... Yeter ki; sahip çıkmasını bilelim...