TSK asli işine döndü

A -
A +

PKK terör örgütünün son Çukurca saldırısını duyduğu an yanına Kuvvet Komutanını da alarak bölgeye giden Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel hâlâ bölgeden dönmedi. TSK'nın olay sonrasında bölgede başlattığı harekâta yerinde emir-komuta ediyor. Kuvvet Komutanları ile birlikte evlerini, makamlarını terk edip bizzat birliklerinin başında olmalarının orada harekâta katılan askerler için ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum. İşte benim aradığım komutanlar bunlar. Ben; karakol basılıp askeri kaçırılıp günlerce dağda gezdirilirken, sıkılmadan Ankara'da hiçbir şey olmamış gibi resepsiyonlarda elinde kadeh kameralara poz veren, mikrofonlara asli işi ile ilgisi olmayan mesajlar veren, siyasete yön vermeye çalışan ama askerlik mesleğiyle ilgisi kalmamış komutanlardan hep nefret ettim. Birliği baskın yiyen, askerleri hunharca katledilen, karakolu basılan bir komutan bunun hesabını sormadan uyku uyuyamaz, botunu ve muharip kıyafetini çıkarmaz. Terör örgütü her gün bir yere baskın düzenlerken, her gün canlara kastederken, asli görevi ülkenin savunması olan bir kurumun yöneticilerinin Ankara'da ne işi olabilir? Aktütün ve Dağlıca baskını sonrasında yazmıştım; "teröristler yakalanıp adalete teslim edilinceye, teslim olmayanlar yok edilinceye kadar genelkurmay ve kuvvet komutanlığı karargâhları Silopi'ye taşınmalı. Bu iş bitene kadar da oradan dönülmemeli" diye. Aynı düşüncem devam ediyor. Şu anda ülkemizin bekasını tehdit eden yakın tehlike PKK terör örgütüdür. Ülkenin bekasına yönelik tehditlere yok etmek gibi bir asli görevi olan TSK, tüm gücü ve unsurlarıyla bölgede olmalıdır. Kendi genelkurmay başkanının, kendi kuvvet komutanının, ordu ve kolordu komutanının yanı başında olduğunu hisseden bir askerin motivasyonunun çıkacağı seviyeyi tahmin edemezsiniz. Sonuç almak istiyorsanız, onların yanında olacaksınız. Siz bir adım attığınızda onların bin adım ilerlediğini göreceksiniz. 'Gemi karadan yürütülmez' diye bir söz vardır. Ankara'da karargâhlarda sıcak odada oturup talimatlar yağdırarak sonuç alınmaz. Talimatı yerinde yaşayarak, hissederek, dokunarak vereceksiniz. Subay, astsubay, erbaş ve erler yalnız olmadıklarını hissedecekler. Onları dağlarda bırakıp Ankara'ya veya orduevlerine dönmeyeceksiniz. Oradaki atmosferi onlarla birlikte yaşayacaksınız. Bu anlamda geldiği günden bu yana yaptığı değişimlerle bizi şaşırtan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel son davranışı ile yine bizi şaşırttı. Kuvvet Komutanlarını da yanına alarak bölgeye gitti ve hâlâ bölgede harekâtı bizzat yönetiyor. Bize; Asli işiyle uğraşan, kendi asli işi dururken siyasetin, yargının, yürütmenin işine burnunu sokmaya kalkmayan, hukuka ve demokrasiye saygılı generaller lazım. Geçmişte, eğitimden sağlığa, belediyelerden tutun da yüksek yargı kurumlarına, diplomasiden ekonomiye kadar her şeye karışmaya, yönlendirmeye kalkan orgenerallerimiz asli işleri olan askerlik mesleğine vakit ayırmıyorlardı. Şimdi Sayın Özel ile birlikte askerler enerjilerini, vakitlerini ve dikkatlerini kendi asli işlerine ayırmaya başladılar. Onun için Ankara'dan kolay ayrılabiliyorlar. Çünkü onların işinin çoğu Ankara'nın dışında; arazide, sınırda, sınırın ötesinde. Bu milletin salon subay ve generallerine ihtiyacı yok. Bizim gerçek muhariplere ihtiyacımız var. Sayın Özel, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramında uygulanan o saçma sapan alternatif kutlama programını da iptal etmiş. Tek program Köşk'te, Başkomutan'ın ev sahipliğinde yapılacak. Harika bir karar. Her kurum ve yapı gibi ordumuz da değişiyor, demokrasi ve hukukun üstünlüğünün gereğini yapmaya başlıyor. Başbakan Erdoğan, Kuzey Irak Yerel Yönetimine üç öneride bulunmuş. "Topraklarınızda barınıp sınırı geçerek gelip ülkemizde cinayet işleyen PKK terör örgütünü ya birlikte temizleyelim ya kendiniz temizleyin ya da biz kendimiz topraklarınızı kullanarak tek başımıza temizleyelim." Bu son derece doğru ve yerinde bir mesaj. Ancak bu mesajın önce ABD'ye, sonra merkezi Irak Hükümetine sonra da Kuzey Irak Yerel Yönetimi'ne verilmesi gerekiyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.