TSK ve AB projesi

Türkiye'nin AB'ye tam üyelik projesinin 40 yıldır değişmez bir Devlet Politikası olduğunu biliyoruz. Eğer AB'ye tam üyelik hedefi bir milli hedef ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin tüm kurumlarının bu hedefin gerçekleşmesine katkı vermesi gerekir. Son yıllarda TSK'nın AB projesinde isteksiz davrandığı yazılıp çiziliyordu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ TSK'nın bu konudaki yaklaşımını net ifadelerle ortaya koydu. TSK kurumsal olarak bu projesinin arkasında ve en büyük destekçisi. Bunu en yetkili ağızdan dinleme imkanı bulduk. Orgeneral Başbuğ, "Atatürk'ün milletimize gösterdiği çağdaş uygarlık düzeyine çıkma hedefini gerçekleştirecek tek araç AB projesidir. Biz kurumsal olarak bu projeyi destekliyoruz. Ancak AB'den isteğimiz, bize diğer üyelerle eşit davranılması, ulus devlet ve üniter devlet yapımızı zedeleyecek taleplerde bulunulmamasıdır" diyor. Orgeneral Başbuğ'un bu çekincelerine herkes katılıyor. Sayın Başbakan da Büyükelçilere verdiği iftar yemeğinde AB'nin Türkiye'ye eşit davranmadığı şikayetini dile getirdi. Hükümet dahil hiçbir kurum AB'nin üniter ve ulus devlet yapımızı bozacak reformlar talep etmesine sıcak bakmıyor. Eğer TSK'nin tek çekincesi bu üç konu ise sorun yok demektir. Çünkü o üç konuda tüm kurumlar ve siyasi partiler çekincelerini koruyorlar. "Üniter Devlet", "Ulus Devlet" yapımızı değiştirelim diyen kimseye rastlamadım. Bu açıklamalardan Sayın Genelkurmay Başkanı'nın, TSK'nın sistem içerisindeki yerinin düzenlenmesine itirazları yok diye anlıyorum. Zaten AB'nin TSK konusundaki en önemli isteği bu. Kuruluşundan bu yana tarih boyunca TSK, değişimde, reformlarda öncü rolünü oynamıştır. Çağdaş uygarlık düzeyine çıkma hedefinin tek aracı olarak gördükleri AB projesinde engelleme, isteksizlik göstereceğini düşünmek doğru olmaz. Ayrıca bölücülük, ayrılıkçı terör ve irtica gibi iç tehditleri engellemenin en önemli aracı da AB projesidir. Orgeneral Başbuğ'un, "Basın dahil TSK üzerinden hiçbir kurum siyaset yapmasın, TSK'yı günlük olayların içine çekmeyin" tarzındaki mesajını herkes doğru okumalıdır. Seçim sandığından umudunu kesip askere göz kırpan siyasi partiler ve siyasetçiler, ara dönem heveslisi bürokratlar, hükümetleri asker baskısı ile hizaya getirmek isteyen medya patronları bu mesajı defalarca okumalıdır. TSK'nın mayası- ana çekirdeği Mehmetçik'tir. Mehmetçik gönüllülük esasına göre TSK'nın ana omurgasını oluşturmaktadır. Kaynağını milletten alan bir güç, siyasetin dışında kalmak durumundadır. Aksi taktirde güvenirliğini kaybeder.