Yerel seçimler ve İstanbul

A -
A +

Seçim denince herkesin aklına hemen İstanbul gelir. Bu da normaldir. Türkiye nüfusunun neredeyse beşte biri İstanbul'da yaşıyor. Bu nedenle tüm siyasi partiler İstanbul'u çok önemser ve bu kentteki seçimlere ağırlık verirler. Yerel seçimler yaklaştıkça İstanbul'la ilgili kulislerde bir çok söylenti dolaşmaya başladı. Partilerin tamamı İstanbul'daki yerel seçimler için hazırlıklara başladılar bile İstanbul dünyanın sayılı iş, ticaret, finans, turizm ve eğlence merkezlerinden biri. Kapsadığı fiziki alan Türkiye ve dünya için çok önemli bir merkez olması özelliği, barındırdığı nüfus nedeniyle İstanbul'u yönetmeye talip olacak mahalli lider ve ekibi çok önem taşıyor. Partilerin İstanbul'u yönetmek için gösterecekleri adayın nitelikleri, vizyonu önemli. Eğer Kamu Yönetimi Reformu Batı standartlarında bir reform olarak Meclis'ten çıkarsa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının önemi daha da artıyor. O zaman Belediye Başkanı "İstanbul'un Başbakanı" gibi olacak. Zaten, artık İstanbul, Ankara'dan idare edilemeyecek kadar büyük ve karmaşık bir halde. İstanbul'un dev sorunları ancak mahallinden, güçlü bir bütçeye ve genişletilmiş yetkilere sahip bir yerel yönetim ekibiyle çözülebilir. Partiler Belediye Başkanı adayı belirlerken bilinen kıstasların dışında bir de adayın o mahalde kendi partilerinin mevcut oyuna katılabileceği kişisel oy oranına bakıyorlar. Onun içindir ki AK Parti yönetimi sık sık "Belediye Başkanı aday adayları için mahallinde anketler yapacağız. Bu anketlerde en yüksek oyu alan aday adayı bizim adayımız olacak" açıklamasını yapmaktadır. İşin Türkçesi, aday partinin sırtına yük olmayacak bilakis partinin mevcut oylarına artı değer katacak. Adaylar, iddialı isimler Bu mantıkla baktığımızda Belediye Başkanı adayı olacak kişilerin o mahaldeki "tanınmışlık" yüzdeleri ile "beğenilme" yüzdelerinin yüksek olması gerekiyor. Ayrıca tanınmışlık eğrisi ile beğenilmişlik eğrisinin yakın veya örtüşüyor olması lazım. AK Parti ve özellikle Sayın Başbakan için İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin ayrı bir yeri ve önemi var. Başbakan İstanbul'u çok önemsiyor, çok seviyor ve her fırsatta kendini İstanbul'a atıyor. Sanıyorum İstanbul'da huzur buluyor. İstanbul onun çocuğu gibi. Bu da normal bir durum. Bütün siyasi mücadelesi, iyi ve kötü günleri orada geçmiş. İstanbul'un her köşesinde emeği var. İstanbul ile ilgili yarım kalmış düşleri var. Elinde olmadan Sayın Başbakan İstanbul'la ve İstanbul seçimi ile yakından ilgilenecektir. Daha ileri gidip 'İstanbul adayını bizzat kendisi belirleyecektir' desek abartmış olmayız. Onun için AK Parti'nin İstanbul aday adayları hakkında tahmin yapmak çok zor. AK Parti'nin İstanbul Belediye Başkanı adayları için kulislerde eski İSKİ Genel Müdürü şimdiki DSİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu, Beyoğlu Belediye Başkanı Kadir Topbaş şimdiki Büyükşehir Belediye Başkan vekili Ümit Özerol ve işadamı Cüneyt Zapsu'nun isimleri geçiyor. Hepsi de son derece iddialı isimler. Özellikle Veysel Eroğlu ile Kadir Topbaş, İstanbul'da büyük başarılara imza attılar. Ümit Özerol ise uzlaştırıcı kimliği ile teşkilatlar tarafından çok seviliyor. Kulislerde konuşulanlar... CHP'de ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı için Kemal Derviş'in, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün, Eski İl Başkanı Ali Özcan ve Oya Ünlü'nün isimleri telaffuz ediliyor. Burada en güçlü isim ise sayın Derviş. AK Parti'nin İstanbul'da alacağı oy oranını en çok etkileyecek olan DYP ve ANAP'ın göstereceği adaydır. Eğer kulislere yansıdığı gibi DYP ve ANAP büyükşehirlerde iş birliğine giderlerse bu birliktelik AK Partinin oyunu etkiler. DYP'de İstanbul için en güçlü aday olarak Ali Müfit Gürtuna'nın ismi geçiyor. Ali Müfit Gürtuna iki partinin ortak adayı olabilir. Mahalli seçimlerde aday tabii ki çok önemli. Ancak, eğer Hükümet mahalli seçimlere kadar çok stratejik hatalar yapmaz ise İstanbul'da ibre şu anda AK Parti'yi gösteriyor. İstanbul için en hayırlısının ve en güzelinin olması dileği ile.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.