Yılan artık herkese dokunacak!

Komşumuz Rusya'daki dehşet gününü televizyonlardan adeta naklen izledik. İrkildik, üzüldük, kahrolduk. Bu dehşet gününü unutmak çok zor. Kim tarafından hangi maksatla yapılırsa yapılsın, kimi hedef alırsa alsın bu olayı şiddetle kınıyorum! Terör eylemleri ile siyasi amaçlara ulaşma dönemi bitmiştir. Bu eylem bir ulusal kurtuluş mücadelesi olamaz. Çocukları öldürerek bir amaca ulaşmak kabul edilebilir bir yöntem değildir. Rehinelerin çoğu bebek, çocuk ve kadınlardan oluşmuştur. Bu durum bütün dünyada nefretle karşılanmıştır. Kanlı eylemi gerçekleştiren teröristlerin kimliği, hangi güç odaklarınca desteklendikleri, hangi kişi, örgüt, kurum veya devletlerden destek aldıkları henüz tam olarak aydınlatılamadı. Ancak teröristlerin isteklerine bakıldığında akla Çeçenistan bağlantılı oldukları geliyor. Ancak, işin ilginç yanı ayrılıkçı Çeçen direnişinin liderleri bunu kabul etmiyor ve eylemi kınıyorlar. Önümüzdeki günlerde bu durum netleşir. Ancak eğer bu hain eylemi gerçekten Çeçenler yapmış ise bilsinler ki, onların bağımsızlık mücadelesine sempati duyanlar dahil artık yanlarında hiç kimseyi bulamayacaklardır. Böyle bağımsızlık mücadelesi olmaz. Kadın-erkek, sivil-asker, çoluk-çocuk ayrımı yapmadan masum, hiçbir günahı olmayan insanların canına kıymanın adı terördür. Çeçenler 'Ortadoğu'daki bazı örgütlerin kontrolüne girerek 'bağımsızlık için terörü bir araç olarak seçmeye devam ederlerse bundan en büyük zararı Çeçen halkı görecektir. Hiçbir yere varamazlar. Acı-gözyaşı, kin-nefret yüklü bir coğrafya oluşturmaktan öteye gidemezler. Küresel terörün dışında bu olaydan kazançlı çıkan var mı? Olaya bazı radikal gruplar nedeniyle "İslam" sözcüğünün dahil edilmesi üzücü. İslam adına vahşet üreten ve onlara yataklık edenler bilsinler ki, hem İslam dinine hem de Müslümanlara en büyük kötülüğü ve ihaneti yapmaktadırlar. Savunmasız çocuklara karşı silah kullananlar İslam'ı nasıl ağızlarına alabiliyorlar?. Bu radikaller İslam'dan daha çok başka güçlere hizmet etmektedirler. Terörle ortak mücadele Son yıllarda terör tüm dünyada artmıştır. Terörle ortak mücadele artık her ülke için zorunlu hale gelmiştir. Üçüncü dünya ülkelerinin terörü bir kurtuluş savaşı olarak görmekten vazgeçmeleri gerekmektedir. AB ülkelerinin uluslararası terörle mücadelede artık kararlı olması ve ortak mücadeleye samimiyetle katılması gerekmektedir. AB ülkeleri ve ABD bugüne kadar kendisi için tehdit oluşturmadığı sürece teröre ve terör örgütlerine hoşgörülü davrandılar. Bazı AB ülkeleri, ülkemizde bebekleri dahi katletmekten çekinmeyen eli kanlı PKK/Kongra-Gel terör örgütünü yıllarca himaye ettiler, hoşgörü gösterdiler. Bu eli kanlı örgütün ülkemiz aleyhine yaptığı her türlü faaliyete izin verdiler. Bayan Mitterand'ın yaptıklarını henüz unutmadık! 11 Eylül terör şokunu yaşayan ABD bugün bile hâlâ kendi kontrolündeki Irak topraklarında terörist Kongra-Gel'in barınmasına göz yumuyor, ağırdan alıyor. "Senin teröristin iyi benimki kötü..." mantığı terkedilmedikçe dünyada terörle ortak mücadele zemini oluşturmak mümkün olamaz. Bu bakış açısı terörle uluslararası mücadelenin gelişmesini önlemektedir. Maalesef hâlâ bazı devletler terör gruplarını uluslararası rekabette politik koz olarak kullanmaktan vazgeçmemişlerdir. Artık, 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın' devri bitti. Bugün yılanın ne zaman, kime dokunacağı belli değil. Bu anlayış terk edilmelidir. Koordinasyon eksikliği BM Güvenlik Konseyi tüm girişimlere rağmen henüz terörün ortak bir tanımını yapamamış ve teröre karşı mücadele için ortak bir karar üretememiştir. Mevcut tanım son derece dar bir tanımdır. Medeni dünya terörün kaynağına inip çözüm bulmak zorundadır. Son bilgilere bakılırsa komşumuz Rusya, bu olayda 155'i çocuk 322 insanını kaybetti. Hastanelerde 646 yaralı var. Bölgemizin ve Kafkasların geleceği için en azından Rusya ve Türkiye terörle mücadele konusunda ortak hareket etmek zorundadır. Her iki ülke de terörden çok çekmiştir. Yazımı bitirmeden önce bu işi az çok bilen birisi olarak Rus güvenlik güçlerinin yaptığı operasyonla ilgili şunları söyleyebilirim: Operasyon son derece başarısız bir operasyondu. İçeride kaç rehine, kaç terörist ve ne tür silahlar olduğu istihbaratına sahip olmadan operasyon yapılmaz. Rehine sayısının çok, hele çocuk ve kadınların kalabalık olduğu bir olayda operasyon en son seçenektir. Rus güvenlik güçleri koordinasyondan yoksundu. Laçka, amatör hareket ettiler. Bu tür olaylarda sabırlı olmak, sakin düşünmek, sinir sistemi yönünden dayanıklı olmak ve rehinelerin kılına zarar gelmemesi için her türlü yola sonuna kadar başvurmak gerekirdi. Her türlü hileye başvurulmalıydı. Operasyon öncesinde karşılaşılacak tüm sürpriz gelişmeler için hangi yollara başvurulacağı tespit edilmeliydi. Güç ve kararlılık kayıp vermeden gösterilebilirse bir anlam taşır. 322 canı feda ederek gösterilen kararlılığın çok fazla bir anlamı yoktur.