Zor işler sabır gerektirir

A -
A +

Devletin demokratik açılım projesi kapsamında dağdan inenlerle Mahmur Kampı'ndan gelenlerden oluşan grubun karşılanması esnasında DTP'nin ve PKK'nın yönlendirmesi ile yapılanların bir zafer göstergesine dönüştürülmesi toplumda tepki oluşturdu. DTP bir taraftan huzurdan, kardeşlikten ve barıştan söz ediyor, diğer taraftan ülkemizin büyük bir bölümünü rencide ediyor, kışkırtıyor. DTP ve PKK'nın dönüşleri zafer şöleni havasına çevirmesi, gövde gösterisine dönüştürmesi, barış karşıtlarının ekmeğine yağ sürüyor. Ayrıca büyük cesaret göstererek bu riski üzerine alan hükümeti zor durumda bırakıyor. PKK sonuçta eli kanlı bir terör örgütü. Ancak halkın oylarıyla seçilip Meclise gelmiş DTP'lilerin bu tür davranış ve söylemlerden hızla uzaklaşması sürecin devamı açısından şart. Dağdan inenlerin aileleri tarafından karşılanması, bunların hısım ve akrabalarının bu dönüş sevincini yaşamaları ve bunu kutlamaları anlaşılabilir bir durum. Ancak DTP'nin bunu şova dönüştürmesi, zafer gösterisi kutlamasına çevirmesi çok yanlış. Bu sürecin devamını samimi olarak isteyen herkesin empati yapması, dikkatli davranması ve konuşması gerekiyor. TV'lerin bu şovu baştan sona yayınlaması başka bir yanlış. Basın kendi otokontrolünü kimsenin baskısına ihtiyaç duymadan kendisi yapabilmelidir. PKK'nın çok arzuladığı bu psikolojik harekâta gönüllü lojistik destek vermek basının farkında olmadan yaptığı büyük bir yanlış. İç barışın tesisinde basının da ciddi ahlâki sorumluluğu var. Bu, uzun bir süreç. Sabırlı ve uyanık olmak zorundayız. Bu tahrikler artarak devam edecek. Ülkemizin iç barışı ve huzurlu geleceği için bu tahriklere tahammül göstermek durumundayız. Ölçüyü kaçırıyorlar. Habur'dan Silopi'den gelen görüntüleri canım sıkılarak izledim. Zafer işaretleri ne anlama geliyor? Hangi zaferi kazandın? T.C.'den bir karış toprak mı alabildin? Lider dediğin adam yenilgiye uğradı ve Türk adaleti onu kodese tıktı. T.C. devleti istediği için sen gelebildin. Bu ne bir zaferdir ne de bir yenilgi. İçimiz acıyor, acımaya da devam edecek. Bizi kahredecek başka şovlar da yapacaklar, ama bu ülkenin sağduyulu tüm vatandaşları tahriklere kapılmamalı, metanetlerini korumalıdır. Şu anda toplumumuz her türlü provokasyona açık durumda. Dikkatli olmalıyız. Söyleyeceğimiz bir sözün, yapacağımız bir hareketin ülkemize hangi zararları verebileceğini iyi düşünmeliyiz. Geçtiğimiz çarşamba günü Sayın Başbakanla Ağrı ve Erzurum'a gittik. Dönüş uçağında bu şovlardan duyduğu rahatsızlığı dile getirdi ve DTP'ye mesajlar verdi. 28 Ekimde muhtemelen Avrupa'dan bir grubun İstanbul'a gelmesi bekleniyor. İstanbul provokasyona daha müsait. Herkesin dikkatli olması lazım. Dağdakiler artık inmek durumundalar. Artık oralarda barınmak her geçen gün zorlaşacak. Sayın Başbakan muhtemelen 7 Aralıkta ABD'ye gidip Başkan Obama ile görüşecek. Dışişleri Bakanı ve Dış Ticaretten Sorumlu Bakan Irak'ın kuzeyine gidiyor. Artık Irak topraklarında barınmak zorlaşıyor. PKK bir çıkış arıyor. Köşeye sıkışan örgüt, teslim olmaları siyasi ranta dönüştürmeye ve kuyruğu dik tutmaya çalışıyor. Kızsak da, kahrolsak da sabırlı olalım.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.